Bir Hafta Sonra;
"Ve ruhum...Şey...Neydi devamı?"
"Yine mi Todoroki Puştu!"
"Susta söyle. Türkçe kelime kaynıyor zaten senaryo. Japonca'ya da yanlış çevirmişsindir kesin! Garip bunlar okunmuyor!"
"Tamam belki Türkçe'den Japonca'ya yanlış çevirdim ama biraz daha uğraş ben bunun için çok çaba sarf ettim tamam mı!"
Misaki, prenses elbisesi giymiş ve tacı takmıştı. Daha doğrusu taç bulamadığı için duvak takmıştı. Eldivenleri de vardı.
Benim ve Bakugou'nun kostümleri tam bir fiyasko gibiydi. Resmen o gerçek bir prenses gibi, biz ise yanında evcil hayvanlara giydirilmiş gibi duran elbiseler içerisindeydik.
Bakugou'nun kostümümün üst yarısı yoktu. Ciddiyim yoktu. Çocuk oradan bakınca canavar benziyordu. En çok ona acıdım.
Ötekilerin kostümü bile bizimkilerden daha iyiydi.
'prenslerin Kostümünü dandik dik' demediyse babamı gidip Yanağından öperim. Çok ciddiyim.
"Bir daha alalım o ruh kısmından."
"Uf tamam yeter ki Kapa çeneni."
"BENCE EN BAŞINDAN ALALIM!"
İçerideki soyunma kabinlerinden birinden bir ses geldi. Midoriya nın sesi.
"Lan ben bu salak kostümü giyerken bu kadar utanmadım Deku! Hemen buraya gel yoksa seni saçından tutup sürükleyerek getiririm buraya!"
"T-tamam be...Geliyorum!"
Midoriya üstünde yeşil bir elbiseyle geldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UA DE BİR TÜRK KIZI / 2 - HAYALET KÖY
FanficDönem Sonu projesi için UA tarafından kahraman sınıfı öğrencilerine bir görev verilir. Bu görev de; Hayaletli olduğu söylenen bir köyü araştırmaktır! Misaki ve arkadaşlarının gittiği bu görevde hayal edebileceklerinin ötesinde bir gerçek vardır. U...