Ay Işığı

Kader

Kız alımlı, güzel,kibar,başarılı bir doktor Bahar Kutlu...
Oğlan cesur, güvenilir,düşmanların korkulu rüyası kıdemli Üsteğmen Yavuz Karasu...

Ya yanlış zamanda karşılaştık ya da hiç  karşılaşmayacaktık onların hikayesi tam olarak bu

Yavuz Ve nişanlısı su AVM de alışveriş yaparken su "aşkım ben bir lavaboya gidiyorum hemen dönücem"dedi  yavuz da başını sallayarak onayladı

Ardından AVM deki kosusturmlar Yavuz'un dikkatini çekmişti bir anda silah sesleri gelmeye basladi yavuz hemen dışarı çıktı bir yanda gözü su'yu ararken diğer yandan sivilleri uzaklastirmaya çalışıyordu 

Teröristleri bir bir indirmeye başladı yavuz tam o sırada su'yu gördü yavuz şu Yavuz'un yanına koşarak gelirken tam o sırada canlı bomba ortaya çıktı yavuz su' ya "suuuu yattt" dedi ve... ortalık yangın çığlıklar,yerde kan Revan içinde yatanlar ve Su.. Yavuz yerden kalkıp kendine gelmeye çalışırken gözleri su'yu aradı. Bir süre göremedi suyu bulamadı içine kor bir ateş düşmüştü, korkuyordu tam o sırada yerde yüzüstü yatan su'yu gördü.Saçının bir telinden tanirdi sevdiğini yüzünü çevirdi gözleri kapalıydı. Yavuz "Su aç gözlerini burdayım su lütfen lütfen aç gözlerini" şu kıpırdanmaya başladı Su"ya-yavuz "
Yavuz "burdayım tamam sakin ol bir şey olmayacak tamam mı yorma kendini iyi olacaksın" diyordu bir yandan da Siren sesleri, polisler,itfaiye vardı etrafta çok kalabalikti.
Yavuz su'yu kucaklayip ambulansa götürüyordu o sırada Su yavuza gülümsedi ve gözünden bir damla yaş döküldü aynı anda yavuzdan da bir damla yaş düştü.. Yavuz anladı su gidiyordu.. Yavuz "Su Su bana bak gitme sakın su lütfen beni bırakma su" ambulanstakiler  su'yu hastaneye kaldırdılar.hastanede olan biteni duyan doktorlar, hemşireler hepsi hali hazirda müdahale etmek için bekliyorlardi.hastalar ard arda geliyordu hastane kalabaliklasti herkes bir yerlere koşuşturuyordu doktor bahar ambulanstan inen su'yu müdahele etmek için yanına gitti.hemsirelere" kan takviyesi yapın, EKG çekilsin, bütün rontgenler yapılsın" dedi müdahale odasında tüm bunlar yapılırken su'yun üstünde ki metal eşyalar cikaroliyordu boyundaki kolyeyi çıkardı bahar cebine  koydu.o sırada su'yun kalbi durdu bahar " hemen doktor ömeri çağırın" dedi hemsirelerden biri " ömer bey izinli bahar hanim" dedi bahar "tamam o zaman  ıı şey doktor ayşe ve doktor Nükhet hanim onları çağırın " aynı hemşire " ikiside ameliyatta " bahar bir süre hemsireye bakarak " tamam o zaman başlıyoruz"
Hemşireler ne olacagini anlamaya çalışırken  bahar " defibrilatörü 300 e ayarlayın" diye bağırıyordu.hemsireler şaşkın bir şekilde bahara bakarken biri tüm cesaretini toplayıp " müdahale yetkiniz yok bahar hanim" dedi.bahar hemsireyi duymamis gibi tekrar " defibrilatörü 300 e ayarlayın" diye biraz daha güçlü sesle bağırdı kimse müdahale etmeyince bahar hemsirelere bakarak " ya şimdi bana yardım edin ya da dışarı çıkın burda bu hastayı ölüme bırakamam anladınız mi " bu sırada bahar CPR a çoktan başlamıştı. Hemşireler birbirlerine baktiktan sonra baharın dediğini yaptılar hemşire " hazır " dedi bahar " çekilin" su'yun kalp ritimlerinde degisiklik yoktu "tekrar" dedi bahar bir daha denedi yine yoktu.
O sırada hastaneye yavuz gelmişti su yu arıyordu gözleri,bir hemsireyi  durdurup "su, su Doğaner nerde " hemşire " beyefendi gördüğünüz gibi ortalık çok karışık ben bilmiyorum surdaki danismaya sorum lütfen" diyip gitti yavuz hemen danismaya gitti müdahale odasında olduğunu öğrendi tam o sırada müdahale odasının açıldığını gördü bir sedye çıkıyordu üstünde bembeyaz bir çarşaf korktu ağlamaya başladı durdurdu sedyeyi çarşafı açtı işte o an yavuz için her şey durdu..
O kalabalık hastane sessizliğe büründü sanki, o kadar insan yoktu sanki sadece su ve Yavuz vardı..
Gözünden akan yaşlara müdahale edemiyordu çok seviyordu su'yu çok.
Su'yu Morga gotürürlerken  yavuz dışarı çıktı. Çöktü ve gözlerini bir yere sabitleyip öylece durdu ve ağladı .
Bahar hastasıni kaybetmesiyle derin bir üzüntüye boğuldu kimse kalmamıştı müdahale odasında tek başına yere oturmuştu çünkü daha önce hiç bir hastasını kendi uzmanlığı dışında müdahale edip kaybetmemisti
Ağlıyordu vicdan azabı mi deniyordu buna yoksa kader mi ?

Biri içerde  biri dışarda gözyaşı dökerken ikiside bilmiyordu aynı kişi için ağladıklarını ve aynı kişinin onları tekrar bir yerde bulusturacaklarini....