Düşüş.

33 5 6
                                    

Elindeki dosyalarla ayaklarını çarptırarak yürüyen kadının saçları gittiği hız sayesinde sağa sola savruluyordu.
Ölü kokan morgtan çıktığında içinde tuttuğu nefesi bırakarak rahatladı.Öyle yerler önceki hayatını hep suratına vuruyordu.

Babasının annesini ve kendisini gözlerinin önünde öldürmesi, 12 yaşında sokakta kendini yırtarak yardım isteyişi sonra bir adamın gelip yardım etmesine rağmen ölmeleri...

Ha, şuan yanlız değildi, o adam onu sahiplenmiş, evindeki üç çocuğuyla eşit sayışını hatırladı kız.

O anda nefesini hızlanmış, nefesi daraldığından çoktan yere atmıştı kendini.

Ardından anılar daha da derinleşti.Arkadaşlarının kahkahaları, alay edişleri ve dışladıkları geldi aklına.
Tek başına oturduğu ve öğretmenin bile çekindiği tek öğrenci olmuştu kız.

Ayrıca o adam üç çocuğu ve karısıyla kendisini de ortada bırakmıştı.

İşte bu daha da acıtmıştı, o kız ona sahipte çıksa ikinci babasınıda kaybetmişti kız.

Kafasını yaslandığı duvara yasladı ve gözlerini yukarı dikti.

Parmakları dosyaları daha da sarmalarken,titreyen vücudu ve yüksek ateşiyle havale geçiriyordu kız.

"Jae!" ayak sesleri hız ve telaşlı bir şekilde Jae isimli kızın yanına yaklaştı.
Ayak seslerinin sahibi soğuk elleriyle Jae'nin ateşini ölçerken çoktan ambulansı tuşlamıştı.

"Wonho.." kardeşinin bulanık siluetine dokumaya çalıştı Jae isimli kız.
Eline gelen yumuşak kumaşı çekerek sarıldı Jae.
İhtiyacı vardı, yanlızlık yaralarına tuz basmıştı yıllarca ama herkes onun suratına bakarak, merhem olacağına bir çakı misali yarasını daha da açmıştı.

Wonho kollarını şefkatle ona sararken, karşıdan gelen doktorlar sedye getirerek ayırdı iki kardeşi.

"Hayır bırakın." dedi Jae Wonho'yu çekiştirerek.Abisinden ayrılmak istemiyordu.

Karşıdan bir ayak sesi geldiğinde tüm gözler o tarafa dönmüştü.
Sarı saçlı bir genç, avukat önlüğü ve elindeki dosya dolu çantayı fırlatarak geldi.

"Jae..." Wonho kardeşini belinden tuttu.Wonho kardeşini tutmaya çalışırken Jae'nin havaleden şoka girmişti.Artık köpük çıkıyordu ağızından.Wonho kardeşini daha sıkı tutmaya çalışırken doktorlar sadece izliyordu.

"Ne bakıyorsunuz ?! Eğer benim kardeşim ölürse hepinizi kasten adam öldürmekten hapse tıkarım !! Benim adım HyungWon'sa bunu yaparım !!"

HyungWon telefonuna sarıldı o an.Arkadaşı vardı hastanede belki kardeşine yardım edebilir diye hızlıca çevirdi numarayı.

"Kihyun! " Karşıdaki ses telaşlı sese telaşla cevap verdi.

"HyungWon ? Noldu ?" Saçlarını çekiştirerek ambulansla giden kardeşini izledi.
Telefon hala kulağında iken, tek eliyle kapıyı açıp arabaya binerek cevap verdi.

"Jae, jae şoka girdi.Hastaneye geliyor." telefonu kafası ve omzunun arasına alarak arabayı çalıştırdı.

Hızla hastanenin yolunu tutmuştu.Kardeşiydi onun, 12 yaşında küçük bir kızken gelmişti eve.Geçmişini bilmesede ona karşı gayet fazla şefkat besliyordu, bazen diğer kardeşlerine bile söylemediği şeyi söylemişti Jae'ye.

Yaşları yavaşça gözünden kayarken, elinin tersiyle sildi.Akmasına izin verip olumsuzluğun etkisine girmeyecekti.
Çünkü...kurtulacaktı kardeşi ! Her seferindeki gibi doktor ucuz kurtulduğunu ama daha dikkatli olmasını söyleyecekti.

Sonra HyungWon, Wonho ve Jae birer pamuk şeker alıp eve gidene kadar onları yiyecek diğer ablasına dil çıkaracaklardı.

Ardından bunları unutup hiç yaşanmamış gibi davranacaklardı.

Ama ilk defa Jae'nin durumu havaleden şoka kadar büyümüştü.

*

"Hala kimi bekliyorsun ?" elindeki gazeteyi hastanenin beyaz dekarasyonuna kafa tutan kırmızı küçük sehpaya koydu oğlan.

"Yakalanacağız ve yakalanırsak ne olacağını sende biliyorsun."

Derin nefes verdi ve hala koridorda volta atan arkadaşını izlemeye devam etti.

"Euijin, anlamıyorsun değil mi ?" gri saçını çekiştirdi arkadaşı.

"Bak Ron umurumda değil Hightop.Hatta sende değilsin! ne bok yerseniz yiyin!"

Oğlan bunları elini o kırmızı sehpaya vururken söylemişti.Bu kadarı fazla diye düşünüyordu.

"Bana bak." gri saçlı arkadaşı onu yakasından tutarken, onun için kavgaya tutuştukları 'Ron' isimli arkadaşları çıkmıştı.

"Kavga etmeyin de gidelim artık buradan."

**

Hey ! Ben Asuman !

Bu kitap bana aittir.

BIGFLO & MonstaX içerir.

DELİLAH #HightopHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin