Bölüm şarkısı → Standing Egg ft. Park Shin Hye - Break For You, I'm Still
~Oh, ayrıca söylemeden geçmeyeyim, bölümdeki her şeyi ölümüne salladım. Hiçbir olaya gerçeklik payı vermeden okuyun ^-^~
‘Ding do dang ding.’ Sultan, yavaşça telefonunun alarmını kapattı. Ah, saat 09.30 olmuştu bile. Niye hala herkes uyuyordu? Masasının üstünden defteriyle kalemini alarak birbirlerine vurdu.
“Uyanma zamanı.” Bir yandan kızların kulaklarına doğru sesler yapıyor, diğer yandan ise Kore’yi gezmek için dışarı çıkacağı için kıyafetlerini seçiyordu. Herkesten habersiz bir şekilde Chanyeol ile anlaşmıştı ve ondan yeni üniversitelerine götürme sözü almayı başarmıştı.
Pekâlâ, ilk başta anlaşmayı Chanyeol istememiş olup, Sultan onun yüzüne su çarpmakla tehdit etmiş olabilir ama o yine de bir Kore gezisini koparmıştı.
Sıla, Sultan’ın yaptığı gürültüye dayanamamış olacak ki, bir hışımla yatağından kalktı. Yatağından kalktığı gibi saatine baktı. “Saat daha 09.45. Sen niye beni uyandırıyorsun?”
Sultan, cıvıltılı sesiyle konuştu. “Sana da günaydın, arkadaşım. Neden uyandırdım? Çünkü bugün üniversiteyi gezmeye, biletim var. VOHO!” Sıla, Sultan’ın bu sözleri üzerine ağzını ‘O’ şekline getirdi. Daha buradaki ilk günleriydi. Ne gezisinden bahsediyordu bu? Hala eşyaları tam yerleşik değildi. Ama şuan Sıla üniversiteyi gezmek için bilete sahip (?).
“Amma gıcıksın ha.” Sıla bir yandan dolabına tıkıştırdığı giysilerden giyeceklerini seçiyor bir yandan Sultan’ın sözünü dinlediği için kendine sövüyordu. Sadece yorgunluğunu üstünden atmak istiyordu. Ama birileri bu mutluluğu engellemeye çalışıyordu.
Sultan, en sonunda Seray’ın bu küçücük sesle uyanmayacağını anladı ve minder üzerinde yatan Seray’ın minderini çekti. Ancak Seray, uyumaya yerde devam etti. “Şuna baksana! Ne kadarda azimle uyumak için savaşıyor.”
Sultan, bir kez daha Seray’a saygı duydu ve tekrar uyandırmaya çalıştı.
“Eğer kalkmazsan, CD’lerini kırarım.”
Bu cümle üzerine Seray’ın gözleri fal taşı gibi açıldı ve hızlıca yatağından (?) kalktı. “Bu devirde arkadaşa bile güven olmaz.” Sıla bu cümle üzerine güldü ve seçtiği kıyafetlerle birlikte tuvalete girdi. Onun tuvalete girdiğini gören Sultan, “Hey, ilk uyanan benim. Tuvalet hakkı benim!”
Her ne kadar tuvalet kapısına vursa da kapının açılmayacağını anlayınca yatağına oturdu.
“Minderde yatmak. Nasıl bir duygu.”
“Denemek ister misin?” Sultan dehşetle başını sağa ve sola salladı. Eğer Sultan'ın orada yatmak kaderi ise, bunu bir hafta sonraki düelloda öğrenecekti. Kapının aniden açılmasıyla beraber 2 kızda yerlerinde sıçradılar. "Hızlı olun. Üniversite, genelde bu saatlerde dolmaya başlar." Chanyeol, kapıyı yavaşça kapattı. Sultan ve Seray birbirlerine baktılar ve hemen kapıyı yumruklamaya başladılar. Kapıyı yumruklamaya devam ederlerken Seray sordu, “Niye yumrukluyorsun?”
“Asıl sen niye yumrukluyorsun?” İki kız yumruklamaya devam ederken, birden kapı açıldı ve yanlışlıkla Seray'ın yumruğu Sıla'nın burnuna denk geldi. Sıla acı içinde kıvranırken, Seray özür dileyip Sıla'nın burnuna masaj yapıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
케이크 그룹 (Kek Grubu) ✩ [ASKIDA]
Roman pour AdolescentsYaklaşık ana okulundan beri her zaman aynı partilerde buluşup sürekli keklere beraber atladıkları için kendilerine Kek Grubu diyen Seray, Sultan ve Sıla, Kore'ye gidiyorlar. İlk önce iğrenç bir yurt karşılaması, sonra daha da iğrenç yemekler, üstüne...