Anlamıyorum hiç birşeyi neden beni buluyordu tüm belalar tüm dertler hayır özellikle neden ben yani. Baş ağrısıyla gözlerimi açtığımda Kaan göz alanıma girdiğimde ''Güzelim'' dedi. Çok seviyordum bu çocuğu ne olursa olsun yanımda oluyordu hep. ''Noldu bana of başım çatlıyo Kaan''''Hastanedeyiz güzelim serum takıldı ağlamaktan ağrıyodur sakin olursan biraz bu kadar bırakmazsan kendini birşeyin olmayacak'' dediğinde olanlar aklıma geldi gözümün önünden hepsi geçerken gözlerimden istemsizce yaşlar süzülmeye başlamıştı bile. Babamda gitmişti o da pes edip yarı yolda bırakmıştı beni. Kapı açılınca gelene baktığımda Doruktu. Bu nereden biliyordu burada olduğumuzu. Kavga çıkacak niye geliyor ki bu salak ya. Tam dedim Kaan kavga için ilk adımını atmıştı çoktan ''Ne işin var lan gavat senin burada?'' dediğinde Doruk ona cevap vermeyip yanıma geldi ''İyi misin'' diye sordu.Bu hayvanda bu naziklik ne arıyordu yada birşeylerin mi peşindeydi anlamıyorum. ''İyiyim'' dedim sadece. Kaan tekrar konuşmaya başlayınca gülsem mi ağlasam mı bilemedim ''Lan sana diyorum bana cevap ver kızdan uzak dur'' diyince Doruk derin nefes alıp sakin bi şekilde tahrik etmeye yöneltiyordu Kaan'ı. Ama Kaan da boş yere kavga çıkarıyordu.
''Kaan mısın nesin bilmem ama benim sabrımı sınıyorsun elimde kalıcaksın dua et arada Melis var. Kız kötü burada gelip dediğin şeylere bak dangalak seni adam akıllı dur elimde kalırsın he'' dediğinde anladığım kadarıyla cidden Kaan Doruk'un sabrını sınıyordu Doruk kendini zor tutuyordu her halinden belliydi. Of başlamayın yine. Ben sadece oturmuş onları izliyordum. ''Lan gevşek çık git şurdan hepsi babanla senin yüzünden oldu'' demişti Kaan. Ama babasının bir suçu yoktu ki boş yere suçlamasına izin veremezdim. Doruk konuşacakken ben araya girip ''Yeter artık! Bi son verin şu atışmalarınıza ya bıkmadınız mı kavga etmekten? Cidden ben sıkıldım artık. Böyle yapacaksanız ikinizde gidin yanımdan! Kaan Doruk'a yüklenme o konuda ne Doruk'un ne de babasının bir suçu var suçu olan tek kişi annem! Artık izin verirseniz dinlenmek istiyorum başım çatlıyor artık'' dediğimde Kaan oflayıp dışarı çıkmıştı. Dorukta yatağın yanında duran koltuğa oturup bana bakıyordu. Birinin beni izlemesinden hoşlanmazdım aslında hoşlanmaz değilde çekinirdim işte. Utanıyordum hala bakıyodu hayvan.
''Önüne dön beni izleme'' dedim kısaca. Gözlerimi kapatıp uyumaya çalıştım ama Doruk hayvanı susmadan yapamadı tabi. ''İzlerim'' dedi. Uzatmıcaktım dediğine cevap vermeyip uyumayı denedim.
***
''Yaa bıraksana beniii bıraak hayvaaann'' diye bağırıyordum. Şuan ne mi oluyordu Doruk hayvanı beni zorla hastaneden kaçırıyordu. Hayvaan işte. Serumum bitmişti çıkışı yapmak için Kaan gittiğine beni zorla kaçırmıştı hayvan. Off. ''Ya bırak beni bıraak mallll ne istiyosun bencen hayvaan'' dediğimde oflayıp ''Sus yoksa ağzını bantlarım bak'' dediğinde çığlık atıp ''Banane banane usmıcam'' dedim. Arabayı durdurup arkasını döndüğünde bi an gerçekten bantlıcak sandım ama sadece konuşmuştu. ''Amacım sana zarar vermek değil gerizekalı! Onların yanında durdukça daha çok acı çekiyosun sürekli iyimisin nasıl oldun üzülme gibi klasik lafları söyleyip aklına getiriyolar!'' dediğinde haklıydı ama böyle napmaya çalışıyordu. Tekrar konuşmaya başlayınca kafamı önüme eğdiğimde tekrar konuşmaya başladı ''Kafanı önüne eğme yüzüme bak! Doğruları kabul etmen lazım baban terketti annen tokat attı evet bunlar gerçekler bu zamana kadar babasız büyüdüysen bundan sonrada yaşayabilirsin anladın mı salak salak düşüncelere kapılma! Şimdi onların bulamayacağı bi sakin yere götürücem orada kalacaksın anladın mı?'' dediğinde ona bakıp ''Tek başıma mı'' diye sorduğumda
''Ben de kalıcam'' demişti. Önüne dönüp arabayı çalıştıracağı sıra ''Yanıma gel arkada öyle oturma'' dediğinde dediğini yapıp yanına oturdum.
Sadece yolu izliyordum gerçekler acıdır evet onların yanında kaldıkça sürekli nasılsın nasıl oldun gibi benzeri şeyler soruyolardı ama arkadaşlarımdı illa ki soracakları bir şey olmamış gibi davranamazlardı ki. Of. Kafam allak bullak olmuştu. Neyi düşüneceğimi şaşırmıştım cidden.
****
Araba durduğunda ''Geldik mi'' diye sorumu yönelttim hiç durur muyum tabi ki de hayır. Doruk cevap vermek yerine arabadan inip benimde inmemi bekliyordu. Anlaşılan gelmiştik ama hayvan Doruk bana geldik demeye bile tenezzül etmiyordu çünkü o bir hayvandı boşa hayvan demiyordum yani. Bende indiğimde etrafa bakındım kafa dinlemek için güzel yere benziyordu ama çok ıssız bir yerede benziyordu aynı zamanda. Gerçekten ürpertici bir yerdi görünüşü öyleydi kimsecikler yoktu daha doğrusu ev falan da görünmüyordu etrafta ormanlık gibi bi yer ve tek bi ev vardı oda Doruk'un getirdiği evdi onun haricinde ev falan görünmüyordu. Etrafa baktıkça tüylerim diken diken olmuştu. Daha fazla bakmayıp Doruk'a baktım ''Burada mı kalıcam?'' dediğimde kafasını sallayıp eve doğru yürüdü. Korkmuştum ve hemen Doruk'un peşinden gitmiştim.
Eve girdiğinde ışıkları açmamıştı daha karanlıkta kalamadığımdan dolayı eve girmedim Doruk'un ışıkları açmasını bekledim ama hala açmamıştı tam seslenecektim ve eve girecektim ki bi yere toslamam bir olmuştu. Erkek parfümü kokusunun burnuma dolmasıyla Doruk olduğunu anladım, of Allahım. ''ne diye eve girmeyip orda duruyosun acaba'' diye söylendiğinde ''Işıkları açsana artık'' diye bağırdım. ''Bana bak bir daha bağırırsan çok kötü yaparım seni. Bir daha bana sesini yükseltme ve kapıyı kaparsan açacağım ışığı'' dediğinde ofladım şimdi bu salağa söylesem karanlıkta duramadığımı dalga geçerdi kesin biliyorum. Anlaşılan içeri girmeden ışığı açmayacaktı. İçeri girip kapıyı kapadım hemen gözlerimi kapatıp ışığı açmasını bekliyordum hala niye yanmamıştı bu ışık? Gözlerimi açtığımda hiç bir ses ve hiç bir ışık falan yoktu ''Doruk'' diye seslendiğimde ses vermemişti tedirgin olmaya başlamıştım tekrar seslendiğimde yine ses yoktu. Allahım korkuyorum yardım et. Ben karanlıkta kalamazdım karanlık korkum vardı. Neredeydi bu salak? İki saatte ışık yakamamıştı neden ses vermiyordu off. Ağlayacaktım şimdi korkudan. ''Doruk neredesin? cevap ver'' diye titrek çıkan sesimle bağırmıştı. Bir şey yere düştüğünde çığlık atıp ağlamaya başlamıştım artık çok bile durmuştum. Bir el ağzımı kapatınca iyice korku basmıştı ama elin sahibinin Doruk olduğunu parfümünün kokusundan anlamıştım. Öyle güzel kokuyordu ki ayy kokusundan banane ya. Hayvan işte hayvan! Elini çektiğinde ''Sen karanlıktan mı korkuyosun'' diye ciddi bir sesle sordu sormak yerine ışığı açsana hödük herif! Gözlerimi kapayıp ''Aç şu ışığı aç!'' diye bağırmıştım.
''Şş küçük hanım bağırma demedim mi ben sana? Açıcam sakin ol ama ilk cevap ver soruma''
''Işığı aç''
''Cevap ver''
''Evet korkuyorum lanet olsun korkuyorum oldu mu'' dediğimde ses çıkarmadı. Gözümü açtığımda ışığı yakmıştı. Olduğum yere çöktüğümde gözlerimden yaşlar istemsizce akıyordu. Eline ne geçmişti hayvanın korkutmuştu rahatladımı salak! Bir de benim iyiliğimi düşünüyormuşmuşta yalana bak ya. ''Ne geçti eline ne! İyiliğimi düşünüyormuş yalana bak ya amacın ne senin git bırak peşimi geri götür beni '' dediğimde yanıma gelip ''Çocuk gibi zırvalamayı kes kalk elini yüzünü yıka kendine gel ondan sonrada uyu '' diyip merdivenlerden yukarı çıkmaya başladı öylece arkasında bırakıp of. Gitmek istiyordum geri dönmek istiyodum sadece. Kaan ve Alev'in yanına gitmek istiyodum Kaan beni gelip alsa keşke diye düşünürken telefonum çalıyordu. Arayana baktığımda Kaandı. Hemen açıp
''Kurtar beni Kaan'' dediğimde
''Nerdesin güzelim söyle hemen gelicem öldürücem o yavşak herifi''
''Bilmiyorum çok ıssız ve çok korkunç buralar nerde olduğumu bilmiyorum ama korkuyorum Kaan''
''Korkma güzelim alıcam seni oradan konum at bana''
''Tamam atıyorum'' diyip telefonu kapattıktan sonra elimden telefon çekilmişti çünkü Doruk bey telefonumu almıştı. ''Naptığını zannediyosun sen''
''Gördüğün gibi. Uzaklaşman için getirdim konuşman için değil Alev. Seni öldürücem gibi kurtar falan demene de gerek yok ayrıca. Karanlıkta bıraktık iki dakika diye de öldürücek değiliz'' diye konuşunca haklıydı öldürecek hali yoktu ama istemiyodum. Huzursuzdum Doruk'un yanında. ''Akıllanana kadar bende kalıcak bu telefon hadi kalk üstünü değiştir yat yoruldun'' dediğinde ayağa kalktım. Odamı gösterdiğinde üstümdekileri çıkarıp yatağın üzerinde bulunan eşofman ve tişörtü üstüme geçirdim. Yatağa geçip uykunun kollarına bıraktım kendimi.
YOU ARE READING
ÜVEY ABİM
JugendliteraturOKUYUP BEĞENECEĞİNİZİ DÜŞÜNÜYORUM UMARIM DÜŞÜNDÜĞÜM GİBİ OLUR :))