Uykunun derinliklerinden beni ayıran telefonumun çok sevdiğim melodisiydi. Yataktan fırlayıp uyku sersemliğiyle telefona ulaşmaya çalışırken bir seksen yere serilmemin nedenini aradım. Evet, güzel, nice, aferin, Yoongi ben senin amk. Bacaklarının arasını üç pergel boyu açan çocuğun ayaklarına takılmamın saniyelik şokunu atlatıp çalan telefonu elime aldığımda şaşırmıştım. Hayır, arayana şaşırmadım, saatin gece iki olmasına şaşırdım. Hangi psikopat bu saatte arama yapardı ki? ANNEM.
Ha anladım, şimdi bu eve gelmiş, eve de arada uğradığından demişki, kızım eve gelsin ben sabah kahvaltı hazırlarım hemde yatağında uyusun rahat rahat. Tamam dedikten sonra Yoongi'ye ayağımla vurmaya başladım.
-Kalk da yerine yat haydi. Kalk. KALKSANA LAN!
İşlem başarılı, asla uyanamayan uyku sersemi Yoongi'yi yatağına şutladığımıza göre bizde kendi evimize gidebilirdik.
Pekala, eve gelip yatağıma gömüldüm sabahta kalkıp anamın yaptığı kahvaltıdan yedim. Ne bekliyordunuz ki?
Okula gitmek için kapıyı açtığımda benzersiz bir şey gördüm yirmi tane dalından yeni koparılmış gibi parlayan güller ve gül demeti. Hızla kucağıma aldım ve anneme doğru koştum.
-ANNEEĞĞĞĞ BABAM SANA JEST YAPMIŞ.
Yaguşuklu babam be gurur duyuyom diye bağırıp demeti annemin eline tutuşturduğum da annem şok olmuştu ama güllerden değil başka bir şeyden. Heyt be! Kesin yine bir bokluk var.
Buketin içerisindeki notu aldı eline ve seslice okudu.
-20 GÜN İÇİN BENİ SABIRLA BEKLER MİSİN CHAEYOUNG? notu okuduktan sonra annem bir anda piç smile yaptı.
-OMG! Okul başkanı kızıma sıfatına yakışır bir itiraf vaysssss.
Şaşırmıştım, hoşuma da gitmişti. Buketi odama çıkarıp okula gitmek için evden çıktım. Ama varyaa çocuk kesin bizim okuldandı.
Aaa. Şirin baba gidiyor. Bugün kendini uykucu şirin moduna almış sanırım.
-Yoongi, beni bekle.
Durdu hayret! İlk kez durdu. Ben bağırdım o durdu ve beni bekliyor. Bu anı bi kenara not edin. Yok bölye bir şey ben şok. Koşarak yanına gittim, yüzü asık gibiydi gerçi her zamanki hali böyle.
-Kahvaltı yaptın mı? dedim.
Yapmadığını en iyi ben biliyordum. Tanıyordum çünkü onu. Birazda inadına yapardı gerçi. Hayır anlamında kafasını salladı. Sırıttım. Önüne geçip yürümesini engelledim. Ardından annemin az önce zorla çantama sokuşturduğu sandviçi çıkardım, dışındaki folyoyu yırttım ve o daha beni izlerken ağzına tokuşturdum. Uzatıp eline verirsem yemeyeceğin biliyordum. Öksürmeye başladı ALLAH KAHRETMESİN ÇOCUK GİDİYO!!!!
-YARDIM EDİNN diye avazım çıktığı kadar bağırırken o da susmam için bana vuruyordu. Boğazını temizlemiş olmalıydı. Sinirle çantamın kenarından gözüken şişeyi çekip aldı. Kafasına dikleyip bitirdi. Doğru, mantıklı, zekice, fevkalade güzel, suyum vardı ya la benim.
-Chaeyoung seni başkan seçen zihniyetin ben ta *mına koyım. İlk yardımdan gram anlamaz mı bir insan?
-OFF NE BİLİM be sana da iyilik yaramıyo.
Üzülmüştüm, koymuştu bir anda. Niye koydu la o kim aq.
Yürümeye başlamıştı. Onun adımlarını takip etmeye başladım. Kendimi affettirmek adına koluna girip onu yanından geçmekte olduğumuz kafenin içine sürükledim.
-AL İSTEDİĞİNİ ÖZÜR BAĞBINDA, ben ısmarlıyorum bak değerimi bil.
Bana yaklaşıp tıslarcasına konuştu.
-Sen niye mutlusun bugün bu kadar? dedi. O kadar da belli etmiyordum aslında. Ayaklarımın ucunda yükselip elimi kulağına siper ederek konuştum.
-Kapımda kocaman bir gül demeti buldum. Belki bu sefer diğerleri gibi sonlanmaz ha ne dersin?
Gülümseyerek geri doğru gelirken ayağımı tam arkamdaki koltukla buluşturduğumda üst bedenim koltuğa doğru kayacakken bir kol beni kendine çekti. Az önce kulağına fısıldadığım çocukla şimdi göz göze dipdibeydik. Peki kalbim niye halaya kalkmış gelinin eniştesi gibi koşturuyordu?
Pozisyonda bir yarım dakika kadar kaldıktan sonra kendini ilk toparlayan taraf o olmuştu.
-Americano istiyorum orta boy. Dışardayım acele et.
-O... I... HAAA... TAMAM...
KENDİNE GEL AQ.
Hızla kasaya ilerledim. Siparişleri verdim. Ve onu çok bekletmeden dışarı ulaştım. Kahveyi eline sıkıştırdım ve ulaşmamıza az bir şey kalan okul yolumuza devam ettik.
Okula girdiğimizde hayatımın en acayipli gününü yaşayacağım aklıma gelmezdi. Sanki mafya gibi etrafımda biten Lisa, Jennie ve Jisoo'ya baktım. Ne var dedim ima ile.
-Chae hemen detayları anlat. Yoongi ile basılmışsınız. Adın o**puya çıktı. Öteki Chaeyoung tüm okula bir dedikodu yaydı.
NE OLUYOR AQ!!!!!!!
böyle üzücü bir günde bölüm yayınlamazdım normalde ama baktım taslaklara yazmışım duruyor bir iki bir şey ekleyip yayınladım. Hikayenin gidişatını beğeniyor musunuz? NE görmek istersiniz? Birde okunma sayıları çok az hiç devam edesim yok. Halbuki ilk kez bu kadar komik yazmaya çalışıyorum. Hep depresif yazarım. Neyse TARİHİ BİR KENARA NOT EDELİM. 18 ARALIK 2017 JONGHYUN GERİ DÖNMEMEK ÜZERE UZUN BİR YOLCULUĞA ÇIKTI. YOLUN AÇIK OLSUN BENİM İLK VE EN DEĞERLİ İDOLLERİMDEN OLAN DİNAZOR ÇOCUK...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
I AM HERE (yoonrosé)
Short StoryBen önümdeki ışığı göremeyen bir kördüm. Ya da ışık yüzünden gözlerim kör olmuştu... (Biraz fantastik ile harmanlanmış bir liseli öyküsü.)