Happy Together/Johnlocked

~1/H~

-Sherlock....Hooolmes!
John hiç bir yanıt alamayınca yorgun olmasına rağmen üst kata çıkmaya başladı.Yukarı çıktıkça daha net gelen keman sesi ruhunu rahatlatıyordu.
Kapıyı açtı ve camın kenarında keman çalarken aynı zamanda kusursuz gözüken Sherlock u incelemeye başladı.

Siyah dar gömleğine tezat düşen açık teni,alnına düşen siyah kıvırcık saçlar..Duygusal bi parça çalıyordu.Ama kemanı çalarken yüzünde oluşan ifadeyi göremiyordu John.Hafifçe öksürmesi üzerine Sherlock ona doğru döndü.Dalgın gözüküyordu.Bi süre birbirlerine baktıktan sonra John yüzünü çevirip tekrar öksürme ihtiyacı hissetti.Buna rağmen Sherlock gözlerini Johndan ayırmamıştı.Söylediklerine odaklanmaya çalıştı.
-Buldum..Günlüğü..Katilinkini..
-Ha evet katil,..dava.
İç geçirdi ve devam etti.
-Okudunmu?
-Hayır.Önce Lastrade e göstermemiz gerekiyor.
Sherlock istekli gözükmeye çalışarak.Merdivenlere yöneldi~

**
Lastrade yine uzun süren bir mesai sonrası çantasını toplayıp çıkışa yöneldi.Eve gidip yemek yemesi ve uyuması gerekiyordu.Odasından çıkıp asansöre doğru yöneldi.
Asansörün önünde beklerken mesajın gelmesiyle telefonu titredi.Mesaj Johndandı.Davayla ilgili gelişmeler vardı fakat bununla ilgilenemiyecek kadar yorgundu.Ama eğer ilgilenmezse Sherlock yine başına buyruk haraket ederdi.
Johnu aradı:
-John.
-Evet
-Karakola gelmeyin.Karşıdaki lokantada sizi bekliyorum.
-Tamamdır.On dakikaya ordayız
~
Telefonu kapattı ve binadan çıktı.Gerçekten açtı..Lokantaya doğru yürürken ellerini cebine soktu ve ceketinin içinde küçüldü.Hava gerçekten soğuktu.Yürürken yine vücudunu garip bi his kapladı.Son zamanlarda sürekli izleniyormuş gibi hissediyordu.Evde yatağında bile sanki odada başka biri daha varmış gibi rahat edemiyordu.Ani bi haraketle arkasına döndü.Hiç kimse yoktu...
Psikoloğa gitmeliyim diye düşünürken gözü karakolun yanındaki binanın kamerasına takıldı.Kamera kendisinin olduğu yöne dönüktü.Kaşlarını çattı ve önüne döndü.İyice saçmalamaya başladım diye düşünürken lokantaya girdi ve Johnlock ikilisini beklemeye başladı.
...
Sherlock ve John Latradein yanına gitmek için taksiye bindiler.
Sherlocktaki bitkin ruh hali Johna da yansımıştı.
Aslında Sherlock o olaydan beri bi garipti.Davaya bile kendini veremiyordu.3 olan nikotin bantlarının sayısı artmıştı.
John içten içe endişelensede belli etmiyordu.

>>2 hafta Önce<<
Sherlock duşta şarkı mırıldanıyordu.Johnun eve geldiğinden bile haberi yoktu.John kendi odasına çıkıp notebookunu da alıp blogunu yazmaya başladı.Yaklaşık yarım saat sonra taslağın yarısı bitmişti.Sherlockun konuşmalarını hatırlamak bazen gerçekten zor oluyordu.Hatırlayamadığı detayları sormak için aşşağı indi.Sherlock çarşafına sarılmış elindeki kahveyi yudumluyordu.Arkasına dönüktü.John bi süre yanına gidip gitmemek arasında kararsız kalsada Sherlockun çoktan onu farkettiğini biliyordu.Yavaş adımlarla Sherlockun yanına gitti.Sherlock yerinde toparlanıp Johna kahveyi işaret etti.Kahvenin kendisine yapıldığını anlayan John yavaşça karşıdaki koltuğa oturdu.Kahveden bi yudum almasıyla püskürtmesi bir olmuştu.Yüzünü buruşturdu ve
-Şekerli bu!
diye söylendi.Sherlock
-Ms.Hadson bazen unutkan olabiliyor.Üzgünüm deyip Johnun bardağına uzandı.
-Değiştireyim.
Aynı zamanda Johnda ayağa kalktı ve
-ben hallederim diyip Sherlocka yetişmeye çalıştı.Farketmediği şey ise Sherlockun çarşafına basmış olmasıydı.Bunun üzerine Sherlock tökezleyip düştü.Ayağı çarşafa takılan John ise Sherlockun üzerine düştü.Bi süre donakalmalarına rağmen hala sıcak olan kahvenin Sherlocku yakmaya başlamasıyla Sherlock bağırmaya başladı.John hemen çarşafı Sherlockun üzerinden çekip mutfağa koştu.Islak bi bezle geri dönen John bezi Sherlokun göğsünde gezdirdi.
Bunun üzerine inleyen Sherlockun canını yaktığı düşüdü ve geri çekildi...

<<günümüz>>
Taksi lokantaya gelmişti.Lokantaya girerken onlara doğru dönen kameralar Sherlockun gözünden tabiki kaçmamıştı.
Mycroft diye geçirdi içinden.Mycroft yine Grahamı(?) izliyor olmalıydı...

>>
Beğendiyseniz vote tuşuna basmayı ve yorum yapmayı unutmayın^^