Babamla atıştıktan sonra soluğu barda almıştım. Kapıda bana selam veren görevlilere başımla selam verip içeri girdim yüksek ses yavaş yavaş yükselirken alıştığım ağır alkol sigara ve ter kokuları da artarak hafiften genzimi yakmıştı merdivenlerden inerken dans pistinin etrafı çevrelenmiş ortada ise renkli saçlı gotik havası ve kusursuz fiziği ile mükemmel bir şekildebir kız dans ediyordu bu kız tam yatağa atmalıktı ben kızdan gözlerimi ayırmadan bar taburelerinden birine attım kendimi barmene bakmadan
- Viski dedim elimde viski ile kıza dikkat kesilmiştim müzik değişince kalabalık dağılmış kız ise bu tarafa gelmeye başlamıştı bir an göz göze geldiğimizde umursamayarak barmenin olduğu yöne yöneldi ne bana mı bakmadı o az önce bana Ulaş Soykan'a kıza baktığımda elinde Jack Daniels ile kendince ritim tutuyordu yönümü kıza çevirip - Tatlım bir şey unutmadın mı ? dedim kız elindeki içkiye bırakıp ceplerini kurcaladı sonra bana baktı hayır der gibi kafasını salladı cidden mi kaşlarım çatıldı ciddiydi kıza hissettirmeden yutkunup tekrar eski havamı aldım ve sırıttım
-Güzelim bana bakıp hayran kalmayı unuttun dedim içkisinden bir yudum alıp elindeki içki bardağını sakin bir şekilde bıraktı ve yönünü bana doğru çevirdi gözlerimin içine bakıp -Sen Soykan ailesinin yüz karası egoist veliahtları Ulaş Soykan değil misin? dedi ciddi bir şekilde -Hayır tatlım ben Soykan ailesinin en yakışıklı en sevilen veliahtıyım kaşlarını çattı ve ciddiyetle
-Aynalar sen bakınca kırıldığı için kendi tipini görmemişsin belli anlıyorum seni ama benim gitmem lazım sana iyi eğlenceler gevşek dedi ben sinirle tam arkasını dönmüşken kolunu tuttum
- Sen kendini ne sanıyorsun dedim dik bir şekilde bir koluma birde yüzüme baktı sonra dirseğini hızlıca boğazıma dayayıp yere attı beni sonra yüzünü yüzüme yaklaştırdı ben sırıtırken bana hafif bir şekilde güldü ve bir fısıltı şeklinde konuşmaya başladı
-Senden zeki sanıyorum ki zaten öyle gevşek dedi ve üstümden kalktı ve arkasını dönüp ilerlemeye başladı " görüşeceğiz" dedim aklım hala ondaydı ben ne diyorum kız beni gömdü az önce ama ben ona Ulaş Soykan kimmiş gösteririm yanıma bir sürtük yaklaştı neyse günün sonu en azından güzel bitecekti. Sabah telefonun boktan sesi ile tek gözümü araladım pantolonu yerden alıp kimin aradığına baktım "Peder" of baba ya gene bir şey olmuştu sıkıntıyla nefes verip telefonu açtım - Efendim baba-Akşam konum attığım yerde ol! Her zamanki yalanımı kullanıp bu işten sıyırmayı düşündüm
-Akşam işim var baba. Babamın öfke ile soluduğunu duydum
-Akşam dediğim yerde olmazsan kredi kartların arabaların evlerin hepsi patlar
- wowooowwow tamam gelirim canım babam benim de senin için bu kadar önemli olan şey ne öğrenebilir miyim
- akşam Tütüncü ailesi ile bir ortaklık için yemek düzenlendi Soykanların veliahtı olarak sende burda olmak zorundasın akşam şık giyin güldüm
- Baba baba baba ben hep şıkım hep yakışıklıyım hep kari... dıt dıt dıt telefonu suratıma kapatmıştı söylenerek banyoya ilerledim
Kenan'ın Ağzından
Allah'ım gerçekten delireceğim artık bu toplantının asıl konusu Umay ama bilin bakalım kim yok tabi ki de Umay hanımefendi ortalıklarda yok normalde gidilecek yere yarım saat önceden giden kız şimdi yarım saat geç kalmıştı. Masanın kilit noktası o iken nasıl gecikirdi ne olduğunu öğrenmek için Umay'ın numarasını hızlı bir şekilde tuşladım
-Umay neredesin kızım herkes seni bekliyor
- Kenan Bey Umay Hanım odasında uyuyor
-Çabuk uyandır masa onu bekliyor senin haberin yok muydu neden bu kadar gecikmesine izin verdin
-Kusura bakmayın ben hemen kaldırıyorum
Kaya'nın Ağzından
Telefonu kapatır kapatmaz ikişer ikişer merdivenden çıkmaya başladım hızlı bir şekilde içeri girdim ciğerlerimin içi Umay'ın kokusu dolarken Umay hafif uykusundan hemen uyandı
-Ne oluyor Kaya
-Umay baban çok sinirli masa seni bekliyormuş hızlı ol
-Has... ben onu unuttum sende biliyordun neden uyandırmadın yalan söylemeden
-Kıyamadım
-İyi ki varsın Kaya
-Sende Güzelim dedim ve odadan hazırlanması için çıktım
Umay'ın Ağzından
Hemen üzerime siyah bir pantolon ve tişört geçirip evden uçarak çıktım motoruma bindim ve masanın toplandığı yere sürdüm. Tam kapıyı açacakken içeriden babamın gür sesini duydum ve kapıyı açmaktan vazgeçtim. Umay bunu hayatta kabul etmez demesi ile merak edip dinlemeye devam ettim Murat amca konuşmaya başladı
- Kenan bizim yapacak bir şey yok Erenle evlenecek ya da kan dökülecek ya da daha güzel bir yöntem var neden Deniz oturmuyor senin yerine hemde kimseye bir şey olmaz
-Deniz olmaz hem deniz geçmek istemiyor hem de ben onun geçmesini istemiyorum ama çok istiyorsanız onu ikna ederim lakin hayatınızı tehlikeye atmak istiyorsanız Denizi masaya oturturum ama eğer diğer türlü Umay olursa sokakta yanınızda adam olmadan bile eliniz kolunuzu sallaya sallaya yürürsünüz ki bende zaten Umay'ı masaya oturtacağım. Tek sorun Umay asla evlenmez
-Ne evlenmesi diye içeri daldım herkesin yüzü bana döndü herkesin yüzüne teker teker baktım birinde bir saniye daha fazla durdum Eren Soykan
-Hoş geldin kızım
-Ne evlenmesi dedim baba
-Otur her şeyi açıklayacağım. Kızım biliyorsun ben ve Çetin amcan artık masada olmak istemiyoruz ama bizim yerimize birinin gelmesi gerekiyor Çetin Ulaş'ın ben ise senin benim yerime geçmeni istiyorum lakin bildiğin üzre bu masayı dedeleriniz kurdu ve bu masanın bazı kuralları vardır bu masaya bir kadın oturamaz eğer böyle olur ise kan dökülür bunun olmaması için ya ağabeyinin benim yerime geçmesi gerekiyor ki ben bunu istemiyorum ya da Ulaş Soykan ile evlenmen gerekiyor. Ulaş'a baktım sonra masaya göz gezdirip babama döndüm
-Ulaş Soykan ile evlenmezsem kan dökülecek öyle mi? Ben bunu söyledikten sonra Ulaş konuşmaya başladı
-Beni buraya Umay Tütüncü ile evlendirmek için mi çağırdın baba
- Bunu sonra konuşuruz Ulaş
-Peki kan mı dökülmesi gerekiyor istediğiniz kan olsun dedim çevik bir hareketle cebimde ki çakıyı çıkarttım koluma derin bir kesik attım herkes bana şaşkın bir şekilde bakarken benim kolumdan ise oluk oluk kan akıyordu
- Kan da aktı beyler başka ne kaldı ha
- Kızım bir sakin ol
-Çetin amca benim seninle veya oğlunla bir sorunum yok. Ardından masada ki herkese baktım Ama burada ki herkes şunu bilsin ki ben bu masanın başına geçeceğim ve hepinizden iyi yöneteceğim
-Bunu herkes çok iyi biliyor zaten Umay ama masanın kur..
-Ben kimseyle "EVLENMEM!" ama emin olun ki ben bu masaya oturacağım ve üstünüze kara bulut gibi çökeceğim dedim ve odadan çıktım.
Ulaş Umay'ın ardından gür bir sesle izin alıp dışarı çıktı Umay az ileride yalpalayarak ilerliyordu ardından seslendi- Yardıma ihtiyacın var mı
-İyi olup olmadığım seni ilgilendirmez !
-İyilik de yaramıyor ne halin varsa gör!
dedi ve Umay'a cevap hakkı vermeden arkasını döndü tam bu sırada bir ses geldi arkasını dönen Ulaş Umay'ın yerde baygın bir şekilde yattığını görür....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÇİFT SİLAH TEK KURŞUN
Ficção Adolescenteİki güçlü silah.. Birleşirse ne olur? İki ayrı silah lakin çıkan tek bir kurşun Peki onlar nasıl birleşti?.. Sırlarla dolu bu hikayeye hazır mısın