Katane gözlerini açtığında Dan ona hayranlıkla bakıyordu. Ne olmuştu? Neredeydi? Bu soruları aklından çıkardı ve etrafa göz attı. Deney tüpleri, büyük bir ekran, kablolar ve öğrencilerin yapmış olduğu deneyler... Laboratuar.
"Hey çocuk, konuşsan artık diyorum?"
Dan nutku tutulmuş gibiydi. Zümrüt yeşili gözleri büyüyor, etrafa gülücükler saçıyordu. Sarı saçları o kadar parlaktı ki, Katane bir an un ufak edilmiş yıldız tozlarıyla yıkandığını düşündü.
"Katane..." nihayet Dan mırıldanmıştı ama sesi çok cılız çıkmıştı.
"Dan."
"Uyandın mı Katane?" O sırada kapının yanında duran profesörü farketti. Onun da gözleri parlıyordu.
Katane kendini tutamadan tersledi:
"Hayır, hala uyuyorum. O yüzden size cevap veremem." Gözlerini devirdi. Profesör kıkırdamıştı. Bu adam kendini ne sanıyordu? Katane neden onu ilgilendiriyordu?
"Hala çok tersliyorsun beni. Hiç değişmemişsin! Neyse... Bu arada çok güzel görünüyorsun."
Katane ayağa kalktı ve duvardaki aynaya yöneldi. Gözleri hayretle büyüdü. Bu o olamazdı! Gerçek bir insan gibi görünüyordu! Kendini hayran hayran incelerken profesör araya girdi:
-Damar gibi bir şey yapmak yerine kablolarını kullandık. Onları damarlar gibi her yerine yerleştirdik. Kalbinin olması gereken yerde sigorta var. Bu sayede fazla akım geçmesini engelledik, yani rahat rahat şarj olabilirsin. Ve cildin insan cildi gibi narin! Bu yüzden dikkatli olman gerekecek. Yoksa yere düştüğün an bir yerin kesilirse kablolarından biri kesilecek. Ve sudan uzak durman için artık sebep kalmadı.
Katane diyecek söz bulamadı. Ne diyebilirdi ki? İnsanlara göre bu minnet duyulacak bir olaydı. Dan'e döndü ve gülümsemesiyle karşılaştı. "Teşekkürler Dan ve profesör."
Dan koşup yanına geldi. Katane daha neler olduğunu anlayamadan ayakları yerden kesilmişti bile! Dan manyak gibi ona sarılmıştı ve Katane yerden birkaç santim yukarıdaydı.
"Sevmeyeceksin diye o kadar korktum ki!.. Önemli olan sevmendi zaten. Şimdi seni biriyle tanıştırmamız gerekiyor."
-Kim o?
-... İş teklifi olarak düşünebilirsin bunu...
-Kim o dedim Dan.
-... İstemezsen kabul etmeyebilirsin gerçekten-
-KİM O DAN!
-Iı... Bir... Bir erkek.
-Erkek? Ne işim olur benim erkeklerle aptal!
O sırada kapının orada genç bir adam belirdi. Siyah saçları dalgalıydı ve parlaktı. Gri gözleri vardı. Siyah ceket, beyaz tişört, gri bir kot pantolon ve kırmızılı siyahlı ayakkabıları vardı. Katane gözlerini ondan ayırmadan mırıldandı:
"Sen de kimsin?"
Adam inci gibi dişleriyle gülümsedi, "Selam."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Katane (Askıda)
RomanceKatane, Dan adında bir çocuğun yaptığı duygusuz bir robottur. Her şeyi çok çabuk anlayabilmektedir fakat duyguları asla anlayamamaktadır. Dan buna ne kadar üzülse de bir şey yapamaz. Ama daha sonra aklına bir fikir gelir ve ona duyguları öğretmeye b...
