(YN: evet birkaç gün önce Brendon'ın doğum günüydü ama ben zavallı bir yatılı öğrenci olduğum için internetsizlikten kutlayamadım.Lütfen kusuruma bakmayın)
Bugün doğum günündü.
Jon ile konuştuk,doğum gününü kutlamak istediğini söyledi ama cesaret edememiş.Umursamamandan korkmuş.
Ben değersiz bir adamım,beni umursamaman çok umrumda olmaz ama Jon'un gerçekten güzel bir kalbi var.Ona haksızlık ediyorsun.
Jon bugün doğum günün olduğunu söylediğinde şaşırmış gibi davrandım.Sanki bilmiyormuşum ve yeni öğrenmişim gibi.Gülümsedim sadece,"aklımdan çıkmış" dedim.
Seni unutmuş gibi davranmak sıklıkla tekrarladığım bir şey
Jon şaşırdı,belki de inanmadı,bilmiyorum.
Sadece bu kadar yalancı bir şekilde gülümserken yüzüme cam parçaları batıyormuş gibi hissettim.
Yıllarca beraber kutlamıştık doğum gününü.Elini tutmuştum,yüzüne bakmıştım,sana sarılmıştım.Küçük pastalar kesip mutlu olmayı dilemiştik.Gece sokağa çıkıp gerçekleşmeyeceğini bile bile yıldız kaymasını beklemiştik.Bir keresinde tüm günü başbaşa geçirmiştik hatta.Gözlerinin içine bakmıştım,kokunu hissetmiştim,güzel dilekler dileyip seni öpmüştüm.
Neden o günleri ben yaşamışım gibi değil? Neden o günler bu kadar uzak geliyor?
Neden yanında değilim?
Telefonumdan doğum günün ile yazılmış şeylere baktım.Spencer her zamanki gibi doğum gününü kutlamıştı.
Onu deli gibi özlemiştim ve sadece bir telefon uzağımdaydı.Sorun şuydu ki,bunca zamandan sonra benim onu arayacak yüzüm yoktu.
En zor zamanlarında,alkol bataklığında sürünürken yanında olamamıştım.Buna dair sonsuz bir pişmanlık yaşasam da orada yoktum işte.Güzel zamanlarında da aramaya hakkım olduğunu düşünmüyorum
Telefonda gezindikçe seni kıskandım.Çok güzel zaman geçiriyor gibiydin.Gerçekten bu kadar eğlendin mi? Bensiz bir gün hayal edemeyeceğini söylerdin.Doğum gününde,herkes çekilip başbaşa kaldığımızda kulağıma "hiç ayrılmamamızı diledim" diye fısıldardın.
Bugün "Şu anda onunla olsam nasıl olurdu?" diye düşünmedin mi? Hiç yanında olmamı ve seni her zamanki gibi sımsıkı kucaklamamı istemedin mi?
Doğum gününü eskisi gibi ilk kutlayan ben olmak isterdim.Gece boyu doğum gününe girmeyi bekledim.Eski resimlerimize baktım.Biraz,çok az ağlamış olabilirim.Resimlerimiz ıslandı,onları aldığım albüme geri koydum
Saat 00.00 olduğunda gözlerimi kapattım ve karanlık odamda yapayalnız dilek tuttum
Mutlu olmanı,mutlu olmamı diledim.En çok da seni özlememeyi.Bir rüzgar esmesini ve sana beni hatırlatmasını.Aslında rüzgar olmasa da olur.Beni sana hatırlatacak bir kelime,bir resim,bir bakış diledim.O bile yeterdi.
Gün boyu güzel anılarımız gözümün önünden gitmezken ve acı çekerken beni hatırlamanı istedim.
Sonra başladığım yere geri döndüm.Resimlerimizi tek tek inceledim.Biliyor musun,yaptığım ya da söylediğim hiçbir şeyden pişman değilim.Seninle yaşadığım her anı güzel,hep güzel olacak.Hiçbirini unutmayacağım.Seni sevmenin ne kadar iyi hissettirmiş olduğunu reddetmeyeceğim.
Ayrıca dikkat ettim ki şu resimde çok güzel gülmüşsün:
Lütfen her zaman böyle gül
İyi ki doğdun Brendon.Bilmeni isterim ki sen benim oğlumsun ve hep öyle kalacaksın
-R.
(YN: Bu twiti çok seviyorum ve paylaşmaktan asla sıkılmayacağım galiba)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Letters To My Sweetheart (Ryden)
Short StoryYüzünü göremiyor olmam kalbine dokunamayacağım anlamına gelmez -R.