("Değerli Zaman, eğer bir günü durdurarak başa almak isteseydin bu hangi gün olurdu? Neden zamanı bu kadar çok önemseriz? Sadece kendini tekrarlayan bir döngüyü değerli kılan şeyin öbür günün tekrarı olduğunu bilmenden dolayı mı? Ben bunları düşünmeyi uzun zamandır bıraktım.")
01.12.2010
Laboratuvarın penceresiz,uzun ve dar koridorlarından ayak sesleri yankılanır.
Bir görevli, kalın ama hafif bir ses tonuyla, "Deneklerimiz hazır şimdi test odasına götürüyorum."
Telsizin diğer kısmından keyifli bir şekilde"Güzel"diye karşılanır.
Görevli cevabı aldıktan sonra elini cebine atıp küçük,düğmeli bir kumandayla kobay odalarının kilidini açar.Loş ışıkla aydınlanan bir kobay odasına girer. Kobayın tasmasından asılarak çeker.
"Hadi yürü!"
"Seni lanet olasıca!Buradan çıktığımda kimin güldüğünü..."
Görevli,kumandasını göstererek,
"Koca laboratuvarda bir kızın eksikliğini kimse farketmez.Anladıysan eğer şimdi kapa çeneni!"
Ardından kobayı ileri doğru sertçe iter.Odadan koridora, koridordan merdivene kadar çekiştirir.Merdivenin önünde durup görevli değişikliği ile başka bir görevli kobayı alır ve deneme odasının girişine kadar eşlik eder.Odaya girdiklerinde Prf. Hakan kobayı karşılar."Merhaba"
Kobay:
Senin burda ne işin var!?
Profesör ellerini ovuşturarak"Senin geldiğini duyunca seni görmek istedim.Bugün nasılsın Salı?Solgun görünüyorsun hasta mısın yoksa?"der.
Kobay:
İ
yi adam ayaklarına gelme.Midemi bulandırıyorsun!
Profesör:
B
u kadar agresif olma ama.Sadece sana olan süprizimi denemek istiyorum.
Kobay:
Seni aptal, beni küçümsüyorsun! Buradan ne pahasına olursa olsun çıkacağım!
Profesör:
Öyle mi dersin? O halde iyice bağladığımıza emin olmalıyız.
Görevliler kobayı kolundan tutarak koltuğa bağlarlar.
Profesör ekleme yaprak,
"...ne olsa buradan çıkabilecek tek şey senin cesedin olacaktır."
Profesör ellerine eldiven geçirir ve bir hemşireye seslenir,
"Bana şurdaki keskin aleti verir misiniz?"
Kobay:
Asla size boyun eğmeyeceğim! Ölsem dahi!
Profesör:
Oh, seni anlıyorum senin için işimi hızlı bitireceğim." Profesör gaz maskesiyle kobayı etkisiz hale getirir...
***
Bilinmeyen gizli yer: lab. Se0sS0es
("Yataktan kalkarak üzerimi değiştirdim. Ardından lavoboya giderek yüzümü yıkadım ve olması gerektiği gibi tekrar pjamalarımı giyip balkona çıktım.Bu saatte,bahçıvan olarak çalışan güvenlik bana şu şekilde seslenir:"Günaydın Selin nasılsın?"")
Bahçeden yüksek bir sesle,
"Günaydın Selin nasılsın?"
"İyiyim ama kendimi kötü hissediyorum."
("Karnın aç olmalı kahvaltın salonda.")
Bahçıvan,bir elinde hortumla bahçeyi sularken kafasıyla sofrayı işaret eder.
"Karnın aç olmalı kahvaltını hazırladım salonda."
"Haklısın daha sonra sana katılırım."
("Profesörü görmeye gideceksin unutma.")
"Profesöre görünmeyi unutma."
("Biliyorum, bunlar olması gerekenler, gerçekleri çarpıtsa bile.)
Balkondan el sallayarak,
"Pekala ona senden selam söylerim."
("Buranın tarihi karanlık ve öyle kalmalı.")
Buzdolabından bir sosis,kaşar;iki marul yaprağı,domatesle sandviç ve çay yapıp kahvaltısını etti.Ardından ayakkabılarını giyip dışarı çıktı.
("Şüphesiz ki bir gün bilmemem gereken bilgileri bildiğim için ailem gibi olması gerekenden daha erken öleceğim.
Değil mi Bay Zaman?")
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Düş Kapanı
FantasíaDoğduğu günden itibaren üzerinde çeşitli deneyler olmuş duygularını kaybedip özel bir takım güçlere sahip olan kör bir kız, insanlar arasına karışabilmesi gözlemleneceği bir test olarak liseye gönderilir.İlk ayın sonunda sınıfına yeni bir öğrenci ka...
