Chapter-19

328 31 35
                                    

Küçük kızın odada tek duyabildiği tenin tene çarpma sesi ve arada kadının gördüğü şeyden zevk aldığını belli eden inlemeleriydi . Canı yanıyordu bu yüzden sesini çıkartamıyordu bile. Tek yapabildiği sessiz bir şekilde ağlamaktı.
Mina
"Bayan Kim?"
Orta yaşı güzel kadın sesimle beraber ağzındaki sigarayı işaret ve orta parmağının arasına sıkıştırıp bana döndü.
"Mina?"
"B-ben..."
"Durum hiç iyi değil." diye mırıldandı en sonunda.
"Momo'nun yüzü perişan halde. Bay Park yüzünden Sana'nın tırnağını çıkardıklarını söyledi."
Gözlerimi kapattım ve derin bir nefes aldım. Momo'yu kıskanması hoşuma gidiyordu ama bu kadar da fazlaydı.
"Momo şikayetçi olabilir ve olursa Sana okuldan atılacak. Şu anlık diğer öğretmenlere söylemedik çünkü Momo'nun annesi duyarsa Momo istemese bile Sana'yı attırmak için elinden geleni yapacaktır diye düşündük. Momo şu an uyuyor. Gün boyunca zaten yoruldu. Üstüne böyle bir olay olunca hem ruhsal hem de fiziksel olarak çöktü." diye mırıldandı. Ardından elindeki kutuya bana doğru uzattı.
"Teşekkürler ama almamalıyım."
"Sigara içtiğini biliyorum. Cidden parfüm bile sıkmadan kokunu saklayabileceğini mi düşünüyorsun?"
Hafifçe gülümsedim ve içinden bir tane alıp dudaklarımın arasına sıkıştırdım. Paketi cebine soktu ve zipposunu açıp ağzımdaki sigarayı yakmama yardım etti.
Bir nefes aldım ve işaret ve orta parmağıma sıkıştırdım.
"Teşekkürler."
"Ne demek." diye mırıldandı. Bir süre iki taraf da sessizleşti.
"Ben gideyim. Bay Park en son deli gibi etrafta dolanıp çocuklara kızıyordu."
"Bayan Kim..?"
"Momo'yla konuşacağım Mina. Elimden geleni yapmaya çalışacağım." dedi ve burkukça gülümseyip uzaklaştı. O gidince az ileride duran banklardan birine ilerledim ve oturdum. Üşüdüğümü hissediyorum. Su oyunundan sonra hava serinlemişti ama şu anda uzun süredir hareketsiz durduğum için ayrı bir üşüyordum.
Elimdeki biten sigarayı kenara attım ve bacaklarımı karnıma çekip kafamı dizlerime gömdüm.
Bir süre sonra sırtımda hissettiğim ağırlıkla kafamı kaldırdım. Jungkook önümde eğilmiş bir şekilde duruyordu. Elim yavaştan sırtıma gidince sırtımdakinin onun ceketi olduğunu anladım.
"Teşekkür ederim ama ihtiyacım yok." diye yalan söyledim ve ceketi ona geri uzattım.
"Burada donacaksın."
"Hayır. Üşümüyorum."
"Mina beni yanında istemiyor olabilirsin ve haklısın ama bu donarak ölmene izin vereceğim anlamına gelmiyor." dedi ve ceketi sırtıma sardı. Gözlerimi devirdim ve kollarımı da geçirdim. Hissettiğim sıcaklıkla hafifçe tebessüm ettim.
Ayağa kalktı ve yanıma oturdu.
"Bak bu gün... söylediklerim cidden çok kötüydü. Sizin hiçbir zaman anormal olduğunuzu düşünmedim. Sizi nasıl shiplediğimi biliyorsun."
Söylediği şeyle hafifçe gülümsedim.
"Yani... sadece... Taehyung'a karşı bir şeyler hissediyor gibiyim ve bundan korkuyorum Mina."
Hızla ona döndüm.
"Ne?"
Hafifçe gülümsedi ve kafasını öne eğdi.
"Biliyorum biliyorum. Çok salakça ama... o beni seviyor ve bu beni rahatsız etmiyor. Hatta bazen hoşuma bile gidiyor." diye itiraf etti. O konuştukça tüm o içinde bulunduğumuz duruma rağmen gülümsemem artıyordu.
"Sanırım bunu hiçbir zaman söylemeyip mezara kadar saklayacağım ama... öyle işte."
"Güzel bir kızla beraber olmak zorunda değilsin Kook. Yanında mutlu olduğun birini bulmalısın. Taehyung'un yanında mutlu oluyorsun. Hazır o senden hoşlanırken kaçırma derim."
"Ya işte bilmiyorum. Hoşlanıyor muyum? Yoksa sadece kafalarımız mı uyuşuyor? Sadece... sabah bana öyle denince korktum."
Kafamı olumlu anlamda salladım ve kafamı Jungkook'un omzuna koydum.
"Aynı duyguları hissettiğim birisi var aslında."
"Uh... Kim? Jimin falan mı?"
"Erkeklerden hoşlanmıyorum Kook. Jimin'le öyle gerektiği için çıktım. Bahsettiğim kişi tahmin edemeyeceğin birisi."
"Momo?"
"Yoo."
Kıkırdadı.
"Momo'ya çok güzel bakıyorsun ayrıca sürekli konuşmaya çalışıyorsun. Sana bunu gördüğü için ona saldırdı. Ama Sana'yı seviyorsun değil mi?"
"Evet. Ben sadece... daha yakın olmak istiyorum. O bana güven veriyor. O yüzden ona yakın davranıyorum. Bilinçli yaptığım bir şey bile olmayabilir emin değilim."
Kafasını olumlu anlamda salladı.
"Hey Mina!"
Gelen sesle kafamı kaldırdım ve ileriden bu tarafa doğru gelen Taehyung'a baktı. Gözleri Jungkook'la benim aramda gidip geliyordu ve pek memnun olmuş gibi değildi.
"Efendim Taehyung?"
"Momo nerede bir fikrin var mı?" Hala aynı gelgit devam ediyordu.
"Bayan Kim uyuduğunu söyledi. Yorgunmuş."
"Gitsem..."
"Alacaklarını sanmıyorum."
Kafasını olumlu anlamda salladı.
"Pekala. Siz... ne yapıyorsunuz?"
"Hiç... konuşuyorduk öyle havadan sudan. Katılmak ister misin?"
"Özel bir şey ise rahatsız etmek istemem."
"Hadi..." diye mırıldandım ve kolunu tutup onu  çektim. Ardından Jungkook'un yanına itekledim. Jungkook bana öldürücü bakışlar atarken Taehyung'un gözleri hâlâ mekik dokuyordu.
Yanlarına yaklaştım.
"Tae burada bir şey var. Rica etsem biraz kayar mısın?"
"Ha? Pekala." diye mırıldandı ve kaydı.
"Hay... Buradada var."
Tae biraz daha kaydı
"Burada da..."
İkisi de sona gelmişti. Jungkook utançtan kıpkırmızı olmuş bir şekilde Taehyung'un aksi yöne bakıyordu.
"Mina yer kalmadı."
"Jungkook'un kucağına çık."
"Ne?"
"Ha?"
İkisinin de aynı anda verdiği tepkiyle kıkırdadım.
"Ben en iyisi ayakta durayım sen otur." diye mırıldandı ve ayağa kalktı ama onu kalkar kalkmaz Jungkook'un kucağına itekledim.
"Sana otur demiştim." dedim ve kıkırdayıp yanlarına oturdum. Jungkook yüzü kıpkırmızı olmuş bir şekilde bana bakıyordu. İki elini de cebine sokmuştu. Benim tarafımda olan elini cebinden çıkardım ve Taehyung'un bacağına koydum. Yalnız kaldığımız bir zamanda beni öldüreceğinden emindim ama şu anda eğleniyordum.
Jungkook yavaşça elini çekerken Taehyung onun elini yakaladı ve öbür elinin parmaklarını onun parmaklarına geçirdi. Bu hareket Jungkook'un iyice kızarmasını neden olmuştu. Baş başa olsalar bunu dert etmeyeceğinden emindim ama sanırım yanlarında ben de olduğum için utanıyordum.
Tam sessizliği bölmek için konuşmaya başlayacağım anda Bayan Kim'in bu tarafa doğru geldiğini gördüm ve ayağa kalktım. Onu görünce Jungkook ve Taehyung da kalkmıştı. Hâlâ ellerini bırakmamışlardı ve bu beni gülümsetmişti.
"Bayan Kim?"
"Mina Momo uyandı. Seni görmek istiyor."

Aslında amacım Unicorn'a atmaktı ama ona ne yazacağımı bilemedin o yüzden buna yazdım ehe Yarın akşam da üşenmezsem ona gelir galiba...
Yorum yapın :)
Seviliyonuz :)))

Closer-2 | MimoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin