50

10.3K 417 57
                                    

50

Jungkook, telefonda gördüğü yorumu tekrar tekrar kontrol ederken sinirlenmesine engel olamıyordu. Aslında sinirlenmesi için öyle büyük bir sebep yoktu ama yine de damarlarındaki kan sinirle kaynıyordu. Sadece basit bir yorumdu. Ama sonunda sinir bozucu bir gülümseme olan, barışmanıza sevindim yazılı yorum Jungkook'a o kadar da basit gelmemişti.

Onu çıldırtan bir yorumdu.

"Bebeğim?" Taehyung sevgilisine bakıp onun yataktaki sinirli yüzünün ve yarı çıplak, kaslı bedeninin ne kadar çekici olduğunu düşünürken ciddi bir şeyler olduğunu da fark ederek yanına gitmişti. "Neden sinirlendin güzelim?"diye mırıldanarak yatağa, sevgilisinin yanına geçtiğinde Jungkook yanına uzanmış olan Taehyung'a baktı.

"Onun kötü birisi olmadığını biliyorum ama neden attığı yorum oldukça sinir bozucu?"

Taehyung anlamayan yüz ifadesiyle Jungkook'a baktığında, Jungkook ona telefonunu ve alttaki yorumu gösterdi. İlk başta Taehyung bebeğini bu kadar sinir eden yorumun ne olduğunu anlayamamıştı ama hemen ardından kuzeninin yorumunu görmüştü. Kaşlarını çattı ve Jungkook yanındaki nefesini kesen adamın onun babacığı olduğu için içinden şükretti.

"Barışmamıza sevindiğini yazmış."deyip Jungkook'a döndüğünde, Jungkook'un onu nefesini tutmuş bir halde izlediğini görmek, içten içe onu güldürmüştü. Taehyung bu şaşkın ve bir o kadar kıskanç oğlanı deli gibi seviyordu. "Sinirlendiğin şey bu mu? Barışmamıza sevinmesi mi?"

"Hayır." Jungkook kafasını iki yana sallayarak kendisine gelmeye çalıştı. "Sondaki gülücük. Aish, çok sinir bozucu."

Taehyung gülmesine engel olamadı. Jungkook'un söyleyiş tarzı yetmezmiş gibi bir de konuşması bittiğinde pembe ince dudaklarını büzmesi Taehyung'a aşırı tatlı gelmiş, gülüşünü dışarı yansıtmıştı. "Jungkook-ah, neden bu kadar tatlısın?"diyerek gülmesine devam ederken Jungkook gözlerini Taehyung'a çevirmiş, yutkunmasına engel olamamıştı. Ona göre bir insan gülerken bu kadar güzel görünmemeliydi. 

Ama Taehyung her haliyle güzeldi...

"Ona cevap yazacak mısın?"diye sordu Jungkook, Taehyung'u izlemeye devam ederken.

Taehyung sırıttı. "Elbette."

Jungkook kaşlarını çatıp Taehyung'un omzuna vurduğunda, Taehyung kaşlarını çattı ve anında Jungkook'un elini tutarak hızlı bir hareketle onun üstüne çıktı. Bu onun için kolay olmuştu, hem yatağını hem de Jungkook'un bedenini iyi biliyordu. Ama Jungkook hala babacığının ani hareketi yüzünden şaşkın ve kızarmaya başlayan yüzüyle donmuştu. "Çok kıskançsın."diye mırıldandı Taehyung dudakları kıvrılmış halde yüzü kızaran sevgilisini izlerken.

"Senin yüzünden."diye homurdandı Jungkook ve utandığı için biraz hareket etmeye çalıştı ama Taehyung'un üstündeki baskısı yüzünden sadece ona kendisini sürtmüştü. Nefesi kesilirken Taehyung alt dudağını ısırdı. Bu çocuk ona hiç ağza alınır şeyler düşündürtmüyordu.

"Benim yüzümden mi?"deyip Jungkook'un diğer elindeki telefonu alıp komidinin üstüne bıraktıktan sonra Jungkook'un iki bileğini tek eliyle tutmuş, ardından da Jungkook'un bacaklarını daha fazla aralayarak yerine geçmişti. "Sana Minjae'yi sadece kuzenim olarak gördüğümü, onun da beni kuzenden fazlası olarak görmediğini söyledim. Ama sen-"

"Sana inanıyorum hyung."dedi ve yutkundu. "Sadece... Senin sadece benim olmanı istiyorum..."dediği sırada iyice kızaran Jungkook, Taehyung'un sırıtmasını sağladı.

"Hyung mu? Kullanman gereken kelimeleri karıştırmaya başladın sanırım."dedikten sonra Taehyung onun ellerini bıraktı ve Jungkook'un yüzüne yaklaştı.

tomorrow | taekook+yoonmin ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin