merhabaa :3 sanırım en uzun hikayemi yazacağım, yani en uzun bölümüm bu olacak :3 iyi okumalar canlarım ^_^ ve çok olaylar gelişecek bilginiz olsun :D
-Beste-
Bir erkekle ilk defa bu kadar yakındım, ve bana isteyerek sarılmıştı, İnanılmaz! ama utanmıştım, hemen biraz nazikçe ellerini biraz ittirdim, ve ona baktım, kendimi tanıyorsam yanakları kıpkırmızı olmuş, ona bakarken gözleri ışıldayan bir kız görümündeydim, utnınca hep böyle oluyor, ama Kıvanç iyi çocuk beni gerçekten olmasını istediği kız olarak da anlatabilirdi, fakat o yapmadı. Annemle görüşüyorum ve söylediklerinin hepsinin doğru çıktığını görüyorum, bir insan birini bu kadar tanımadan, nasıl özelliklerini bilebilir? bu sırada Kıvanç belimi bıraktı, '' Beste, başım.'' ''ne?'' diye endişeli endişeli sordum, ''başım dönüyor Beste'' diye mırıldanmaya başladı, hemen olduğum yerden koştum ve hızlıca Kıvançı tuttum '' Hemşire!!'' diye bağırıyordum, bir yandanda Kıvanç'a ne olduğunu anlamaya çalışıyordum, Ama nafile hemşireler duymuyordu! lanet olasılar! bende küçük bir kız gibi dışarıya çıkıp ağlayıp,bağıracak değilim, hemen vestiyerde duran kolanyayı aldım, ve Kıvanç'ın yüzüne sürmeye başladım, ve yüzünü hafifçe tokatladım ''Kıvanç!'' diye bağırıyordum ''Kıvanç!'' diyerek biraz daha hızlı tokatladım, hemen o güzel yeşil gözlerini iri iri açıp uyandı etrafa şaşkın şaşkın baktıktan sonra bana bakıp gülümsedi resmen burun burunaydık, hemen utançla geri çekildim, bakıyorumda, gerçekten mükemmel denecek şekilde yüz hattı var. Kıvanç bu sırada yerinden kalkmaya çalışıyordu, bileğinden tutup kendime çektim, ve onu doğrulttum. Bana bakıp gülümsedi ''şey...'' bunu derken güzel saçlarını kaşıyordu, çok tatlı bir görünümü vardı ''ben, bayıldım, ilk defa bir kızın yüzünden'' diyip yeşil gözleriyle bana baktı, Ne yani! benim yüzümdenmi bayılmıştı? inanmam! ''Kim? Benmi?'' diyerek etrafıma şaşkınca baktım ''ortada başka kız yok gibi gözüküyor'' diyerek gülümsedi, oyş ya bu kadar tatlı olmak zorundamı? çok utandım, yine yanaklarım kızarmıştı kahretsin! ama ona bakıyorumda, onunda kızarmıştı '' şey.. Ne diyeceğimi bilemiyorum.. sanırım teşekkür ederim?'' küçük bir kahkaha attı. ''önemli değil leydim.'' diye karşılık verip gülümsedi.
-----
karnım acıkmıştı, kantine inemiyordum, çünkü aptal doktorlar indirmiyor '' bak bişey olur, sonra seni kurtaramayız.'' diyorlardı, ne olacakki amına koyim, ah! küfür etmeyi unutmamışım demek. Şimdi Kıvanç'a diyeceğim acıktım diye, uyuyor, kıyamıyorum. en iyisi doktorla gözükmeden aşağıya ineyim, yavaşça kalktım,Kıvanç'ı uyandırmama çabalarımı görmelisiniz, çok komik. Sonunda kapıya ulaştım, kafamı yavaşca kapıdan dışarıya çıkardım, ve etrafa baktım, doktor yok gibi gö-- siktir, doktorum geliyo, hemen hızlıca içeri girdim ve yatağıma uzandım, Kıvanç uyanacak gibi oldu, ama şükürki uyanmadı, Doktorum içeriye bir göz atıp gitti, Mal herif, Hayır amk derdin ne içeriye bakıyon? kamera yokmu hastanede amk. Hass kamera varsa, Kıvanç'ın belimi tutmaları falan, hep kayıttadır amına koyim! ya amk siktir yaa, napcaz şimdi, diye düşünüp kamera aramaya başladım, yoktu, çiçeğin içi falan ? yoktur yaa, neyse, operasyon tekrarı, of ne diyom ben ya, kendime gülüom amk. neyse bi kantine incez sanki, yani bişe yapmıcam, ayağım kaymıcak ya, ölmiycem ya? Allah Allah, neyse kapıdan çıkmayı ve aşağıya inmeyi başardım, mantığa bakarmısınız? kantin ve çıkış/giriş aynı yerde, Merdivenlerden aşağıya indim, Kantinin önüne gittim, ''bir tane tost--'' ordan gelen sesle irkildim ''Ellerinizi kaldırın!'' ne? soygunmu yapıyo bunlar! hemen istemsizce Ellerimi kaldırdım, çok korkuyordum ayaklarım titriyordu, arkamı yavaşça döndüm, gerçekten! elleri silahlı iki 4adam amınıza koyayım sizin hastane soyulurmu amk! ordan bir adam bana baktı ve kaşıyla beni işaret etti 'alın şunu'' ne! benmi! neden! neden! ya hayır, ağlamaya başladım hemen merdivenlerden yukarı koşmaya başladım, arkamdan bir adam geliyordu ''dur tatlım şimdi seni yakalayacağım'' diye sesleniyordu, daha çok ağlamaya başladım, adamın elini omzumda hissettim ''bırak beni!'' diye çığlıklar atmaya başladım, ağlamamda daha çok yükseldi zaten ''Kıvanç! yardım et!!'' diye bağırmaya başladım ama adam beni omzuna koymuş taşıyordu, diğer dört adam poşetlerle paraları almış, arabaya biniyorlardı ''bırakın beni!'' diye çığlık attım, ve yüzümde bir yumruk hissettim.
-Kıvanç-
Uyandığımda Beste odasında yoktu, çok endişelendim, hemen koridora çıktım, endişeli gözlerle onu aradım yok! hemen iki kat aşağıdan Bestenin sesini duydum, ağlıyordu ''Bırak beni!'' hemen aşağıya doğru koştum, yine Bestenin sesini duydum ''Kıvanç! yardım et!!'' daha hızlı indim ve Bestenin sesi kesildi en aşağıya indiğimde Beste yoktu, herkes şok içindeydi, Dışarıya çıktım ve hızla ilerleyen büyük bir araba gördüm, plakası yoktu, işte Besteyi kaçıran adamlar bunlardı, şok olmuştum kendimi kaybettim ve olduğum yere yığıldım.