"Ya bırak beni!! İmdaaattt. Ya bıraksana beni manyak mısın? Sen kimsin?"
Ne güç varmış arkadaş ya. Ne kadar çabalasam da kurtulamıycaktım bu zorbanın elinden. Her ne kadar ormanın ortasında olsak da bağırmak zorundayım. Başka çarem yok.
"Sesimi duyan yok mu!! İmdaaattt!! "
Allah'ım yardım et nolur... Bi dakka karşımızdakini ben mi yanlış görüyorum? Yoksa bu bize hızla yaklaşan Muhammet mi??
" Muhammet!!. Yardım et "
Ama neden bişey yapmıyor. Neden kurtarmıyo beni?? Bu işte bi terslik var. Gözüne bakıyorum. Sanki karşımda daha önce görmediğim bir Muhammet var. Gözlerine bakınca aşk görüyorum. Ama sanki bilerek bişey yapmıyor .
Çırpındıkça daha sıkı tutuyor beni pis zorba. Bir ara durmak geldi içimden hiçbişey yapmadım. Eskisinden daha hafifledi kolumu tutuşu. Bırakmıyor ama sıkmıyor da. Bir ara kolumu tutan ele baktım. Sol yüzük parmağındaki yüzük dikkatimi çekti. Kral tacı. Evet bu bir kral tacı.
....Bu alarmı bi gün parça pinçik edicem. Beynime kadar uyuşmuş şekilde yataktan doğruldum. Ölmüş gibi uyumuşum. Gördüğüm rüya fazlasıyla etkilemişti beni. Tamamiyle bilinç altı oyunu bence.
Onunla alakalı en ufak şeyde gözlerimin dolmasından nefret ediyorum. Neyse ki çabuk toparlanabilen bir bünyeye sahibim.
Saate baktığımda 9 olduğunu gördüm. Hemen kalkıp çay koydum. Babam ve üvey kişi kahvaltılarını erkenden yapıp çıkmışlar. Mutfağın her halinden belli üvey kişinin girdiği. İlk işim bulaşık makinesini boşaltıp yenilerini yerleştirmek oldu. Bu kadar tabağı ve kabı nası batırıyor hala anlamış değilim.
Ben mutfağı toparlarken çayın suyu kaynadı. Demledim ve sonra toplarım diye kahvaltı hazırlamaya başladım.
Yaklaşık yarım saat sonra ablam kardeşim ve ben kahvaltı masasına oturduk. Ablam Emre abiye buluşacağı için hızla yemeğini yiyip hazırlanıp çıktı. Bense hala daha kahvaltının keyfini çıkarmakla meşguldüm. Temizlikle geçmeyen hafta sonu kadar güzel bi gün olabilir mi ya.
Saate bakmak için telefonu elime aldığımda instagram dan ve facebook dan istek geldiğini gördüm. İkisi de aynı kişi. ÇAĞLAR!!
Genelde erkeklerin isteklerini kabul etmem. Ama hangi akla hizmetse instagramdan gelen isteği kabul ettim. Profili açık olduğundan fotoğraflarını görebiliyorum. Dijital fotoğraf makinasi ile çekilmiş olan fotoğraflarda çok karizmatik durmuş. Zaten normalde de pek tipsiz sayılmaz ama. 'Ne diyorum ben ya..! '
İç sesim beni ne kadar azarlayıp susturmaya çalışsa da merakım beni ele geçiriyor. Fotoğraf makinesiyle çok fazla fotoğrafı var acaba fotoğrafçı mı??? 'Sanane Nur napcan..!!' İç sesimle hiç anlaşamıycaz anlaşılan.
Kalkıp sofrayı ve evi şöyle bi toplayıp 2 kap da yemek yaptıktan sonra dolabımdan matematik test kitabımı çıkartıp çalışma masamın üstüne koydum. Nescafemi ve tabletimi de yanıma aldıktan sonra tam çalışmaya başlıyodum ki bi mesaj geldi. İnstagramdan hemde. Kimden geldiğini görünce bakakaldım.
-"Günaydın. "
Eveeeetttt yeni bölüm baya bi aradan sonra sizlerle.. 😊😎 Kusura bakmayın hazırlanmakta olduğum bi sınavım var malum. Çok sık yazamıyorum o yüzden. En başta da dediğim gibi ilk kitabım bu benim. Hatalarım eksikliklerim olabilir. Görmezden gelirseniz sevinirim 😁😄 Bir çoğunuz bu açıklamayı okumıycaktır da, neyse.. Şey bide beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayınız. Seviliyorsunuz.. 😇
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Herşeye Rağmen
Espiritual~ NUR: Çok küçük yaşta annesini kaybetmiş başta üvey annesi (namı değer üvey kişi), babası olmak üzere zaman zaman ablası ve küçük kardeşiyle yaşadığı sorunlarla boğuşan; ilk okulda saf duygularla aşık olduğu kişi tarafından hiç ummadığı şeyler yaşa...