🎂 Doğum Günü 🎂

34 11 22
                                    

Eveeeeet. Umarım beğenirsiniz. Lütfen yorum yapalım. Okuyup yorum yapmayan insanları görünce üzülüyorum. Kendinizi belli edin. Arkadaş olalım 😊

" Suga geldin mi "

diye kız sesi duyunca ne olduğunu anlamaya çalıştım. Anlamsızca sugaya baktım. Arkadan gelen j hope'un sevgilsi olan Luna'yı görünce çok şaşırdım. O ne ara buraya gelmişti ve burada ne yapıyordu. Luna diyerek ona doğru koştum. Luna'yı ben çok severim.. Özlemiştim onu...Kocaman kollarımı Luna'nın boğazına sardım. Zil çaldı. Saat 00:00 geçiyordu. Bu saatte kim gelmiş olabilirdi ki. Kapıyı açmaya gittim ve kapıyı açtığımda eski arkadaşlarımı görünce çok şaşırdım ve duygulandım. Neden bugün gelmişlerdi ki. Önemi olan bu değil şuan. Tekrar onları görebilmemdi. Şunlara bak çok ponçikler.

" İçeriye davet etmeyecek misin? "

" ahh kusura bakmayın. İçer-"

diyemeden içeriye çoktan girmeye başlamışlardı.
Jungkook ne olduğunu anlamadan boğazıma yapıştığında nefes alamadım. Bildiğin sülük gibi yapıştı yav. Geriye doğru itikledim.

" Ölmek için daha çok genç bir kızım jungkook "

" Görmeyeli hırçınlaşmışsın. Bu arada daha güzelleşmişsin beh "

diyince göz devirerek içeriye girdim. Boş bulduğum bir yere oturdum.

" Özledik seni Mira " diyen jin'e sevimli sandığım bir smile yolladım.

" Bende özledim. 5 aydır türkiyedeyim aradım fakat size ulaşamadım. "

" Neyse buluştuk sonunda bunun bir önemi yok "

" Haklısın " dedim. Jimin ve jin birlikte mutfağa yöneldiklerinde ikisinin göbek bağının bir kesildiğine şüphe ettim. Aynı anda acıkıyorlar herhalde. Gözlerimin önüne siyah perde inince gözlerim refleks olarak kocaman açıldı. Aishh. Elektrikler kesilmişti. Mutfakta beliren ışşığa baktığımda jimin elinde çocuken beraber çekildiğimiz bir fotoğraf olan pastayı bana doğru getiriyordu. Tamamen unutmuşum. Bugün benim doğum günümdü. Hayatımda hiç doğum günü kutlamıştım. Ailen neden kutlamadı diye sorarsanız benim ailem hiçbir zaman olmadı. Her zaman var olan ama benim hayatımda yerleri olmayan kişilerdi.

" Hadi ama kaslarımla birlikte ağaç oldum. Üflesene mumları" diye sitem eden jimine acıyarak dilek ( oda bende kalsın) tuttum ve mumları üfledim. Onları küçücük olan kollarımla sardım. Kendimi sıktım ama başarılı olamadım. Gözyaşlarımı serbest bıraktım. Arkada duran suga'ya gitti gözüm. Gözleri dolmuş bana bakıyordu. Böyle ponçik swag mi olunur ya 😍
Ellerimin arasına yüzünü sıkıştırıp yanaklarını sıktım. Öpüşmeler ( töbest) bittiğinde aklıma gele fikir ile korku film CD televizyona taktım. Çocukluğumuzda bunu çok yapardık. En dikkat çekici nokta ise korku filmi izlememizdi. En son korku filmi seyrettiğimde suganın kucağında bulmuştum kendimi. Işıkları kapattı jimin. Film başladığında sugaya sokuldum. Çok dikkatli izliyim derken önüme bir şeye benzetemediğim yaratık çıktığında çığlık atarak suganın olmayan baklavalarına kafamı soktum. Tam uyumaya başlamıştım ki hoseok ' un çırlamasıyla uyandım. Yastığı alıp kafasına fırlattım. Tam isabet kafasına geleceğine mısırlılar gelmiş mısırlar yerle birleşmişti. İşte biz buna yamukluk diyoruz. Hoseok attığım yastığı alıp ona satılmıştı. Kalktım yerimden ışşığı açtım ve TV' yi kapattım. Bana karşı sitem etseler aldırmadım.

" hadi uyuyalım " diyen kişiye baktığımda suga olduğu görünce hiç şaşırmadım. Herkez ayaklandı ve odalarına çıkmaya başladı. Ben ise bu akşam suga ile birlikte yatıcaktım malesef. Tabiki yaralarımız ayrı saçmalamayın. Onu uykuda konuştuklarına katlanacaktım. Hızla odaya çıkıp kapıyı kitlendim. Üstümü değiştim ve yatağa kuruldum. Kapının açılmasıyla siyahlar içinde sugayı gördüm. Bu günün verdiği yorgunlukla oda kendini yatağa attı. Güven içerisinde uykuya daldım.

First Love / Min Yoongi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin