İş dönüşü yolda yavaş yavaş ilerliyordun. Düşündüğün sadece hasta olan annendi.Ameliyatı parası için bu işte çalışıyordun. İş fazla zordu ve içeride çalışan insanlar çekilmezlerdi. Sen bunları düşünürken eve varmıştın bile. Çantandan anahtarı çıkardın. Kafanı kaldırdığında kapının açık olduğunu fark ettin "Hass.." annen açık unutmuş olamazdı fazla dışarı çıktığı yoktu. "Hırsız" dedin içinden. Bunun olma ihtimali yükeskti. Çantandan biber gazını çıkardın ve dikkatli adımlarla içeri girdin. İçeriye girdiğin an dilin tutuldu yerde, kanlı ayak izleri vardı. Koşup annenin odasına baktın. Orda yoktu. İçinden küfürler mırıldanıyorken arkandan ses geldi. "S/a" hemen arkanı döndün ve elindeki biber gazını sıkmaya çalıştın. Ama karşındaki adam çoktan elindeki biber gazını almış ve yere atmıştı. İşte şimdi işim bitti diye geçirdin içinden. Sen tir tir titrerken karşındaki adam bir arkadaşın gibi rahatlıkla konuşuyordu. "Annenin burda olmadığını fark etmişsindir. Senden bir şey karşılığında anneni alabilirsin." "Ne zırvalıyorsun? Sen kimsin?" bunları sinirle söylemiştin. Halbuki içindeki korkuda azalma bile yoktu. Derin bir nefes aldı karşındaki adam. "Diyorumki küçüğüm. Patronunun odasındaki dosyaları bana getir. Ben de anneni sana vereyim.Anladın mı beni S/a?" "Kim olduğunu söylemedin?""Steve Rogers" "Bir dakika bir dakika. Sen" "Captain America" sen elinle onu gösterirsin " Sen... Senin iyi bir değilmiydin? Annemi niye kaçırasın ki?" dedin. Sana yamuk bir gülümseme sergiledi. Dudaklarından şu sözler çıktı "Hail Hydra". O sana yamuk gülümsemesiyle bakarken sen ona gözlerini sonuna kadar açmış bakıyordun.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
