Melis'den devam;
Depo gibi bir yerde ellerimiz ayaklarımız bağlı ağzımız bantlı bir şekilde duruyorduk. Korku dolu gözlerle birbirimize bakıp duruyorduk Alevle. Bunlar kimdi ve bizden ne istiyorlardı. Kim ne ister ki bizden anlamıyorum neden biz yani. Diyorum ben size inanmıyorsunuz belki de bize hayır bakın başımız beladan ayrılmıyor her zaman ki gibi. Neden kaçırıldığımıza dair hiç bir fikrim yoktu düşünemiyordum. Korkudan hiç düşünemiyordum zaten. Of Allahım duy sesimizi nolur ya. Çığlık atmaya çalışıyorduk ama yok çıkmıyordu sesimiz şu ağzımızdaki lanet bantlar yüzünden. Nasıl kurtulacaktık sahi? Kim kurtaracaktı bizi? Of. Annem, annem nasıldır acaba? Kötü olmuştur of Allahım. Annemi istiyordum babamı istiyordum. Hatta ve hatta en son isteyeceğim kişi Doruk'u istiyordum yanımda. Nolur biri kurtarsın bizi şu lanet yerden. Çok korkuyordum Alev'e baktığımda olduğu yerde çırpınmaya çalışıyo ve bağırmaya çalışıyordu ki malesef imkansız bir şeydi bu. Bağırsak bile şu depoda şu kötü adamlar hariç kim duyardı ki sesimizi? Kimse. Kimsecikler yoktu kimse duymazdı bizi. Deponun kapısı açıldığında gördüğüm kişiyle şok oldum. Ama bu nasıl olur? Neden yani? Anlamıyordum beynim eror vermişti artık. Ne düşünecek haldeydim ne bir şey yapacak. Ama bu ne alaka? Emreydi bu. Emre kim diye soracak ve düşüneceksiniz Emre benim eski sevgilim. Ve onu çok sevmeme rağmen beni bırakıp gitmişti sonradan dönmeye çalışsa da ben istememiştim artık onu. Çünkü zamanla soğumuş ve unutmuştum Emreyi. Neden böyle bir şey yaptığına aklım almıyordu. Yanıma gelip ağzımdaki bantı çıkardığında sinsi sinsi gülüyordu. İğreniyordum sanırım. Nasıl bu kadar itici olmayı başarmıştı acaba. ''Ne istiyorsun benden sen naptığını zannediyorsun Emre neden?''
''Neden mi? Sence neden Melis hala seni sevdiğim için olabilir mi?''
''Sevmek mi ? Sen ve sevmek ahah söyle de bidaha güliyim. Çok komiksin cidden''
''Dalganı geçiyosun bu halde ha!'' diyip kahkaha atmıştı. Cidden iğrençti.
''Dalga geçtiğim yok senin yaptığın saçmalığa gülüyorum sadece. Bana adam akıllı cevap ver ne istiyorsun Emre neyin peşindesin''
''Senin peşindeyim güzelim senin. Seni istiyorum tekrardan beraber olmak istiyorum. Seni seviyorum'' dediğinde gülüp yüzüne tükürdüğümde ise yüzünü yana çevirip öylece kaldı 2-3 saniye sonra pis pis sırıtmaya başlamıştı. Ben korku dolu gözlerle onu izlerken aynı zaman da Alev de benim gibi onu izliyordu. Oda korkuyordu her halinden belli.
''Emre''
''Güzelim''
''Güzelim falan demeyi kes! Beni kaçırdın hadi Alevden ne istiyorsun Alev'i bırak''
''Hayır olmaz sonra gidip evdekilere söylesin dimi eski sevgilisi Emre geldi kaçırdı Melis'i diye! Bende salağım ya tabi!''
''Hayır söylemezdi. Bak bunu halledebiliriz konuşup bu şekil de olmaz''
''Çağırsam gelicek miydin Melis?''
''Gelirdim Emre böyle daha zor yapıyosun her şeyi nolur bırak gidelim dışarda insan gibi konuşuruz oturup'' dediğimde suyuna gitmeye çalışıyordum. Yapıcak başka bir şeyim yoktu, en azından Alev'i bırakmasını isteyecektim.
''Kandırma beni Melis geç bunları suyuma gitmeye çalışıp yumuşatamazsın beni böyle''
''Yumuşatmaya çalışmıyorum ki ben sadece olacakları söylüyordum'' dediğimde düşünür gibi bi hali vardı. Umarım bırakırdı. Nolur bıraksın ya.
****
Pislik öylece gitmişti bir şey demeden. Alev'in de ağzını açmıştı o sıra. ''Napıcaz böyle Melis'' diye sorduğunda omuzlarımı silkip ''Bilmiyorum Alev bilmiyorum nerden çıktı bilmiyorum.Nasıl kurtulucaz hiç bi fikrim yok ama bi an önce kurtulmamız lazım''
YOU ARE READING
ÜVEY ABİM
Teen FictionOKUYUP BEĞENECEĞİNİZİ DÜŞÜNÜYORUM UMARIM DÜŞÜNDÜĞÜM GİBİ OLUR :))