TURUNÇGİL |Yavru Panda| (Seri: 1)

Bağa Mı Didin??

Medya: Model - Dünya Tek Biz İkimiz

-------------------

Gözümden bir damla yaş akarken, silmeye gerek duymamıştım.

Yeni aydınlanmaya başlayan havanın eşliğinde durgun denizi izlerken, kulaklığımda çaldığını yeni farkettiğim yavaş tınılı şarkının tam da şu anki durumumu anlattığını düşünerek, geri kalan kısmına sessizce eşlik ettim.

Tekerlekler yolun pürüzlü zemininde hızla kayarken, arabanın açık camından yüzüme çarpan rüzgar, turuncuya çalan kızıl, kıvırcık saç tutamlarımın gelişi güzel yaptığım topuzumdan kaçarak havalanıp, gözlerimin önüne gelerek özgürlüğünü ilan etmesine sebep oluyordu.

Düşüncelerimden sıyrılıp karşımdaki manzaraya odaklanmaya çalıştım. Zira doğduğum, büyüdüğüm, yıllarımı geçirdiğim, anılarımın arka planında olan şehirden bilmediğim bir sebepten dolayı apar topar ayrılmak zorunda bırakıldığımdan, manzaranın keyfini çıkartacak durumda değildim.

ŞAKA LAN, ŞAKA!

Şu anda best kankim, karşim Sevde'yle beraber otobüste o kadar boş yer olmasına rağmen yerde mahalle abisi oturuşu yapıp, bağırarak benim okul için parodi yaptığım Ben Yoruldum Okul şarkısını söylüyorduk. (Mira yazarınız -Aha da ben- parodiyi kendisi yaptı Karamlı Sütlerim. Lütfen izin almadan almayın.)

Aslında daha çok ben söylüyordum. Sevde ise susmam için bana yalvarıyor, bir yandan da yerden kalkabilmek için benim kıskaçlarımdan kurtulmaya çalışıyordu.

"Yeter be! Sabah sabah sizin karga sesinizi çekmek zorunda değiliz biz!" arkamızdan gelen cırlamayla yüzüme Arka Sokaklar da ki Mesut ifademi yerleştirip, ağır çekimde arkamı döndüm.

"Bağa mı didin?!"

******

"Allah belanı vermesin Mercan! Allah tependen bakmasın Mercan! Şu minik, tatlış ayacıklarıma kara sular indi Allah'ın cezası! Allah'ım günahım neydi?!" (Neka imanlı bir cümle oldu lan.)

Evet şu an okula doğru yürüyorduk. Arkamızdan laf atan kızın üstüne atladığımdan ve +18 kan ve vahşet içeren hareketlerde bulunduğumdan otobüsten atılmıştık.

Pişman mıyım? Asla! Yaptıklarımdan pişman değilim, aklım hala yapamadıklarımda!

"Vallaha kanka o senin bileceğin iş, artık ne günah işlediysen.." dedim ciddiyetle ona bakarken.

Kafama aldığım darbeyle usulca Sevde'ye dönüp, en tatlı bakışım olan hipopotam ile sineğin çiftleşmesine şahit olmuş yavru panda bakışımı yerleştirdim yüzüme. Yani, içinde yavru panda geçiyorsa tatlı olmalı değil mi?

"Kanka zarhoştum, hatırlamıyorum," dedim gözlerimi biraz daha büyüterek.

Bana bir süre daha sinirle baktıktan sonra birden gülmeye başladı.

'Aha da devreleri yandı kızın!'

'İtfaiye mi çağırsak acaba Hatçe?'

'Yok kanka söner bence birazdan.'

'Peki.'

Benim tuhaf bakışlarımı umursamadan gülmeye devam ederken birden bir şeye tosladı ve yere düştü.

Neye çarptığına baktığımda, yaraşuhlu, datlu, daş, meteor.. Odun, kalas ve daldan bir ağaca çarptığını görmemle hunharca gülmeye başladım. Yani kibarca anırdım.

'Zaten kızda şans olsa seninle kanka olmazdı.'

'Zaten bende şans olsa iç sesim sen olmazdın.'

Canım (!) kankamın bana tehdit dolu bakışlarını göndermesiyle kahkahamı durdurmaya çalışarak zorlukla konuşmaya başladım

"İ-iyi misickmc k-kan-kajkkfk?"

Saçmalamayın, tabiiki de gülmemeye çalışırken domuz sesleri çıkarmadım. Tamam, belki birazcık, küçücük, minnacık yapmış olabilirim. Hem saç malanmaz taranır.

Sevde'nin kaşlarının ciddi bir ilişkiye girdiklerini görmemle tekrar gülmeye başladım.

O sırada belime dolanan ellerle kaşlarımı çattım. Tam arkamı dönüp bağıracaktım ki, o hayran olduğum ses kulaklarımı doldurdu.

"Sevgilim?"

Gülümseyerek arkamı dönüp, kollarımı boynuna doladım.

Sevde'nin acıyla inlemesiyle Atlas'tan ayrılıp, hızla ona döndüm.

Değişik bir ifadeyle bize bakıyordu.

Sevde'nin tekrar inlemesiyle endişelenmeye başlamıştım.

"Kanka iyi misin?" dedim önünde çömelerek.

Sol ayak bileğini tutarak, "B-bileğim!" diye acıyla konuşunca içim burkuldu.

Ayağa kalkıp nazikçe onu kaldırmaya çalıştığımda acıyla inleyip, tekrar oturdu.

Atlas'a dönüp "Ne yapacağız?" diye sorduğumda, kolumdan tutup, nazikçe kenara çekerek, "Ben hallederim," dedi ve Sevde'ye doğru ilerleyip, kucağına aldı.

O sırada bir an Sevde'nin sırıttığını görür gibi olduğumda, silkelenerek başımı iki yana salladım.

Kesinlikle hayal görmüştüm. Yoksa kız o kadar acının içinde nasıl sırıtsın? Şizofren falan mı olmaya başladım ben acaba ya?

------------

Selamın Aleyküm Karamlı Sütlerim!

Ben Mira yazarınız. Kitabı iki kişi yazıyoruz. Diğer yazarınız da Mila.

Bunlar gerçek isimlerimiz değil ama siz bize böyle hitap edebilirsiniz. Bize ikizler de diyebilirsiniz. Gerçek ikiz değiliz ama Wattpad'da böyle anılmayı tercih ediyoruz. Zaten normalde de bizi gören ikiz sanıyor.

İnşAllah kitabı seversiniz Karamlı Sütlerim.

Ben size Karamlı Sütlerim diye hitap edeceğim, Mila yazarınız ise Sütlü Karamlarım. Bizi bu şekilde ayrıt edebilirsiniz. Ayrıca benim yazdığım yazılar yatay ve kalın olurken, Mila yazarınızın ki sadece kalın olacak Karamlı Sütlerim

Saygı çerçevesi içerisinde olan her türlü eleştiriye açığız Karamlı Sütlerim. Ayrıca tüm hakları babaannemin paçalı donunda saklıdır. İzin almadan alıntı yaparsanız gerekli işlemler başlatılacaktır.

Küfürler en aza indirilmiştir Karamlı Sütlerim. Onun yerine kendi uydurduğumuz yaratıcı hakaretler kullanılacaktır.

Tanıtımda ki açıklama Mila yazarınıza aittir.

Açıklama kısmı bölümü geçmeden, bir sonraki bölümde görüşmek dilekleri ile!