2- Grup Kanser

2 0 0
                                    

Medyadaki kız, namıdeğer Duru

Hoca sınıfa geldiğinde çıkardığı bere sayesinde saçlarının tamamını da görebilmiştim. Kahve tonu saçları, laciverte yakın-gri arası mavi gözleri ve sert yüz hatları ile erik gibi kütür kütür diye tabir edeceğim türdendi.

Ders tarih olduğundan dolayı çocuğu kesmek yerine hocamızın arapça-çince arası yazsığı kısa notları defterime geçirmeye başladım. Bu surada sınıftan birkaç yüz "sen yaz gruba at ben alırım" demeye başlamıştı. Onlara el hareketi çektiktikten sonra norlarımı almaya devam ettim.

İsminin Onur olduğunu öğrendiğim yeni çocuk beni dürterek tahtayı gösterdi. "Şurada ne yazıyor" gösterdiği yere bakıp ona cevap verdim.

"Okuyamadığın yer olursa benden bak" desim mırıldanarak. Kafa sallayıp tahtadakileri yazmaya başladı. Arada bir de benden bakıyordu.

Yazma şekli çok düzgündü. Bir erkeğe göre fazla temiz ve düzenli yazdığını fark ettim. Tek renk kalem kullanmanın bir deftere bu kadar yakışacağını tahmin etmezdim.

Kendi yazıma baktığımda ise içimden gelen öğürme isteğini bastırdım. Düz yazıya yeni geçmiş ilkokul öğrencileri gibi yazıyordum.

Sonunda zil çaldığında kalemi defterin üstüne bırakıp arkama yaslandım. Yavuz ile Esra arkasına dönüp bana bakmaya başladılar.

"Kantine gitsene" dedi Yavuz birden. Kafamı sağa sola sallayıp sinsice gülümsedim.

"Bugün başkalarını göndermeyi düşünüyorum" Esraya baktığımda Yavuz da aynı gülüşü suratına yerleştirip parayı önüne attı.

"Köfte al, köle!" Köle kelimesine bastırırken küçük bir kahkaha attım. Onur da hafifçe gülümsedi.

"Para kokusu geldi!" Diye yanımıza uçan Merveye baktık. İşi düştüğünde arkadaş olan bir tipti.

"Kanka vallaha açım biliyorsunuz yoksa ben neden sizden para isteyim?" Göz devirmeden edemedim. Yeni çocuk ise olayları film izler gibi izliyordu. Beresi ise kafasındaydı. Ne ara takmıştı bu?

"Kanka hadi ateşleyin bir lira bu arkadaşınıza" Esra, nah hareketi yaparken biz de aynısını yaptık. Sonra kendimi Acun Ilıcalı gibi hissettim.

"Üç nahla uğurluyoruz" kapıyı gösterdiğimde yaşlı gözlerle sınıftan çıktı.

"Kantin nerede? Bana bir gösterir misiniz?" Yavuz, masaya attığı parayı Esran'nın eline tutuşturup ayağa kaldırdı.

"Esra sana soyunma odasına kadar gösterir. Hadi evladım kalk git köftemi al. Mayonez sıktırtma sikerim belanı" diye uyardıktan sonra Esra göz devirerek ayağa kalktı.

"Gel kader kurbanım gel" diye yeni çocuğu kaldırdı. Esranın eline bir lira tutuşturduktan sonra "her zamankinden " diyip göz kırptım.

"Ulan sanki kerhaneden karı alıyor bu ne? Her zamankinden" son cümlemi taklik ettikten sonra ensesine bir tokat attım.

İçeri okulun en havalı, en tümbürük grubu girdiğinde kanser olmamak için bir köşe aradım fakat bulamadım.

Başa gelen çekilir.

"Geliyor senin kanserler" diyerek yavuza seslendim. Telefondan kafasını yaklaşıp gruba baktı. Ayağa kalkıp biraz selamlaşmadan sonra onları umursamadım.

Elime bir kitap alıp okumaya başladım. Fakat kulağımda yankılanan pelinsunun iğrenç kahkahası sayesinde kitaptan da soğudum. "Ne olcak işte ergen" diye konuştuğunda içimdeki jaguarı zar zor sakinleştirdim.

Acilen gazlı bir içeceğe ihtiyacım vardı.

Bunu duymuş gibi içeri giren Esra'ya hayranlık dolu bakışlarımı gönderdim. Sodayı önüme koyduğunda içmeden önce şişeye aşkla baktım.

"My true love, my real love; please love me" diyip içmeye başladığımda her şeyi unuttum.

Nefes almak için biraz bekledim. O sırada bana bakan gözleri görmemle biraz utanmış olabilirim. Ne yani? Soda da mı içemeyecektik?

"Ne var kertenkele ağızlılar? İlk defa mı soda içen kusursuz bir kız gördünüz?" Cümlem sonrası herkes bir ağızdan nefret dolu mesajlarını gönderip önlerine döndüler.

"Bu da okulun en gerizekalı kızı işte. Arkadaşsızlıktan okulun ilk günü bununla tuvalete gittim. Sonra 'çiş dostluğu' diye bir şey uydurdu." Onur hafif kıkırdayıp elindeki kahveden bir yudum almıştı.

"Beni sevmiyorsan ya da beğenmiyorsan gidebilirsin tatlım çıkış şurada" diyerek Yavuz'un kıçını gösterdim.

"Estağfurullah" diyip kalemle oynamaya başladı.

***

Aleyna, Onur'un numarasını aldıktan sonra gruba eklemişti. Bu, akşama onurun otunu bokunu öğrendikten sonra sorguya çekmek demek oluyordu.

Gruba girdiğimde mesajları görmemle hafifçe sırıttım.

Başkan: Toplanın lan buraya

Başkan: Birazdan n*w ekilycem

Başkan: Şu onur

Başkan: Ig hesaplarına falan baktım herkese de özelden attım oradan bakın.

Başkan yard: Ig, Tumblr, Facebook, Snap kullanıyor

Ayçiçeği ağızlı: Onur kim aq

Duru: Sen gelme okula sürt sevgilinle sonra da bize sor

Yavuz: Puuuu ananı sixim

Götelek esra: Anaya laf etme amk keşi

Başkan yard: Susun lan

Merve: Yarına bana döner alın size bu çocuk hakkında özel bi bilgi verim

Ali: Ben alırım söyle

Merve: Şimdi bu çocuk eski okulunda şey yapıyomuş

Duru: Ne yapıyormuş

Merve: Ayransız döner mi olur ln

Ayy tipsiz şy: Bn alırm

Merve: Kanka bu çocuk önceki okulunda böyle çok büyük kavga etmiş bi çocuğun kaburga kemiğini mi ne kırmış sonra uzaklaştırma almış

Merve: Sonra da anasıyla babası kaydını buraya aldırmış

Götelek Esra: Siktir elinde morluklar vardı zaten

Yavuz: Ulan sen bunları nerden öğrendin

Şeyma: İyiki onun okula kayıt yaptırdığı gün müdür yardımcısının katında nöbetçiydim 💁

Duru: Haaaah aldık başımıza belayı

Başkan: Susun ln ekliorum

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 23, 2017 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Parça ListesiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin