Merhaba !
Öncelikle Soma olayına ve Exo'nun ayrılma durumuna çok üzüldüm. Üç günlük yas boyunca ne Hırsız'ı ne de Seni Tanımak İstemedim'i paylaştım.
İyi okumalar..
.
Han Min Jee ' nin Ağzından
Berbat bir okul günü daha son buldu. Hiç bitmeyecek zannetmiştim. Zil çaldıktan sonra çantamı toparladım ve okuldan çıktım.
Düğüm olmuş kulaklıklarımı çözmeye çalışıyordum.
Ah, özür dilerim size kendimden bahsetmeyi unuttum. Ben Min Jee , Han Min Jee. 17 yaşındayım ve Seul'da yaşayan sıradan bir öğrenciyim.
"Han Min Jee ! Neden beni beklemedin ? "
Bu ses... Arkamı döndüğümde gelen en yakın arkadaşım Jae Hwa idi.
"Özür dilerim. Bu sıralar aklım biraz karışık . Bilirsin, sınav haftaları böyle oluyor." diye gülümsedim.
"Hiç sorma. Bundan daha beteri annemle hergün bu sınavlar yüzünden kavga ediyoruz " dedi Jae Hwa elindeki telefonuna bakarken.
"Biraz daha çabalarsan başaracağına inanıyorum buing buing ! " dedim kocaman bir gülümsemeyle.
Doğru buing buing ! Bu bizim aramızdaki bi aegyo kelimesi.
Bu kız bana iyi geliyordu. Onun gibi bir arkadaşa sahip olduğum için çok şanslıyım cidden.
"Yağmur mu cidden ? " diye bağırdı Jae Hwa yüzüne düşen yağmur damlalarını eliyle silerken.
Yağmur başlıyordu ve ben yağmurlu günleri cidden seviyorum !
"Hadi Jae Hwa koş ! Yağmur da koşmak çok eğlenceli ! " diye bağırdım.
"Han Min Jee ! Dikkat et !!! -"
Shinigami Dünyası ( Shinigami Sehun'un ağzından)
"Nasıl yani Sehun ? Sen 43 yaşında ve 8 kişiyi öldürmüş Han Min Jee yerine , 17 yaşında lise öğrencisi Han Min Jee'nin mi canını aldın ? " diye bağırdı Shinigami Konseyi başkanı Tao.
"İsim benzerliği yüzünden oldu efendim. Bilerek yapmadım. " diye cevap verdim.
"Bilerek ya da bilmeyerek. Sonuçta masum bir insanın canını aldın ve cezalandırılacaksın ! " dedi Tao.
Hayır ben bu insanları hiç anlayamıyorum. Neden aynı ismi dünyada yüzlerce hatta binlerce kişi kullanıyor ?
Ben Oh Sehun. Yeni bir Shinigamiyim. Yani daha çaylağım. Ama şuan ki gücüm normal bir Shinigamiden farksız.
"Oh Sehun, yeni bir Shinigami olduğun için ve bilerek yapmadığın için canını almayacağız. Bunu normal bir Shinigami yapsaydı onu öldürürdük." dedi Tao.
"Çok teşekkür ederim efendim ! "
"Yalnız bir şartımız var: Bundan sonra Shinigami dünyasına adımını dahi atmayacaksın. Ve bu yanlışlıkla öldürdüğün kız Han Min Jee ' nin yanında kalacaksın. " dedi Tao.
Nasıl yani ? Artık insanların dünyasında mı yaşayacağım ?
"Bunlar saiken kelepçeleri. Kızın hayatı boyunca onunla ilgilenceksin ve diğer insanlar seni göremeyecek . Kızın eceli gelip öldüğünde sen Shinigami dünyasına dönebilirsin. Ve eğer kız seni gerçekten istemezse yanına dönebilirsin. Ayrıca kelepçenin birçok gücü var bunları sonra kendin keşfedeceksin. " dedi Tao.
Elinde mavi bir ışık vardı ve bu ışığı bir Shinigami olduğumu gösteren boynumdaki dövmeme doğru götürdü.
"Bunun adı fushi gücü, artık senin. Kız şuan tam olarak ölmedi. Onu tekrar hayata döndermen için bu gücü kullanacaksın." dedi Tao.
İnsanların Dünyası
Şuan neredeydim ? Burası bir hastane mi ? İnsanlar burada mı tedavi oluyor ?
Geldiğim odada bir doktor, iki kadın ve bir adam vardı.
Bir dakika iki kadın dediysem biri kız galiba.
"Onun beyin ölümü gerçekleşti ve hayata geri gelme olasılığı %3 gibi bir oranda." dedi doktor.
Kadın ve adam ağlıyordu ve diğer kız Han Min Jee olduğunu zannetiğim kişinin elini tutuyordu.
"İsterseniz biraz daha bekleyin. Ama Han Min Jee'nin tekrar yaşaması bir mucize olur" dedi doktor.
Demek bu yanlışlıkla öldürdüğüm Han Min Jee idi.
Kadın bunları duyduktan sonra yere düştü ve adam kadını kaldırmaya çalıştı.
"Lütfen şimdi odadan çıkın. Burası hijyenik bir ortam ve burada fazla kalmanız kızınız için iyi olmaz. Sonra gene görürsünüz onu. " dedi doktor.
"Jae Hwa artık dışarı çıkmalıyız tatlım. Arkadaşın için iyi olan bu. " dedi kadın yatağın başındaki kızı çağırırken.
Kız kalktı ve odadan çıktılar.
Şuan odada sadece ikimiz vardık.
Yatağın kenarına gidip oturdum ve fushi gücünü kızın vücudunda gezdirdim.
Bembeyaz olan yüzü canlanmaya başlamıştı.
Saiken kelepçelerinden birini onun koluna diğerini kendi koluma taktım.
Birkaç dakika sonra uyandı ve yatağın üstünde doğruldu.
Başını tutuyordu.
Beni görünce gözleri fal taşı gibi açılmıştı.
"S-sende kimsin ? Ben neredeyim ?" diye sordu.
"Benim hatam yüzünden erken yaşta öldün. Ve ben bu hatayı düzeltmek için artık senin yanındayım" dedim.
"Nasıl yani ? Ah, Han Min Jee hayal görüyorsun kızım." diye söylendi
"Şuan ölü değilsin. Shinigami konseyi seni tekrar hayata döndürmem için bana bir şans verdi. Ama tek bir şartları var : Dünyadaki yaşamın boyunca senle beraber olmamı istiyorlar. Sadece sen gerçekten git dersen giderim. Ve ayrıca senin düşündüklerini duyabilirim." diye cevap verdim.
"Shinigami mi ? Neden bahsettiğini anlamış değilim." dedi kız.
"Ben Sehun. Oh Sehun. Ben bir Shinigami yani ölüm tanrısıyım." dedim.
"Bu dediklerin hiç mantıklı değil. Beynin sana oyun oynuyor Han Min Jee." diye kendini sakinleştirmeye çalışıyordu.
"İster inan ister inanma. Bundan sonra bir bütünüz. Oh Sehun artık sana aittir."
.
.
Umarım ilk bölümü beğenmişsinizdir.
Oy veren eller dert görmesin kk
Sonraki bölümü ne zaman yayınlayacağımı bilmiyorum.
İyi günler :*
ŞİMDİ OKUDUĞUN
死神- Shinigami- Ölüm Tanrısı
RandomBir Shinigami (ölüm tanrısı) olan Oh Sehun Dünyadaki bir suçlunun hayatına son vermekle görevlendirilmişti. Ancak isim benzerliği yüzünden Han Min Jee adlı 17 yaşındaki lise öğrencisinin hayatına son verdi. Shinigami konseyi bu olanlardan...