Sabrım taşıyordu.
Bulunduğumuz durum ikimizin de canını sıkıyordu.
Tekerlekli sandalyede ömrüm yavaş yavaş kısalıyordu.
Etrafımdaki herkes, yarın yokmuşçasına dans ediyordu.
Bundan birkaç ay önce geçirdiğim trafik kazası nedeniyle bacaklarıma felç inmişti.
On yedi yaşımda tekerlekli sandalyeye bağlanmıştım.
Önceden suu almak için bile mutfağa yürümeye üşenip gözüme uzun gelen koridorumuzda tek başıma bir adım atmanın kıymetini bilememiştim.
Evime yürüme mesafesi bile olsa her yere araçla gidip, etrafa bakarak gönlümce yürümenin, koşmanın kıymetini bilememiştim.
Bacaklarımın, hayatımın kıymetini bilememiştim...
Hani derler ya, insan elindekilerin değerini kaybedince anlar diye.
Gerçekten de öyleydi.
Şuan mezuniyet balondaydım.
Olduğum yerde duruyor ve dokunsan ağlayacak şekilde şaşırılmayacak üzere oturuyordum.
Yanımda beni ne olursa olsun yalnız bırakmayan erkek arkadaşım vardı. Ve tahmin edildiği üzere benimle oturup dans eden öğrencileri izliyordu.
Geldiğimden beri bakmaya çekindiğim, birbirleriyle dans eden öğrencileri izledikçe daha çok doldu gözlerim.
- Üzgünüm. dedim. Başını bana çevirdi ve sorarcasına baktı.
- Ne için üzgünsün meleğim? diye sordu.
Benim yüzümden oturuyordu.
Dans edemiyordu.
Belki beni artık tekerlekli sandalyede olduğum için sevmiyordu.
Sadece bana acıyor olabilir miydi?
- Sana engel oluyorum.
Seninle dans edemiyorum, birlikte elini tutarak dolaşamıyorum.
Benim yüzümden insanların acıyan gözlerine veya sözlerine sen de maruz kalıyorsun.
Hak etmiyorsun.
Ben seni hak etmiyorum.
Ben...
Bak eğer beni sevmiyorsan...
Elimi tuttu.
- Öyle bir şey yok.
Ben senin kalbini sevdim.
Bırak insanlar nasıl bakarsa baksın.
Dans etme konusuna gelirsek... dedi ve sustu.
Soran gözlerle ona bakıyordum.
Elini yanağıma götürdü ve göz yaşımı sildi.
Gülümseyerek:
- Bırak yeryüzünde dans etmeyelim.
Sıkıntı değil.
"Çünkü biz, ruhları gökyüzünde dans edenleriz..."
(vaigine söz için teşekkür ederim ❤️)
ღ
ŞİMDİ OKUDUĞUN
cingulomania
RandomGökyüzüne doğru süzülürken yanında Ay ışığı kadar parlak olan biri daha vardı ve o an "Cingulomania"nın ne anlama geldiğini anladı. Sevdiğin ya da sevebileceğin birisine sarılmak için duyulan büyük arzu... Ⓒ 2020 | muna