2- Grimmauld Meydanı

3.4K 132 37
                                    

Uzun zamandır yazamadığım için özür dilerim. Ödevler falan vardı. Onları yaptım. Ama hala bitmediler.
Bir de bugün deprem oldu yaa. Hissedenler kimler? Biz Kırklareli'den bayağı bir hissetdik. Ev sallandı bayağı bir. Yani can kaybı falan olmadı en azından.
Neyse bölüme geçiyorum...

2. Grimmauld Meydanı

Harry, Ron, Hermione, Ginny, George ve Percy Hogwarts Ekspresi'nde kendilerine bir kompartman arıyorlardı. Sonunda buldular ve içeri geçip oturdular. Herkes çok sessizdi. Biri kompartmanın kapısını açtı. Gelen Neville ve Luna'ydı. Kapıyı kapatıp boş olan yere oturdular.

Harry düşünüyordu. Olanları, olacakları; Snape'i, Lupin'i, Tonks'u, Voldemort'u...

Birden Neville sesizliği bozdu: "Şimdi Snape gerçekten iyi bir adam mıymış?" Harry yavaşça kafasını salladı "Evet."

Neville anlamayan gözlerle ona baktı: "Ama nasıl?"

"Aslında herşeyi bizi korumak için yapmış. Hortkulukları ararken bize yardım etmişti. Mesela o Sectumsempra Laneti." George kafasını kaldırıp Harry'ye baktı. Harry devam etti: "O laneti, Lupin'e asasını doğrultmuş olan bir Ölüm Yiyen'e göndermeye çalışıyordu. Ama lanet saptı ve seni vurdu, George."

Sonra konuşmaya devam ettiler. Sessizlik azalmıştı biraz.

***

Sonunda tren King's Cross'a gelmişti. Herkes trenden indi. Yine herzaman ki gibi bütün gözler Harry'nin üstündeydi. Ginny, Harry'nin elini tuttu.

Gizli bölmeden geçtiler ve Hermione onlara döndü: "Benim de annemle babamın yanına gitmem gerek. Hafızalarını geri getirip onları buraya getirmeliyim." Ron'u öptü ve hepsine teker teker sarılıp yanlarından ayrıldı.

***

Grimmauld Meydanı'ndaki on bir ile on üç numara arasında yavaş yavaş on iki numara belirmeye başlamıştı. Harry, Ron, Ginny, George ve Percy kapının önünde duruyorlardı.

Percy "Burası tam olarak neresi?" diye sordu.

Ginny alaylı bir sesle cevap verdi: "Bir zamanlar Zümrüdüanka Yoldaşlığı'nın karargâhıydı. Yani Sirius'un eviydi. Şimdi de Harry'nin evi oluyor."

Percy kafasını salladı.

Harry "Alohomora" diye mırıldandı ve kapı açıldı.

Harry içeride bir toz bulutu görmeye çok alışmıştı. Ama öyle bir şey yoktu. Doğru ya içeri Ölüm Yiyenler girmişti. Yok etmiştirler, diye düşündü.

Perdelerle örtülü portreye geçip salona girdiler. Her yer toz içindeydi, çok kirlenmişti. Harry etrafa bakındıktan sonra diğerlerine baktı. Ve Kreacher'ı çağırmaya karar verdi. "Kreacher!"

Yüksek bir şak sesi duyuldu. Ardından da kurbağa gibi bir ses. "Efendi Harry!"

Kreacher yere kadar eğilip selam verdi. Ama bu sefer gerçekten burnu yere değmişti. "Hoşgeldiniz, Efendi Harry ve onun safkan arkadaşları!" diye ciyakladı.

Harry, hafifçe gülümsedi. "Kreacher, senin biraz ortalığı toplamanı istiyorum. Artık burada kalacağız."

"Tabi ki Efendi Harry!"

Harry, diğerlerine doğru döndü. "İsterseniz mutfağa inelim."

Kafalarını sallayıp odadan çıktılar.

Harry, telaşla yerdekileri toplamak için uğraşan ev cinine baktı. "Kreacher, teşekkür ederim."

Kreacher kurbağa sesiyle mırıldandı. "Efendi Harry, Kreacher'a teşekkür ediyor. Ama neden?"

"Voldemort'la savaştığınız için."

Sonra Harry odadan çıkıp mutfağa gitti. Ron, Ginny, George ve Percy masaya oturmuş konuşuyorlardı.

Harry de gelip yanlarına oturunca Ginny ona döndü. "Yani şimdi siz Hortkuluk aramaya gittiniz demek. Bu kadar gizli olan şey buydu yani.

Dumbledore'in size bıraktığı görev buydu yani?"

Harry ona doğru baktı. "Evet." diyebildi sadece.

Ginny yüzünde anlaşılmaz bir ifadeyle ona baktı. "Peki Hortkuluklar nelerdi?" diye sordu.

Harry anlatmaya başladı: "İlk hortkuluk Riddle'ın Güncesi'ydi. Onu zaten Sırlar Odası'nda yok etmiştim."

"Yani onun için bana hatırlamadığım şeyler yaptırıyordu." dedi Ginny.

"Aynen." dedi Harry ve başlarından geçen şeyleri anlatmaya başladı...

***

Yorum ve Vote'larınızı bekliyorum. Az da olsa beni çooook mutlu ediyor. :))

Kisses.
-S
(Bir Pretty Little Liars fanı olarak böyle şeyler yazmayı çok seviyorum. asdfhjxd)

Harry Potter Ve Yeni MaceraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin