Manyak

3. BÖLÜM

Okula gitmek için başka bir gün.Zorundamıyım?

Her zamanki gibi Aylin beni uykumdan ayırarak kapıyı çaldı.Ben de azar işitmemek için çabucak hazırkanıp aşağı indim.

Tabi biz Aylin'i hiç memnun edebilirmiyiz.Bu kız hep söylenir. Allahtan telefonlar var.İkimize de aynı anda bildirim gelince birbirimize baktık .Kendimizi gerilim filminde gibi hissetik.Sonra bakışlarımızı birmirimizden çekip telefona diktik.

Aslı'nın açtığı gruptan mesaj gelmişti.Aslı 50tane mesajı birden atınca sinirlrim bozuldu.Bu kız herzaman beni sinir etmek zorunda mı?

Mesaja cevap veren ilk kişi Su'ydu. Aslı beni de bkleyin konulu milyon tane mesaj atınca Su da daha kendisinin bile gelmediğini belirtti.

Daha sonra abone olduğumuz büfeden 20 tane çıkolata alıp okula geçtik.

Hoca gelene kadar telefonla uğraştık.

Hoca geldi ve derse başladı. Allah aşkına hanhi akla hizmet ilk ders matematik olabilir.

O sırada sınıfa yakışıklı bir çocuk girdi. Esmer,uzun boylu bi çocuk.

Biz pür dikkat sınıfı röntgenlerken çocuk bize baktı. Ne yani sanki keyfine arka sırada oturduk.

Kendini tanıttı .Adı Oğuzhan'mış. Daha sonra etrafı süzdü ve yanı boş olan Korkut'un yanında oturdu.

Daha sonra zil çaldı ,Aslı ve Su da kantine hücum ettiler.Ben ve Aylin de pür dikkat telefondaydık.O sırada bi de baktım ki kızlar gelmiş.

Su:
-Aylin o telefonu bırak,dedi.

Bu arada Aylin bi telefon bağımlısı. Biz ise yarı telefon bağımlısı.

O sırada da Melis yanımıza geldi:
-Naber gençlik,dedi.
Biz hep bir ağızdan:
-İyi,dedik.
Ben ve Su Melis ile sohbet ederken Aslı ve Aylin de kuytu köşede telefona girmişlerdi.

Aylin dışında herkes Oğuzhan'la tanıştı.Mal ya insan bari bi kaç dakika başını kaldırır...

Ders zili çaldı.İçeriye Cenk ve Deniz girdi.Cenk durmadan Aylinlerin oturduğu sıraya bakıyordu.İki telefonkoliğe bakıp sinirleniyorfu.Ama onlar Cenklere yüz vermiyordu .Daha doğrusu görmüyordu.

Aylin'in şarjı bitince kafasını kaldırdı ve bir dilenci gibi şarj dilendi.Cenk içinden şükrederek gitti.Tabi onlarda buna sinir oldu.

Son dersimiz beden olduğu için eşofmanlarımızı giyip bahçeye çıktık.Biraz basketbol oynayıp sitresimizi attıktan sonra evlerimize doğıldık.

Biraz zaman geçti ve ben dayanamayıp canım arkadaşım aylini aradım.
Bu arada ayrılıkları da hiç sevmem...
Biraz konuştuktan sonra buluşmaya karar verdik.Tabi ki kızları da çağırmayı unutmadık.

Bizim mükemmel bir yerimiz var.Orad buluştuk
Bu arada o mükemmel yer bir parm.Yani fazla bir şey beklemeyin benden.

Ben parka geldim ama kimse yoktu.
Bekle bekle kimse gelmedi.Beni ektiler diye düşündüm.Tam gidecekken yere düşecektim ki bi anda arkamdan biri beni tuttu.Bu kişi bizim Korkut'tu.

-Beni tutmana gerek yoktu!
-Demek öyle, demesiyle popomun yerle buluşması bir oldu.Kırıldığını hissettim desem yalan olmaz aslında.
Sonuçta ona bırak demedim tutmasaydın dedim.Bu çocuğun aklı galib tersten çalışıyor.

Ben de sinirden ayağı kalkıp tokat attım ve gittim.
Bu arada bunu da kızlara gösterecem!
Onlar beni ekmek neymiş görürler!!!!

Evet arkadaşlar bölümümün sonuna geldik umarım beğenirsiniz.Oylamayı ve beni takip etmeyi unutmayın.
Artık her pazartesi bölüm atacağım.Sizi çok seviyorum.😘😘😘😘