Tombul Yanak

648 55 86
                                    


"Dürüst olmak gerekirse, bu kadar zayıf olacağını düşünmemiştim."

"Ben de senin bu kadar tombul olacağını düşünmemiştim."

Seungri dudaklarını büküp avuçlarını açtı.

"Hoşuna gitmediğini söyleyebilir misin?"

Jiyong gülüp kafasını iki yana salladı ama çocuğun onu göremediğini hatırlayınca duraksadı.

"Bunu söyleyemem."

"Yoksa sen zayıf kızlardan hoşlandığını mı düşünüyordun?" Çocuk ona doğru döndüğünde biraz daha yukarı bakıyor olsa bu Jiyong'a onu görebiliyormuş gibi hissettirebilirdi. "--Üzgünüm ama ellerinin popomda kalma süresini düşünürsek, senin için yeni haberlerim var---kesinlikle zayıf kızları sevmiyorsun."

Jiyong gülüp gözlerini devirdi.

"Nasıl bu kadar rahat olabiliyorsun?" Kaşlarını çatıp çocuğa baktı, yüz ifadesini kontrol etmekle uğraşmıyordu, bu yüzden çocuğun onu görememesi dikkatini çekmişti. "Hiç tanımadığın bir adamı evine almanın pek güvenli olduğunu düşünmüyorum, özellikle göremiyorken."

"Neyin güvenli olduğunu düşünüyorsun?" Çocuk başını yastığa yerleştirip sakince söyleyince Jiyong'un kafası karıştı. "Hiçbir şey güvenli değil.Özellikle göremiyorken." Seungri dalga geçip kafasını sallayınca Jiyong çocuğun gözlerini kapattığını gördü.Aslında değişik bir tip olduğu belliydi ama Jiyong'un dikkatini çekmesinin nedeni göremiyor olmasıydı.Gözleri düzgün çalışmasına rağmen o çocuk kadar ukala davranamayan adamlar tanıyordu ve bunun çekici olmadığını söylerse bu büyük bir yalan olurdu.Tıpkı tombul olmasını sevmediğini söylerse olacağı gibi.

İç çamaşırını giyip yerdeki ceketine uzandı ve sigara paketini aldı.Aslında çocuğun pek soru sormaması garipti, Jiyong bu duruma o kadar alışkındı ki neredeyse sorulan soruların sırasını ezberleyecekti.Herkes pek özele inmemeye çalışırdı, kaç yaşındasın, ne iş yapıyorsun gibi klasik sorular.Hiçbir zaman değişmeyen tek şey ise telefon numarasını almak olurdu.Ama Seungri pek umursuyor gibi görünmüyordu ve bu Jiyong için kesinlikle bir sorun değildi.Gereksiz ve anlamsız bir sohbettense, iyi bir seks ve sigarayı tercih ederdi.

Çocuğun odasındaki oldukça ufak olan balkona yöneldiğinde Seungri'nin onun ayak seslerini duyduğuna emindi ama çocuk bir şey söylemeyip uzanmaya devam etti.Evde dolaşması muhtemelen çocuk için bir sorun değildi.

Jiyong sigarasını bitirdikten sonra eve bir göz attığında zaten fazla bir şey beklemiyordu.Banyoyu ararken diğer odalara da bakmıştı ve ev oldukça sade ve normal görünüyordu.Seungri görmüyor olmasına rağmen evinin Jiyong'unkinden daha düzgün olduğu ortadaydı.Dükkanın üzerindeki iki katlı dairenin onun olduğunu öğrendiğinde bu kadar düzenli bir ev beklememişti.

Seungri aniden koridorda belirince adam şaşırıp geri çekildi.Çocuk onu farketmeyip banyoya yöneldiğinde Jiyong kapının girişine yaslandı.

"Jiyong?" Seungri duşakabini açtıktan sonra birden bire kafasını onun olduğu yere doğru çevirdi. "Gittiğini sanmıştım."

"Manzaranın tadını çıkarıyordum."

Seungri gülüp kafasını sallayınca adam sırıttı.

"Ses bile çıkarmadım, burada olduğumu nasıl anladın?" Jiyong ona doğru yaklaşırken sordu.

"Uzun süre yalnız kalınca evde başka birinin nefes aldığını hissetmek zor olmuyor ve---hayır." Seungri adamın elini yakalarken güldü. "Duşta sevişmekten hoşlanmam."

Beyaz BastonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin