4. hırsız

22 2 0
                                    

O günün ardından iki hafta geçti hera ile işimize ve tatlı patronlarıma alışmıştık.
Bugün hera rahatsız olduğu için gelmedi canım o kadar sıkılıyor ki yaniii o kadarrr sıkıntılıyım ben bu kıza ne kadarda alışmışım böyle olmayan kız kardeşim gibi. Gün içinde gelen giden müşterilerle ilgilendim, haa bu arada o günkü olaydan sonra aras denilen çocuk bir daha buraya gelmedi.

"Efser kızım dolapta tost için peynir kalmamış bi koşu alıp geliver."

"Tamam nesrin teyze siparişleri verip geliyorum."

Elimdeki çayları müşterilere vererek kasadan para ve telefonumu alarak çıktım. Markete doğru giderken herayı aradım uzun bir çalıştan sonra açıldı şükür...

"Kuzu nasılsın"

"İyiyim yaa bu ay karın ağrılarım çok fazlaydı efser bi ara ağrıdan kusuyordum ama geçti."

"Seni doktura götürmeliyiz hera."

"Gideriz giderizz.. sen neler yaptın."

Hera ile konuşurken marketten alıcaklarımı alıp çıktım. Yolda yürürken bir okulun çıkış saatiydi öğrencilerin arasından zar zor geçtim başımı kaldırdığımda arabaya yaslanmış elinde sigarası ile bana bakan kahve gözlü ile karşılaştım ona bakmamak için yere bakarak yürüyordum takii birisi hızla omuzuma çarpıp bende 6.5 şiddetinde deprem etkisi yaratana kadar. Başımı çevirdiğimde yine o ergen liseli. Yüzünde sinsi gülüşü ile konuşmaya başladı.

"Ahh pardon önüme bakmamışım."

Heyy Allahım sen nelerle uğraştırıyorsun çocuğa dik dik bakıp hiçbirşey demeden yürümeye devam ettim benn bennn yaa... kahve gözlünün önünden geçtiğimde biten sigarasını önüme atıp arabasına bindi ve gitti. Bu neydi şimdi ayağını denk al mesajımı salakkk sizdenmi korkucam ben hıhhh ...

Yürüyen egolar...

Kafeye vardığımda nesrin teyzenin telaş içinde bir o yana bir bu yana koşuşturduğunu gördüm girdiğim transtan çıkarak yardım etmeye koştum. Gün sonu gelmişti etrafı toparlayıp çıktım. Bugün babam ders kitaplarım için zorla  para göndericekti ne kadar istemesemde anlatamadım. Yavaş adımlarla yolda yürüdüm. Benim okulum bitince ne yapacağım bunları hiç düşünmemiştim hera onunla beraber kalmamı istiyordu. Hera'nın ne kardeşi var nede akraba diye güvene bileceği insanlar. İşim konusunda ailem nerede daha iyi olacaksam orda kalmamdan yanaydılar. Gerçi bende bilmiyorum bir yanda ailem, arkadaşlarım ve şirin memleketim bandırma var diğer yanda kaybetmek istemediğim biricik dostum. Beni buraya bağlayan hiçbirşey yok.

Bankamatikte ki paramı çekip çantama attım. Ara sokağa girip yüzüme çarpan tatlı sonbaharın esintisinin tadını çıkararak sessiz sokaklarda yürümeye başladım. Kitaplarımı aldıktan sonra geriye kalan parayı hesabıma yatırırdım. Düşüncelerim ile  iç savaş yaşarken yanıma siyah bir motor yaklaştı. Hemen çantamı sıkı sıkı tutup seri adımlarla yürümeye başladım.
Bugün sessiz sokak eylemini yaptığım için lanet ettim. Allahım sen koru yarrabi ne diye ıssız yerlerde yürüyorum. Ben hızlı hızlı yürürken bir anda motorda ki çocuk çantamı tutup çekti. Neye uğradığımı şaşırdım. Çantamı boynumdan geçirdiğim için kendimi arkaya çekiştirerek vermemeye çalıştım ama nafile o da bırakmıyor.

"İmdaaattttt.... bırakkk bıraaakkk çantamıı..."

Hâla bırakmıyordu vermicem işte vermicemm...  bu para babamın alnının teri ile kazanmış olduğu para...   senin gibi ciğeri beş para etmezlere vermem.. o çekiştiriyor ben çekiştiriyorum bir ara motorla yerde sürüklendim ve durdu hemen ayağa kalkıp arkama dahi bakmadan koşmaya başladım.
Allahım... Allahımm lütfen birisini çıkar karşıma. Sokaktan dönüp ana yola girmeye çalıştım.

ZAMANSIZ GELENHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin