2 ay sonra...
Jungkook Ile Nışanlanmıştık. Yarın Okul Bitiyordu ve Haftaya Evleniyoduk.
Geçen Hafta Jungkook Ile Kavga Ettik. Nedeni Ise Jacksondu. Beni Ödev Için Aramıştı ama Sonra Sohbet Etmeye Başladık.
Rose , Jimin , Jungkook ve Bende Kafe de Buluşucaktık. Jungkook'u bekliyorduk işte Sonra Jackson Aradı Konuşmaya Başladık.
15 dakika sonra Jungkook Geldi. Ben Telefonu Kapattım ve Jackson Yine Aradı. Açtım ve Bana Tekrar Ödevi Sordu. Çünkü Ödev Dışında Herşeyi konuşmuştuk.
Ben Evde Olmadığımı Söyledim ve Kapattım. Birşeyler Içtikten sonra Ordan Çıktık. Jungkook ve Ben Eve Doğru Yürümeye Başladık.
Jackson Yine Arayınca Jungkook Sinirlendi ve Telefonunu Elimden Alıp , Yere Attı.
Işte O Zaman Bağırarak Kavga Etmeye Başladık. O Günden beri de konuşmuyorduk zaten.
Gitti Iphone 7 Yaa :( Pis Tavşan!
"Jennie Ne Düşünüyorsun?"
Yanıma Oturan Jackson'a baktım ve "hiç birşey" dedim. Bana Kahve Uzattı bende Gülümsedim ve Teşekkür Edip aldım.
"Ş-Şey Jungkook Ile Aranız Bozuk Sanırım."
"Evet"
"Neden?"
"Boşver Ya"
"Haftaya Evleniyorsun"
"Hıhı"
"Güzelim Kızı Kaçırdım Desene"
Gülümsedim ve Koluna Vurdum.
"Ya Jennie Biliyorum Bazen Seni Rahatsız Ettim. Özür Dilerim ama Hep Arkadaşçaydı. Biliyorsun Ben Herkese Karşı Öyleyimdir"
"Evet Biliyorum Jackson. Kaç Yıllık Kankamsın sonuçta. Ama Çok Fazla Yavşaksın bee. Dikkat et de Dayak Yeme"
"Saol. Ederim."
Önüme Döndüm ve Jungkook'un Arabasını Gördüm. Içerden Havalı bir Şekilde indi ve Arkasından da Suga Indi.
Suga'nın ne işi var burda? Neyse. Havalara bak Havalara. Pis Tavşan!
Yanımızdan Geçti ve Kısa Sinirli bir bakış atıp Suga Ile Içeri Girdi.
Geçen Hafta Kavga Ederken Onu Ilk Defa Öyle Görüyordum. Sanki Eski Jungkook Gitmiş Yerine Yeni biri Gelmiş Gibiydi.
Zil Çalınca Jackson ile Içeri Girdik. Ben Cam Kenarında Oturuyordum ve Jungkook'a 2 Saatir kalkması için bakıyordum. O ise etrafa bakıyordu.
Gözleri Benim Gözlerim Ile Buluşunca Hala Mal Mal Bakmaya Devam Etti. Sonra Başını 'ne var' anlamında Salladı.
Kalkması için kaş göz hareketi yaptım ama anlamadı mal.
"Kalksana Lan!" Diye Bağırınca Sıçradı ve Kalkıp , Geçmemi Bekledi.
Ben Geçince O Tekrar Oturdu ve Etrafı İzlemeye Devam Etti. Bende kırık Olan Telefonumu Elime Aldım.
"Telefonun Göt Olmuş" dedi.
"Sayende" Diye Cevap Verdim.
Sessiz Kaldı ve Önüne Döndü. Öğretmen Gelince Telefonumu Cebime Koydum. Ders Matematikti. Hiç sevmem.
En Arka Sırada Olduğumuz Için Pek Görünmüyordum O Yüzden Uyumaya Karar Verdim.
Kafamı Masa'nın üstüne birleştirdiğim Kollarımın Üstüne Koydum ve Uykuya Daldım.
Jungkook'tan
Zil Çalmıştı. Jennie Hala Uyanmadı. Ders Boyu Sadece Onu Seyrettim. Neyse.
"Jennie Uyan"
"Uyansana kızım"
"Uyansana lan Mal"
Uyanmıyordu. Aklıma gelen şey ile sırıttım ve Elimi Onun Bacağının Üstüne Koyup, Yavaşça Gezdirmeye Başladım.
O Kıpırdanmaya Başlayınca Kıkırdadım ve Devam Ettim. Birden Gözlerini Kocaman Açtı ve "Noluyo Lan!?" Diye Bağırıp Ayağa Kalktı.
Butün sınıf şu an bize bakıyordu. Ben Kendimi Gülmemek Için Zor Tutuyordum. Ayağa Kalkıp Koşmaya Başladım. Jennie de Arkamdan Koşuyordu.
Bahçeden Çıkıp, Spor Salonuna Girdim. Boş Koridordan Koştum ve Merdivenlerden aşağıya indim.
En Alt Kata Gelmiştim. Boş bir koridordan geçiyordum ve burası karanlıktı. Bir Köşeye Geçtim ve Jennie'yi bekledim.
O Koridora Girince Durdu sonra Yavaş Yavaş Adımlar Ile Bana Doğru Yürümeye başladı.
"Yah Jungkook Nerdesin?"
"Beni Korkutursan Ebene Tecavüz Ederim Bak" diyince Gülmemek için Yanaklarımı Şişirdim.
O Benim Olduğum Yere Gelince Kolundan Tutup Duvarla Arama Aldım.
"Ananı Si-" küfür etmeden ağzını kapattım ve gülmeye başladım. Elimi ısırınca bağırdım ve Elimi geri çektim.
"Ya Napiyosun Gerizekalı Ödüm Şeyime Karıştı!"
Diyince Tekrar Gülmeye Başladım. Gözlerini Devirip "Pis Tavşan" dedi.
Jennie'den
Gözlerimi Devirdim ve "Pis Tavşan" dedim. Birden Bana Yaklaştı. Fazla Yaklaştı. Çok Fazla Yaklaştı.
"Ne Dedin?"
"N-Ne Dedim?"
"Aynen ne dedin Jennie?"
"Dimi Yaa Ne Dedim Ben?"
"Aishh!Çok Tatlısın"
Dedi ve Burnumu Öptü. Yanaklarım Yanıyor. Kesin Domates gibi olmuşumdur.
Birden Yandaki Kapı Açıldı ve bir Amca Çıktı.
"PİS ERGENLER GIDIN BAŞKA YERDE YIYIŞIN!" diye Bağırdı. Biz Gülüp Ordan Hızlı Bir şekilde ayrıldık.
Bahçeye Çıkınca bir Bank'a oturduk. Jungkook Elini Omuzuma Attı.
"Özür Dilerim" dedi.
"Ne Için?"
"Geçen Hafta Sana Bağırdığım Için"
Başımı Salladım.
"Jungkook..Sen Sanırım Jackson'u yanlış anlıyorsun. O herkese karşı öyledir hem kaç yıllık kankasıyım ben onun.
Insanlara Yavşamayı Sever Biraz Kendisi. O Yüzden Hep 'güzelim' falan diyor""Sana Diyemez"
"Niye?"
"Çünkü Sen Çirkinsin"
"AISH!" koluna vurdum ve Kalkmaya Yeltendim ama Omuzumu bastırarak beni geri oturttu.
"Şaka Yapıyorum. Güzel Olmasan Yoldan geçerken neden her Pi- şey.. Öhm. Her Erkek sana Ağzından Salya Akarak Baksın Ki?"
Gülümsedim ve Utandığım Için Başımı Eğdim. Çenemden Tutup Kafamı Kaldırdı ve Ona Bakmamı Sağladı.
"Aish! Utanmayı kes. Çirkin Oluyorsun." Dedi. Gülüp Koluna Vurdum ve "Pislik" dedim. O da Güldü.
Yorum Atın yaw ha bide vote vermeyi de unutmayın. Yorum+Vote Gelmeyince Yazmak Istemiyor Canım💚
ŞİMDİ OKUDUĞUN
serseri | jennie x jungkook
Fanfiction❝Babam Senin Böyle Işlerle Uğraştığını bilse Kesin Vermez. Acaba Söylesem mi? Hem Senden de Kurtulmuş Olurum❞ ❝Birine Söylersen seni doğduğuna pişman ederim. Şimdi Sus Sabah'tan Beri Başımın Etini Yedin Yemin Ediyorum Seni Kurtardığıma Pişman Oldu...