TRASİLVANYA VE DRAKULA

6 0 0
                                    


Bilindiği üzere vampirlerde mistik ve ritüel konulardandır,

Ölümsüzlük insan bedeninde mümkün müydü, işte tüm bu sorulara cevaplar anlatacağım hikayede mevcut.

Bir vampir kehaneti; Günü doğmayanların günü geldiğinde, güneşle ay yer değiştirecek ve insan soyu vampir soyuna karışacak yada ebediyen kölesi kalacaktır.

1438'de bugünkü adıyla romanya vampirlerin ülkesi olan transilvanyada bir dağ mağrasının içinde drakulanın mezarını bulan 5 slav arkadaş büyük bir lahite rastlarlar ve lahitin üstünde yazan ritüelleri yapmaya başlarlar, 5 arkadaşta bileklerini keser lahitin kan kanalından kanlarını dökerler, gecelerin lordu tekrar dirilirse ölümsüzlüğü  yaşayabileceklerini düşünmüştüler, lahit odasında bir sürü aynalar vardı hepsi içe içe bakarken yalnızca biri gökyüzüne doğru bakıyordu ve beliren dolunayı yansıtıyordu aynaların hepsi dolunay görüntüsünü birbirinden alıp lahite yansıtıyordu. Odadaki şamdanlıklar birden alevlendi, mağaradaki tüm yarasalar kanatlandı ve odanın içinde çember çizmeye başladı, lahitin kapağı hafif hafif aralandı ve drakula 400 yıllık uykusundan uyandırılmıştı. Tabi drakula susuzluğunu gidermek için 5 insanıda  affetmedi boyunlarından ısırılanlar artık gecelerin gölgesinde yaşayacaklardı. Gel zaman git zaman bu ısırılma vakalarıyla birlikte bu tarikatakatılan sayılar çoğalmaktaydı. Drakula asil soyundan gelen asil kan taşıyanları da harekete geçirmek için 4 dolunay gecesinde 4 insan kız çocuğunu yıldızlar ve gezegenlerin hiyeroglofisi olduğu taş masaya bağladı ve her küçük kızın bileklerini çelik tellerle bağlayıp, kan kanallarından kan piramidini oluşturdu bir sürü ruhların küçük bedenlere girip çıktığı görülüyordu büyük bir mavi ışık dalgası geldi ve drakulanın içinde toplandı küçük kızların ruhları çoğalacak vampir soyları için teslim alındı...

KUTSAL ÖLÜMHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin