Kara elmas'ın sırrı

112 13 5
                                    

Uzun bir zaman önce Norfalk'ta Galadriel Edwards adında genç bir büyücü vardı.Galadriel Edwards büyücülükte yaşıtlarından çok daha iyiydi,çok güçlü büyüler yapabiliyor-du.Ama Galadriel'in içinde kötülük vardı istemsiz olarak kara büyü yapıyor ve insanlara zarar veriyordu.
Kara büyüler çok güçlü bir büyü çeşidiydi ve sayılı büyücülerde bu özel yetenek vardı.Galadriel Edwards bir gün büyü denerken içinde garip bir şey hissetti güç onun hoşuna gidiyor içindeki karanlık onu baştan çıkarıyordu.Galadriel gittikçe kontrolünü kaybediyor,karanlık onu ele geçiriyordu bunu gören ihtiyar ak sakallı bir büyücü onu durdurmaya çalıştı "Akamolus tapra" dedi.Galadriel yere düştü sinirlenmişti kimsenin daha önce duymadığı büyülü sözler söylemeye başladı "wirahham panus forana" siyah bir güç çemberi oluşmaya başladı ihtiyar büyücü güç çemberinin içinde kaldı.Toz bulutu etrafı sardı tozlar yere indiğinde ne galadriel vardı ne de ihtiyar büyücü.Olayı izleyenler hem şaşkın hem de korkmuş birbirlerine bakıyorlardı.

______

Galadriel kendini ormanda buldu yan tarafında ihtiyar büyücünün cesedi vardı,Galadriel kendini farklı hissediyordu sanki gücü daha da artmıştı.İhtiyar büyücünün gücünün kendisine geçtiğini kesfetti bu onu daha güçlü daha korkusuz yapmıştı.içinden bir ses öldür öldür diyordu Galadriel gücü sevmişti daha fazlasını istiyordu ve gücü nasıl elde edeceğini artık biliyordu.
-BİRKAÇ YIL SONRA-
Galadriel son birkaç yılda birçok büyücüyü öldürmüş ve güçlerini almıştı kara büyüyle özdeşleşen kara elmasta ondaydı her zamankinden daha güçlüydü.Büyü başkanı ve departmanı Galadriel Edwards'a karşı çaresiz kalmıştı çok fazla kara büyüye sahip olduğundan onları kolayca alt edebiliyordu.Son zamanlarda Galadriel çok fazla Büyü gücü çekmişti ve kontrol etmekte zorlanıyordu bundan dolayı gücünün bir kısmını kara elmas'a aktarmaya karar verdi ne de olsa kara elmas kara büyünün ana objelerinden biriydi.Kara elması eline aldı büyülü sözler söyledi ve gücünün azaldığını hissedebiliyordu.Kara elmas Galadriel'in gücünün büyük bir bölümünü aldı ama bir sorun vardı çünkü kara elmas Galadriel'in gücünü almaya devam ediyordu Galadriel kara elması durduramıyordu elini kara elmastan çekmeye çalıştı ama kıpırdatamadı bile kara büyüyle oyun olmazdı Galadriel gücünü kara elmas'a aktarmaya çalışmakla çok büyük bir hata yapmıştı.Kara elmas Galadriel'in gücünü almaya devam etti galadriel kurtulmaya çalışıyordu ama fayda etmiyordu kara elmas Galadriel'in yaşam enerjisini almaya başlamıştı Galadriel son nefeslerini veriyordu artık son bir ümitle tekrar çabaladı ve yine olmadı gözlerinin feri gitti ve Galadriel öldü.Güç uğruna,daha fazlası uğruna canından olmuştu Galadriel ölünce kara elmas yere yuvarlandı ve çukurun içine düştü elmas artık yeni kurbanlarını bekliyor olacaktı.
-GÜNÜMÜZ-
Agron bugün okulda iyi bir gün geçirmemişti dersteyken avucundan birden baloncuk çıkarmaya başlamıştı.Herkes şaşkındı Öğretmen gözünü agrona dikmiş bakıyor bunu nasıl yaptığını anlamaya çalışıyordu sonra birden güm diye bir ses duyuldu.Agron'un dikkati dağılmıştı yaptığı baloncuklar büyümeye başladı.Baloncuklardan biri Öğretmenin yanına uçmuştu Öğretmen baloncuğa dokunmaya çalıştı ve olan o anda oldu.Baloncuklar patladı ve içinden su fışkırdı sınıftakiler ıslanmıştı Öğretmen bu olaydan agronu sorumlu tuttu ve onu cezalandırdı.Agron eve geldiğinde Mr. Hadwyn ve Mrs. Livia onu biraz sitemvari birşekilde azarladılar.Ailesi ya da sözde Ailesi gergindi çünkü bu agron'un kaçıncı vukuatıydı neredeyse sayılamaz oldu,okuldakiler de Agron'un davranışlarından dolayı onun cadı olduğunu düşünüyor ve Agrondan uzak durmaya çalışıyorlardı.Agron odasına çıktı Mr. Hadwyn ve Mrs. Livia'nın ona suçlu gibi bakmasına dayanamıyordu gerçi tüm bunlar onun başının altından çıkmıştı ama yinede isteyerek olmamıştı nasıl yaptığını oda bilmiyordu.Yatağına uzandı,çok sevdiği madalyonu eline aldı bu madalyonla aralarında özel bir bağ var gibiydi.madalyonun bir yüzünde bir insan eli ve bir hayvan eli birbirine kenetlenmiş bir biçimdeydi diğer yüzünde ise daha önce görmediği bir hayvan figürü vardı.Uzun süre madalyona baktı sonra anne ve babasını düşündü onların yanında olduğunu hayal etti.Birden kulağına bir ses ilişti sesin geldiği yönü bulmaya çalıştı, ses giysi dolabından geliyordu.sonra "tık tık" diye dolaba vuruldu dolabın içinde bir şey vardı vücudu hafiften titremeye başladı dolaba doğru yürüdü kapağını açmaya karar verdi,kapağın kolunu tuttu içinden saymaya başladı bir iki üç ve kapağı açtı yere yeşil bir şey düştü hareket ediyordu.Agron ince bir çığlık attı yeşil yaratıkta çığlık atmaya başladı.sonra konuşmaya başladı nee bağırıyorsun bee! Dedi.Agron kaskatı kesilmişti kekeleyerek sen nesin? diyebildi yeşil yaratık ben bir elf'im adım Elandor dedi.Anne ve baban seni bana emanet etmişti, sen benim ailemi taniyormuydun diye araya girdi Agron ama nasıl? Hem sen buraya nasıl geldin? ve kendini dolaba kilitlemeyi nasıl becerdin? Dedi.Elf hafifçe sırıtarak cevap verdi Agron benim hakkımda bilmediğin çok şey var hatta sadece benim hakkımda da değil kendi hakkında da bilmediğin o kadar çok şey varki ama şimdilik şukadarını bilsen yeter, bizler büyülü varlıklarız büyü yapabiliriz.Agron bizler derken neyi kastediyorsun? Dedi.Elf, seni ve kendimi ikimizde büyülü varlıklarız tabii senin gücün benimkinden daha fazla ama yine de büyü büyüdür değil mi? Neyse galiba çok konuştum yine başka soracagın soru yoksa hadi gidelim artık çok geç kaldık dedi.Agron nereye gidecegiz? Ben seninle bir yere gelmiyorum daha seninle az önce tanıştım sana neden güveneyim ki diye cevap verdi.Ailen bana güvenmişti senin de güveneceğine eminim dedi, Elf ve devam etti ailenle birlikte uzun bir süre savaştık anne ve babanla çok samimi arkadaşlardık birbirimizi çok severdik dedi.
Savaştınız mı? peki kime karşı savaştınız? Yani benim Anne ve babam asker miydi? Elf içinden Ah bunu söylememeliydim dedi, hayır hayır anne ve baban bir asker değildi onlarda senin gibi büyücüydü ve kötü güçlere karşı savaşıyorlardı sadece.
-peki onlara ne oldu?
Öldüler mi? Diye sordu Agron.
Elf ne diyeceğini bilemedi on yaşındaki bir çocuğa anne ve baban öldürüldü nasıl denirdi ki,elf biraz gerindi ve devam etti evet onlar öldü dedi.Onlar ölünce bende seni bakmaları için buraya getirdim Mr. Hadwyn ve Mrs. Livia'nın Uzun zamandır çok istemelerine rağmen çocukları olmuyordu sana seve seve bakacaklarını biliyordum.
Agron araya girdi,peki beni neden yanına almadın? Anlattıklarına bakılırsa ailemle çok yakınmışsınız.Elf,bunu çok isterdim Agron ama yapamazdım böyle bir sorumluluğun altından çıkabilecek biri değilim ben hem burada daha güvende olurdun.
Peki öyleyse şimdi ne değişti?
Şu sıralar büyüyle ilgili bazı sıkıntılar yaşadığını öğrendim ve büyü eğitimi almak isteyebileceğini düşündüm.Ne yani okul mu değiştireceğim?dedi Agron.Aslında tam olarak okul sayılmaz ama öylede denebilir,eee ne düşünüyorsun geliyorsun değil mi?
-gelmeyi çok isterdim fakat Mr. Hadwyn ve Mrs. Livia'dan izin almam gerekiyor ne de olsa beni bu zamana kadar onlar baktı onlara haber vermeden gitmek istemiyorum.
-Elf,peki öyleyse onlardan izin alda gidelim artık.
-Ama seninde benimle gelmen gerekiyor bu büyücülük ve okul değiştirme konularında on yaşındaki bir çocuğa inanacaklarını sanmıyorum.
-peki beni görünce korkup kaçarlarsa ya da daha kötüsü olursa ne olacak?
Agron biraz düşündü ee bilmiyorum dedi.yeşil elf,Neyse yapacak başka birşey yok hadi gidelim o zaman söylemeye ne kadar çabuk gidersek bizim için o kadar iyi.
Agron tamam dedi sen burada bekle ben hemen döneceğim, aradan bir iki dakika geçti Agron geri geldiğinde Elrondu göremedi tam o sırada Mrs. Livia'nin çığlığı duyuldu Agron hemen aşağıya koştu.Mr. Hadwyn ve Mrs. Livia korkmuş gibiydi yerdeki bir şeye bakıyorlardı.Agron onların yanına yaklaştı yerde yatan Elrond'du kafası şişmişti anlaşılan Mrs. Livia Elrond'u karşısında görünce korkmuş ve elindeki tavayla kafasına vurmuştu.Mr. Hadwyn ayağıyla yavaşça Elrond'a vuruyor tepki vermesini bekliyordu Agron ona durmasını söyledi,Elrond'da yavaş yavaş kendine geliyordu onu kaldırdı yerden kanepeye oturttu.Sonra ona şaşkın gözlerle bakan Mr. Hadwyn ve Mrs. Livia'ya döndü ve siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz o benim arkadaşım dedi.
Arkadaşın mı nereden Arkadaşın oluyor hem bu şey nasıl bir yaratık böyle hemen yardım merkezini arayacağım ve bu uzaylı yaratığı almalarını söyleyeceğim.
-Agron yapma dedi,o zararsız kimseye bir zararı olmaz buraya sizinle konuşmaya geldi o.
Konuşmaya mı? Bu uzaylı konuşabiliyor mu?
-Evet konuşabiliyorum ayrıca bir uzaylı da değilim bir Elf'im ben.
Agron araya girdi;Elrond iyi misin? Evet Agron sadece başım biraz ağrıyor ama yinede iyiyim.
Mr. Hadwyn ve Mrs. Livia şaşkındı heyecandan ne yapacaklarını bilemiyorlardı.
Elrond konuşmaya devam etti sizinle buraya Agron'u götürmek için izin almaya geldim izin vereceğinize düşünüyorum.
Mr. Hadwyn izin veremeyiz dedi sana Agron'u emanet edemeyiz sana hicbir şekilde güvenmiyoruz bu yüzden Agron burada kalmaya ve bir Carter(soyadları) olarak yaşamaya devam edecek söyleyeceklerin bittiyse gidebilirsin Elrond!.
Merlin?
Ne? Ne demek istiyorsun?
Onun soyadı merlin yani gerçek soyadı, kökü uzun yıllar önce yaşamış olan merlin adında bir büyücüye dayanır.Onu size verdiğim sepetin içinde bir isim yazılıydı hatırlıyormusunuz?
Demek onu bizim kapının önüne bırakan sendin,isim konusuna gelirsek kâğıtta "Agron merlin" yaziyordu bu yüzden bebeğin ailesini araştırdıktan sonra kimsesiz olduğunu öğrendik ve evlat edinmek istedik isminide Agron koyduk merlin ismini ise eşim livia istemedi bu yüzden merlin ismini kullanmadık dedi.
Elrond devam etti, Mr. Carter ve Mrs. Carter, Agron bir büyücü ve büyü eğitimi alması lazım onu burada tutmak hem onun hemde sizin için iyi olmaz güçlerini kontrol edemezse çevresine zarar verir.onu götürmeme lütfen izin verin! Dedi.
Mr. Hadwyn olmaz dedi Agron burada kalacak iyi niyetli olduğunuzu anlıyorum ama lütfen daha fazla üstelemeyin bu son kararım ve bu karar değişmeyecek.
Elrond,anlıyorum peki öyleyse sizden birşey isteyebilirmiyim madem Agronunun benimle gelmesini istemiyorsunuz bari bu akşamlık benim burada kalmama izin verin Agronla biraz zaman geçirmek istiyorum dedi.
Mr.Hadwyn biraz düşündü,eşinin de onayıyla bu teklifi kabul etti Ama sadece bu akşamlık.
Elrond, tamam dedi sadece bu akşamlık.Hadi gel Agron odana geçelim sana söylemek istediğim şeyler var.Birlikte Agron'un odasına girdiler Agron şimdi ne olacak diye sordu,Elrond soğukkanlı bir sekilde bu gece gidecegiz dedi.
Bu nasıl olacak? diye sordu Agron Mr. Hadwyn çoktan kapıları kilitlemiştir.
Basit dedi Elrond, cebinden bir şişe çıkartarak bunu içince bizi Norfalk'a
götürecek bavulunu hazırlasan iyi edersin...Aradan yaklaşık bir saat geçti Agron'un bavulu vb. hazırdı
Elrond Agrona döndü ve hazırsan gidelim artık dedi.Agron madalyonuna elini gezdirdi ve hazırım gidelim dedi şişeyi eline aldı birazını içti şişeyi Elrond'a verdi Elrond'da iksirden içti ve bir kaç saniye içinde ikiside ortadan kayboldu...

Agron Merlin Ve Kara ElmasHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin