Ona karşılık verdiğimde daha da hızlı emmeye başladı. Beni kucağına alıp masaya otutturdu. Nefessiz kalınca dudaklarımızı ayırıp boynuma indi. Boynumu emerken huylanmama rağmen inlememeye çalıştım. Kafasını boynumdan kaldırıp bana baktı. Çapkınca gülümseyince bu işin nereye gideceğini anladım. İnmeye çalıştığımda ellerini kenarlara koyarak inmemi engelledi. Kulağıma yaklaşıp "Benden kaçan kişi yok sanıyordum" dedi. Bu dediğine diyecek cevap bulamayınca öylece gözlerine baktım.
Bu sefer önümden çekilip buzdolabına ilerledi. Bende masadan inip içeri geçtim.
Rafta ki filmler dikkatimi çekince rafa doğru ilerledim. Elime bir kaç film alıp baktım. Arkamdan biri bana sarılınca çığlık attım. Arkama döndüğümde Justin ile burun burunaydık. Ve hala t-shit'ini giymemişti. Gözüm çıplak gövdesine gidince güldü. "Sevdin galiba"
"Hayır ya ne alakası var?"
"Gözlerini alamıyorsun da"
"Off Justin git başımdan." Deyip onu ittirdim ve kendimi koltuğa attım. Bir o filme bir bu filme bakarken kararsız kalmıştım. Justin de kendini benim yanıma attığında oflayıp filmleri sehpaya bıraktım.
Justin'e baktığımda dudağıma baktığını gördüm. Gözleri dudağımdan gözlerime çıktığında sırıttı.
"Justin bugün çok fazla öptün yeter"
"Hadi ama son bir defa"
"Hayır"
"Ne olur" deyip dudağını büzdü.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Tamam dudak büzen diğer fotoğrafını bulmadım bunla yetinin)
"Justin hayır dedim"
"Ama bak üzülüyorum"
"Justin uzatma"
"Hadi ama bebeğim benden mi utanıyorsun?"
"Hayır senden utanmıyorum"
"O zaman beni öpersin"
"Bak Justin seni öpmem için yapıyorsan boşuna uğraşma"
"İyi sen bilirsin eski sevgilim beni çok öperdi. Ben demediğim zamanlarda bile durduk yere öperdi. Ve öyle zamanları özlemedim de değil" Justin'in bu dediğine sinirlenip.
"İyi tamam" dedim.
Dudağını bana doğru tutup beklediğinde dudağımı onunki ile birleştirdim.
Ondan ayrılacaktım ki bir elini yanağıma koyup bunu engelledi. Dudağımı sanki kırılıcak bir şeymiş gibi öpüyordu. Her zaman ki gibi nefessiz kalınca dudaklarımızı ayırdı. Ama hala burun burunayken "Seni seviyorum" dedi sessizce. Ona gülümseyip "Beni kadar sevemezsin" dedim.
"Seni çok çok çok çok çok çok ço-"
"Tamam Justin beni çok seviyorsun" dedim gülerek.
Başımı göğsüne koydum oda elini omzuma attı. Öylece uzanırken "Selena bugünkü oğlan kim di?"dedi.
Tabi kide gerçekleri söylemeyecektim. "Lise düşmanım"
"Anlatmak ister misin?"
"Justin çok yorgunum."
"O zaman yatmaya ne dersin"
"Hayır ona gerek yok ama benim tuvalete gitmem lazım" deyip ayağa kalktım. Başını salladığında merdivenlere ilerledim.
Yukarı kata çıkıp tuvalete girdim. (Bu kısımları yazacak halim yok değil mi?)
Islak elimi havluya silip çıktığımda Justin'in yatak odasından sesler geliyordu. Odaya gittiğimde Justin üstünü değiştirmiş ve yatağa uzanmış bir şekildeydi.
________________________________ Bu bölümü ben beğenmedim ama umarım siz beğenmişsinizdir. Bu aralar pek izlenme ve oy gelmiyor. Ama eğer kitabı bitirdiğimde 2. Sinide isterseniz 2. Sinde sınır olucak.
