Hepsi sabah erken saat de rehber ile ormana girdiler .Rehber önde Arife bilgiler verirken ,diğerleri de arkada yürüyorlardı .Mira ,Teoman'a kısık sesle :
-Artık rehberden ayrılalım .
dedi .Teoman ,Arifin yanına giderek ona işaret verdi.Arif rehberi bir ağacın altına getirdi .
-Acaba şurada ki mantarlar yeniyor mu diye sordu .
Rehber bakmak için eğildiğinde Burak bir beze bayıltıcı ilacı döküp Rehberin burnuna kapattı .Rehber Burak'ın kucağında biraz debelendikten sonra bayıldı .Öykü ile Burak ağacın yanına rehberi sürüklediler .Rehberin çantasındaki haritayı aldılar .Arif haritayı inceleyerek .
-Ben rehberden geri dönüş yolunu öğrendim .Şimdi ise şu taraftan gideceğiz .Yanlız telefonlarınızın bataryalarını çıkartın .
-Neden ?
-rehberi bulduktan sonra bizim peşimize düşeceklerdir .
Hepsi başıyla onaylayıp telefonlarının bataryalarını çıkardılar ve Arifi takip etmeye başladılar .Birkaç ağaçların arasından geçtiler .Arif durdu .
-ne oldu ,niye durdun? .
-buradan sonrasını kendimiz halletmeliyiz harita buradan sonrasını göstermiyor .
-Peki nasıl bir şey arıyoruz .
-bir ağaç ama farklı bir ağaç .
-nasıl
-bu bizim bakış açımıza göre değişiyor .Çoğu kişi normal bir ağaç olarak görürken ,bazıları onu farklı görürmüş .Bu da işimizin çok zor olduğunu gösteriyor .
-Şimdi tüm ağaçlara dikkatli bakmalıyız öylemi
-aynen öyle ağabeycim .Sanki ünlü bir ressamın resminden anlam çıkarıyormuş gibi
Burak derin bir nefes alıp ofladı .Burak diğerleri gibi sanatla uğraşmıyordu onun işi daha çok metallerle ile ilgiliydi .Hepsi başka yönlere dağıldılar .Mira ağaçlara bakarken Teoman ona doğru yaklaşarak kulağına fısıldadı .
-Acaba nasıl bir kızsın gerçek de .
-Çok mu merak ettin? .
-Yani .Acaba güzel misin ,çirkin...
-Eğer çirkin olursam ne olur
-Seni daha çok severim .Sadece bana özel olursun başka erkekler sana bakmaz .
-Emin misin .Çok çirkin bir kız olsam benden soğumaz mısın?
-Hayır .Ben senin kalbine aşık oldum ,masumiyetine
Mire başını eğerek .
-Metalden kalbime mi ?
-Evet .Çok az kaldı .Panzehiri bulacağız ve sende gerçek bir insan olacaksın .
Miranın kalbi demirden olduğu için çok fazla bir şey hissetmiyordu Teoman'a karşı .Teoman bunu bilse de Miray deli gibi aşıktı .Burak Teoman'ı duymuş olmalıydı .Bir ağca yaslanarak ,
-Ay akşamdan ışıktır !
Öykü ve Arif de eşlik ederek .
-diloy diloy yaylalar
-Bizim Teooo aşıktııır
-Diloy diloy yaylalar
-Siz neden bu kadar gıcıksınız .
-Vallahi ağabeycim benim ki genetik .
-Ha ha ha .Hadi arayın şu ağacı .
-Çok yorulduk dinlenelim biraz ,hem havada karardı .
Öykü ve Burak başıyla Arifin dediğini onayladı .Hepsi bir yere çöktüler .Teoman ateş yakarken ,Mira ve Öykü çanda da ki yemekleri çıkardılar .Hepsi ateşin etrafına oturdular .Yemek yedikten sonra Burak ve Öykü alkışlarla ritim tutmaya başladılar .Teoman da Burak ve Öykünün alkışlarıyla müzik söylemeye başladı .Sesi gerçekten çok güzeldi .Mira birden bayıldı .Hepsi Miranın başına toplandı .
-Kız cidden sesine bayıldı .
-Bi sus Arif
Teoman Miranın başını kucağına alarak uyandırmaya çalıştı .Öykü avucuna bira su alarak Miranın yüzünü döktü ama bir işe yaramadı .Bu sefer Burak tüm şişeyi alarak Miranın başından aşağıya boşalttı.Mira ayılmıştı .Teoman'ın yardımıyla doğruldu .
-Ne oldu ,iyi misin ?
-evet Öykü iyiyim .
-Ne oldu ?.
-Bilmiyorum .Sol tarafımda bir şeyler hissettim .Bir an nefesim kesildi ve bayılmışım .
-Şu panzehiri acil bulmalıyız .
-Arif haklı ama önce uyuyalım şimdi istesek de bulamayız hava çok karardı .
Hiç kimse bu fikre karşı çıkmayınca Arif uyku tulumlarını getirdi .
Sabah gün doğumuyla uyandılar ve etrafı toplayıp aramaya devam ettiler .Biraz daha dipler girmişlerdi .Öykü şaşkın bir ses tonuyla ..+
-gençler sanırım bunu görmelisiniz
dedi.Hepsi Öykünün başına toplandı
ŞİMDİ OKUDUĞUN
PANZEHİR
Roman d'amour(Aşk hem zehir ,ham de panzehirdir ...)" Göktelenin önünen büyük bir kalabalık toplanmıtı .Bu kalabalığın sebebi ise intihar etmek isteyen genç kızdı.Teoman eve gitmek için o yoldan geçiyordu .Gen kızı zor da olsa gördü .Yanındaki herkes ,kızı ikna...
