GÜNEŞ'İN DOĞUŞU

GD3

tımarhane gibi ya bu nasıl okul? hiç özlememişim. hemde hiçbirini tamam 3-5 kişiyi özledim ama zaten onlarlada 15 gün boyunca görüştüm. *yine başlıyoruz güneş * dedim kendi kendime.

okula girer girmez direk erkanın yanına gittim zaten. sınıftakilerle konuşmadım bile. erkanla aramızdaki ilişki cidden anlatılmaz,anlatılamaz bir ilişkiydi. benim ona yumruk atmamla başlayan bir hikaye mesela. ona hiçbir zaman güvenmedim çünkü geçmişi çok kirli biri. yeri geldiğinde sırdaşım yeri geldiğinde omzuna yaslanacağım adam. birbirimizden hiçbir şey esirgemez,saklamazdık ama ben genede bazı mevzuları anlatmıyordum çünkü 2 yıl olmasına rağmen ona hala güvenmiyordum. her neyse uzun uzun sarıldık. normal bir sevgi seviyesi nasıl olursa onun dahada üstünde bir aşktı bizimkisi, neyse bunu ilerde hep beraber görücez.

herzamanki kaloriferimizin oraya geçtik konuştuk felan zil çaldı içeri girdik (ayrı sınıflardayız).tenefüslerde konuşa konuşa öğle arasına geldik. instagramlarımızı kapatmıştık çok sık kavga ediyoruz diye erkan birden;

-ben instagramımı geri açtım

-şaka yapıyosun dimi?

-hayır gayet ciddiyim*dedi lakayık bir şekilde.

tamam çok büyütülecek bir mevzu değil ama taa sabah açıyor,fotoğraf bile atıyor ve bunu bana daha yeni söylüyor. gene sesimi çıkarmadım.ama sinirden kuduruyorum ve sinirimi dışarı yansıtamadığım zaman kendime istemsizce babamdan gizli uzattğım tırnaklarla zarar veriyordum. bu bende küçüklükten kalmış birşey o zamnda sinirden nefesimi tutarmışım. *şifremide değiştirdim* dedi gene lakayık bir şekilde. ama inanmadım inanmak istemedim. sonra tekrarladı cümlesini. ve en sonunda dayanamadım o an aklıma ne geliyorsa dedim çünkü 2 yıl oldu ve ben erkanın bu rahat tavırlarından cidden sıkılmıştım.

şifresini vermesini teklif ettim gene hayır profil resimlerini bizim fotoğrafımız yap karişmicam dedim gene hayır dedi. önceden ben demeden yapardı şimdi ben zorluyorum bu işte bi gariplik var sanki ya? bu arada ona laf yetiştirirken elimin üstünün kanadığını gördüm. ya bilmiyorum cidden onu başka birinin yanından bile geçerken kıskançlıktan kuduruyodum ve bu birazda ona güvenmememden kaynaklanıyodu. çünkü zamanında yaptığı hataların bedeli yok.

öğle arasının bitmesine yakın yine bu konu açıldı ve tekrar * şifremi felan vermicemi dedi dayanamayıp istemsiz bir şekilde karnına bir yumruk atmıştım. bana asla el kaldırmaz kaldıramazdı. bende ona aynı şekilde. ama o genede yaptığı her davranışla canımı çok acıtırdı. bir önceki gecede spor yapmıştı ve karın bölgeside hamlanmıştı. ilk başta iyi oldu felan dedim ama sonradan ona vurduğumun kat kat acısını hissettim. aşk hissetmekmiş demekki. kolumu uzattım ;

-canını acıttığım kadar acıt -burası acımaz diğer tarafını çevir dedi.

ben bian şok oldum bu kadar çok ince düşüneceğini hiç tahmin etmemiştim,ya da bu kadar çok canımı acıtmak istemesini. çünkü bana aşıktı yada ben öyle biliyordum. zaten 2 dakika sonra zil çaldı yukarı çıkarken kolumun morardığını gördüm. herneyse okuldan dersleri kafam dağınık bir şekide dinleyip çıktım. aslında erkanın o günki değeri bende bitmişti zaten. o an 2 yıl boyunca verdiğim bütün değerleri almak istedim ondan.

tekrar eve gelince yap felan dedim ama gene dinlemedi,yapmadı. üzdüğünden değil ama sinirimden ağlamaya başlamıştım bile. ogün erkana dediğim tek cümle; *sen varkende ağlıyorum sen yokkende, ben tekrar hayatıma beni mutlu etmen için kabul ettim ama sen beni üzmek için gelmişssin* dedim ve sonra zaten odamda bayılana kadar ağladım çünkü onu başkasıyla düşünmek bile beni deli ediyor.