On altı.

365 21 6
                                    

Yılbaşının yaklaşmasıyla ışıl ışıl süslenmiş sokaklar, camekanları süsleyen çam ağaçları, dükkanların önünde balon dağıtan Noel babalar ve bembeyaz kar ile Kızılay yılbaşına hazırdı.

Miray beresini düzeltip, burnunu çekti. Hediye işini son güne bırakmıştı. Hızlı adımlarla hediyesini almak için girdiği fotoğrafçıda, beklerken bir yandan elektrikli sobada ellerini ısıtmaya çalışıyordu.
İstediği tabloyu hazırlatmak için defalarca telefonda konuştuğu yaşlı adam tablonun hazır olduğunu söylediğinde, çantasından kartını çıkarıp adama uzattı. Ödemeyi yaptıktan sonra, fotoğrafçıdan çıkıp arabasına yöneldi.

***
Kuryenin gösterdiği yere imzayı atıp, kutuyu teslim aldı. Kapı kapatıp hediyeyi yatak odasına bıraktı. Günlerdir hediye düşünüyordu. Yılbaşı akşamı Miray çalışacağı için bu akşam kutlama yapacaklardı. Boran her ne kadar güzel bir restaurantta yer ayırtmak istesede Miray ısrarla evde kutlama yapmak istemişti.
Saat sekize gelirken Miray geldi. Boran mirayın elinden poşetleri aldı.Miray tabloyu almak için tekrar arabasına gidip geldiğinde Boranda masaya mezeleri yerleştiriyordu. Miray açık kapıdan içeri girip montunu ve beresini askıya asıp Boranın yanına geçti.

"Her şey tamam mı?"dedi Miray. Masadaki tabakları düzeltmeye çalışan Boranın yanağına öpücük bırakıp.

"Evet sevgilim. Sen otur ben rakıyı alıp geliyorum dolaptan."

"Ellerimi yıkayıp geliyorum sevgilim."

***
Kadehlerini tokuşturdu iki sevgili. İkiside hafiften sarhoş olmaya başlamışlardı.

"Yaşadığımız, yaşayacağımız güzel günlere."

Miray, ağzına bir parça peynir atarken Boran kadehlerini dolduruyordu tekrardan.

"Hayatımın en güzel en anlamlı yeni yılı."dedi Miray.

Boran, sevgilisinin elini kavradı masanın üstünden. "Benimde sevgilim benimde en güzel yılbaşım."

"Ben senden önce yarımmışım Boran. Senden önce sadece nefes alan bir robotmuşum. Şimdi gerçekten yaşadığımı hissediyorum..."rakısından bir yudum alıp devam etti. "...kimsesizdim senden önce ben, sen bana hayat getirdin."

"Ya sen Miray, sen bana ne yaptığına bir baksana, beni hiç bilmediğim duygularla kendine bağladın. Her şeye başka bir gözle bakmamı sağladın sen benim. Bana hayatın, ailemin kıymetini öğrettin."

Gecenin ilerleyen saatlerinde şişenin dibi göründükçe Mirayın keyfinin yerini hüzün alırken, arka fonda çalan Sezen'in sesi ile gözlerini kapatıp kendisini müziğe bıraktı.

Yol arkadaşım gördün mü,
Duydun mu olup bitenleri?
Kıskanıyor insan bazen,
Basıp gidenleri

Gittikçe artan ağlama isteğini bastırmak adına yutkunurken, gözlerini açıp elinde ki bardağı hafifçe kaldırıp karşısında oturan sevgilisinin gözlerinin içine bakarak rakısını içip şarkıya eşlik etmeye başladı.

Yalnızlaşmışız iyice
Üstelik de alışmışız
Hiç beklentimiz kalmamış
Dosttan bile

Boran, mirayın masmavi gözlerinde ki kor ateşi yüreğinde hissediyordu. Mirayın gözlerin de gördüğü sürekli hüzün yerini delicesine bir mutluluğa bıraksın istiyordu. Mirayı bulutlara çıkarmak, ona dünyaları hediye etmek, ya da dünyayı ayaklarının altına sermek, beraber günbatımını izlemek veyahut çimenlere uzanıp müzik dinlemek...

KORKAKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin