Bölüm 1 – Kilisedeki Konferans
Saat 8.00
Saat alarmının acımasız çalışları yumruğumun kuvvetiyle ne kadar susmuş olsa da uykumu bölmüştü bir kere .Ne yazık ki bu gün en nefret edilen gündü yani insanların iş haftalarının başladığı gün , Pazartesi. Ve bunun anlamı şuydu sıcak yatağımdan kalkmalı ve işime gitmeliydim ve bende aynısını yaptı m sıcak yatağımdan kalktım ve kendimi banyoya attım . Elimi yüzümü yıkadıktan sonra üstüme geçirdiğim takım elbisem ve saatimle birlikte kendimi mutfağa attım . Yalnız yaşayan biri olduğum için yemek konusunda her zaman dışarıya bağımlı kalmıştım ve dünden kalan pizza dilimini ağzıma attıktan sonra 4.katında kaldığım apartmanın asansörüne geçtim. Karşımda uzun boylu, yapılı , kumral kendimi görüryordum ve benim dışımda kameram, çantam , ve Andy Thomson isimli gazeteci kimliğim. Bu gün ki işim ise kongre binasında ünlü yardımsever iş adamı Jim Gold ‘un verceği konferansdı .
Audi R8 ‘mle geldiğim kiliside çantam ve kameramla uygun bir yere kurulup saatime baktım . 4 dakika sonra başlıyacaktı konferans . Son hazırlıklarımı yaptığımda konferans başlamış bulunmaktaydı . Rahibin konuşmaları ve duaları sonucunda Jim Gold konuşmaya başladı . Ve o an çantamı açıp icinden cıkardıgım M4A1 Scope ile hedeflenip ateş ettim ve ünlü iş adamı yere yığıldı . Çıkan kargaşa sonucu toparlanıp Audi R8’m ile ordan uzaklaşıp hana doğru sürmeye başladım .
Evet ben bir tetikçiydim…
Hana vardığımda dışarıdan yıkık dökük görünen hana uzaktan baktım aslında burası benim gibi tetikçilerin toplandığı bir tetikçi üssü idi . Hana yaklaşırken Mick elinde 2 kahveyle araba yaklaşıyordu. Ne kadar iyi biri olsa da ona hiç ısınamamıştım . İç güdülerim ona karşı biraz fazla hırçındı. Ama gülümseyen bir yüz ile arabadan indim ve ona ‘ Günaydın , Mick ‘ dedim .
Sıcak gülümsemesi ile ‘ Günaydın ‘ dedikten sonra kahvemi uzatıp ‘ Patron seni görmek istiyor,dostum . Ve endişeli gözüküyordu.’ dedi .
Ve sanırım o an bende biraz tedirgin oldum çünkü öncelikle patron sabahları kimse ile görüşmezdi bu en iyi tetikçi ben olsam bile . O yüzden hızlıca odasına gittim ve kapıyı çaldım .
‘Gel’ lafını duyduktan sonra girdiğim odada patronun yanındaki kişiyi görünce şaşkınlıktan bakakaldım.
-----
Evet ilk bölümün sonuna geldik kendimce oldukça acemi bir çalışmaydı ilginin cogunluguna gore aklımızda kurguladığımız ikinci bölümü yazıcaz . Okudugunuz ıcın herkeze tesekkurler ^^