RÜYA

276 110 10
                                    

Sertap Erener rüya

   Uzun kirpikler indi aşağıya,
   Kapandı gözler daldı rüyaya,
   Sessiz, ıssız bir yer,
   Kimsecikler yok ortada ne eder...
  
    Panikledi, korktu ama ilerledi,
    Durdu bir an çıkmaz sokakta idi.
    Yürüdü dakikalarca bakmadı ardından
    Bağırsı bir ses? Durmadan arkasından.

    Kaçmak istedi koşmaya başladı
    Fakat içine çekti bir çukur durmadan
    Kapanıyordu gözleri tekrardan
    Fark etti bakıyordu bir adam,
                                           Siyahlardan....

* Mavi'nin en güzel tonlarıydı. Yavaş yavaş kızılımsı gün batımına ilerliyordu gökyüzünde gözlerim. Görebileceğim en güzel manzarayı izliyordum.Ruhumun içine gitmişti huzuru adeta..
Nefesimi kesiyordu derin bir nefes çektim ciğerlerime. Parladı gözlerim yaz geliyordu tekrardan defalarca ve daima oluşan bembeyaz bir sayfa geliyordu hazırdım yaza... Geç bile kalmıştı bu yaz herşey harikaydı güzel bir gün,hava,deniz, ve sofra iki büklüm yaptığım ayaklarımı açıp diktim yere ve ayağı kalktım üzerime yapışan pantolonu silkeledim salaş siyah bir pantolon üzerine aynı kumaştan bir gömlek ve askılı büstiyerim vardı. Kalçalarıma kadar uzanan saçlarımı arkaya ittim, beyaz sporlarımı yere vura vura ilerledim güzelce odamın kapısını kapattığımda merdivenlerden aşağı indim bu arada iyi akşamlar millet bazen ne kadar kaba olduğumu unutuyorum kusura bakmayın kendimi tanıtmayı unuttum ve hemen başlıyorum.
Adım lena... Lena KAREL oldukça varlıklı bir ailenin ikinci kızıyım İstanbul'da yaşıyoruz ailem'le beraber.
Çok güçlü bir baba,süper bir anne ve dost bir ablaya sahibim son sınıf lise öğrencisiyim avukatlık düşünüyorum anne kalp doktoru babam genel cerrahlar kendi hastanelerinde aynı zamanda okudukları tıp Fakültesi'nde tanışıyorlar zaten ablamda ikinci sınıf üniversitesi tasarım bölümünden moda ikonu kendileri ilerde daha iyi tanırsınız zaten neyse ikinci evlat olarak sofraya yetiş'
mem lazım gözüme çarpan iki kat büyüklüğüm'de ki Avize'nin ışıklarıyla gözlerimi kıstım annem zerafet aşığı bir kadındı. Gösteriş, şık onun için çok önemliydi siz şimdi böyle bir kadın tasarımcı olmak yerine nasıl doktor oldu diye soruyorsunuz'dur hemen cevaplıyayım dedemin zoruyla.
Dedem çok baskıcı ve diktatör bir adammış. Kendi doğrusuyla hareket eden çok ciddi ve oldukça güçlü bir kişilik miş kendileri...
"İyi akşamlar canım ailem"diyerek sandalyemi çekip oturdum. Gözlerimi babama diktim.

" İyi akşamlar kızım"

diyerek bana katıldı. Gözlerimi babamdan ayırıp sofraya göz gezdirdim yine döktürmüştü canan teyzem menüde güzel bir çorba yanında köri soslu tavuk pilav ve salataya güzel bir sunum yapmıştı genellikle ağır yemekler yerdik. Bu genellikle formuna düşkün klasik zengin kıl tipli ailelerden değildik aksine hem yer hemde eritir dik yediklerimizi bu arada canan teyze evimizin yirmi yıllık çalışanı aile üyemizdi bir kızı bir küçük oğlu vardı eşini geçen yıl kaybettik murat amcamızı bir trafik kazasıyla geride bir kızı bir oğlu bide canan teyzeyi bırakmıştı.
"Yine nerelere daldın kızım siyahlara da bürünmüşsün"annemin lafıyla irkildim gözlerimi onun güzel yeşil gözlerine dikip hafif gülümsedim

" Valla anneciğim
Siyah benim için hayat felsefesi biliyorsun"

diyerek pilavımdan bir kaşık aldım "ımmm"muhteşemdi

" Dedesi kılıklı nasıl anne kız oluyoruz şaşıyorum doğrusu semih"

ardından ufak bir kahkaha attı. Aşırı eğlenceli ve çılgın bir kadındı kendisi bunu ilerleyen zamanda göreceksiniz

SON UMUT (DÜZENLEMEDE)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin