episode12

419 27 19
                                    


Orkun'u anlamayı çok denemişti. Ama her seferinde çıkmaz bir sokağa giriyordu. Sorularına cevap alamıyordu. Kalbine söz geçiremiyordu. Bir hayli yıpranmıştı.

Orkun'un kendisini hiçbir zaman sevemeyeceğini düşünüyordu. Belki de haklıydı. Çünkü onun hâlâ unutamadığı bir sevdiği vardı. Meryem, Orkun için belki de bir Oya olamayacaktı.

Sürekli Oya ile kıyaslanmaktan bunalmıştı. Ki bunu da sevdiği adam yapınca daha berbat bir hâl alıyordu. Orkun sürekli 'Oya böyle değildi , o sevmezdi..' gibi şey'ler söylüyordu. Ne yani Oya mı olmalıydı Meryem? Hiç tanımadığı bir kızın yerine geçip, onu taklit mi etmeliydi? Hiç Meryem'e göre değildi bunlar.

Ama seviyordu işte. Her ne yaşanmış olsa da seviyordu. Hatta bazen özlediğine kendi bile şaşırıyordu. Sonuçta Orkun onun farkında bille değildi Meryem'e göre.

İşte tam da burada Orkun , Meryem'in tezini çürütüyordu. Garipti ama Orkun'un da aklından çıkmıyordu yaşanılanlar. Baştan sona her şey gözünün önüne geliyordu.

Ama Orkun kaçıyordu. Çünkü o Oya'yı seviyordu, asla unutmazdı dimi? Onu terk eden bir kızı sevmeye devam edecekti elbette.

Sürekli araşıtıyordu. Bunun için türlü planlar yapıyordu. Kafasına koymuştu bulacaktı onu. Peki sonra ne olacaktı? Her şey eskiye mi dönecekti? Hiç birşey olmamış gibi.

Ama Orkun'un unuttuğu bir şey vardı 'eskiler,eskiden güzeldi.' Oya sadece bir alışkanlıktı Orkun'da. Bunu seziyordu Orkun, ama kendine asla itiraf edemiyordu. Bu gerçekten korkup kaçıyordu. Neden dünyası mı yıkılırdı?
Asla. Yeni bir başlangıç Orkun'a yeni bir bahar gibi gelebilirdi. Orkun'da bu yeni bahar'a kendini kaptırmaktan korkuyordu.

Bazı şey'ler oluyordu. Ama ikisi de anlam veremiyordu.

Orkun ,Meryem kadar detaylı düşünememişti. Taşınma telaşı yaşatıyordu Şeyda. Yeni bir başlangıç amaçlı taşınma kararı almışlardı. Bu Orkun'a göre olmasa da Şeyda'yı asla kıramazdı.

Evlerine geldiklerindem beri Şeyda çok hareketliydi. Evin dekoruna takmıştı kafayı. Kendi paniği yetmezmiş gibi Burak ve Orkun'a da azap çektiriyordu.

Yeni taşındıkları apartman aile apartmanı gibiydi. Sokak cıvıl cıvıl, bahçeler çiçek doluydu. Tam Orkunluk(!)

Ağır eşyaların taşınması için Şeyda, Burak ve Orkun'u dışarı göndermişti. Kendisi ile yaptığı işin tadını çıkarmak içim Meryem'e doğru yol almıştı. Artık komşulardı. Fakat bunu sadece Şeyda ve Burak biliyordu. Ağır tehditler sonucu Burak'ı Orkun'a bunu söylememesi için ikna etmişti.

Şimdi ise bombanın pimini çekmiş fırlatmayı bekliyordu ki istediği oldu. Meryem'in evinin kapısı açıldı. Şeydayı karşılayan Meryem'in annesi olmuştu.

Şeyda sıcak bir gülümsemeyle başlayarak, yeni taşındıklarını anlatmış ve klasik kahve isteme bahanesi uydurmuştu. Annesi Şeyda'yı çok sevimli bulmuştu ki kanı hemen ısındı ona. Başta içeri davet etse de Şeyda kabul etmemişti. Bunun üzerine onlara akşam yemeği hazırlamayı kabul ettirmişti Şeydaya.

Kendisi mutfağa doğru ilerlerken Meryem'e seslendi.

"Kızıım, hadi aşağı gel. Bak yeni komşularımız gelmiş. Yardıma ihityaçları var. Gel de bir işin ucundan tut."

Yorgunluktan çökmüş bile olsa annesinin sözünden çıkamayacağını bilen Meryem yavaş da olsa aşağı indi. Kapının açık olduğunu farkedip kapıya yöneldiğinde şok olmuştu.
Elbette Şeyda'yı görmeyi beklemiyordu.

"Selaam, ben Şeyda. Komşuyuz da artık."

Sanki ilk defa tanışıyorlardı. Meryem neler olup bittiğini soracakken annesi belirdi yanlarında. En iyisi Şeydayla önceden tanıştığını bilmemesiydi. Yoksa açıklamak için tekrar bir yalan uydurması gerekirdi.
Şeyda'yı bozmayarak kendini tanıttı.

"Hadi Meryem sen de git de yardım et. Tanışın hem."

Evden kovulma vakaları vol.865985. Annesinin üzerine attığı hırkayı alarak üzerine geçirdi ve Şeydayla konuşmaya başladı.

"Ne komşusu, neler oluyor Şeyda?"

Şeyda başta sadece gülümsese de Meryem'in merakına yenik düşmüş ve olanı biteni anlatmaya başlamıştı.

Meryem'in en çok dikkatini çeken artık Orkun'la aynı sitede oturacak olmalarıydı. Artık onu görme şansı yüksekti. Peki bu şans mıydı ? risk miydi?

Kafası yine karışacaktı buna üzülüyordu. Ama Orkun'u daha fazla görecek olmanın sevinci daha ağır basmıştı.

***

Uzunca bir süre evi yerleştirmeye çalışmışlardı. Tabi birkaç bir şey yine tam oturtamamıştı. Mola verme vakti çoktan gelmişti.

Üzerleri pek temiz olmadığından yerdeki mindere oturdukları sırada kapı sesi gelmişti. Gelen Burak ve Orkun'du.

attention.||merkunfiction2.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin