Neydi bu şimdi ? Joohe değilse kimdi ? Dikkatim taehyung omzuma yaslanınca bozuldu. Önümde iki seçenek vardı ya umursamayıp yoluma bakardım ya da kim olduğunu bulurdum. İlk seçenek bana daha kolay gelse de içimdeki ses bana kim olduğunu bulmamı söylüyordu . Cevap yazmalı mıydım? Belki sorular sorarak onu bulmaya çalışabilirdim ama zeki biriyse hiç hicbir işe yaramazdı.
Yol boyunca taehyung'un saçma espirilerini dinledim . eve gitmek istemiyordum. İşe ihtiyacım vardı. Ev de, yiyecek hic birşey kalmadığı gibi çöplük haline gelmişti. Jungkook ile taehyung kardeşim olmasaydı çoktan kapının önüne koymustum. Yavaş adımlarımla bir oyun salonunun önünde durdum. Sormaya buradan başlamak fena fikir değildi. Hemen içeri girip sorumlu kişiyle görüştüm. Ne yazıkki elemana ihtiyacı olmadığını yarım ağızla söyledi. Bu böyle giderse bir iş bulmam çok zordu. Hemen vakit kaybetmeden dışarı çıkıp meydana doğru yürümeye başladım. Orada kafeler çoktu belki iş bulabilirdim. Fazla beklemeden kafenin birine girdim. Garson diye tahmin ettiğim bir kız gülümseyerek yanıma yaklaştı.
-Buyrun efendim nasıl yardımcı olabilirim?
- Ben iş arıyorum da buranın sorumlusu ile görüşebilir miyim?
- Tabi efendim siz su tarafta bekleyin. Garson gittikten sonra kafeyi incelemeye başladım. sirinlikten uzak havalı kafeydi sevmiştim. Garson kızın gelmesiyle kafamı çevirdim.
- Yoongi... Senin ne işin var burada ?
Kim jennie... Orta okulda ezeli rakibim. Bu işe ihtiyacım olduğu için geçmişi geçmişte birakicaktim.
- İşe ihtiyacım var o yüzden görüşmeye geldim. Daha önce bir kaç yerde çalıştığım için tecrübeliyim. Beni işe alirsan pişman olamazsın kim jennie.
Saçını kulağının arkasına atarak gülümsedi. Sonra bakışlarını bana sabitledi.
- Hiç değişmemişsin yoongi yarin gel başla.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
