i

426 66 4
                                    

Bugün... Çok tuhaftı Kunp- Bambam. Sanırım işe başlayalı bir buçuk ay olmuştu ve her sabah Haneul'la senin güzel yüzünü yakından görerek gidiyordum işe. Diyorum, hayâllerimin gerçekleşmesi için ne yaptım? Beni kendine yakın bulman için ne yaptım?

Alışmıştım sana Kunpimook demeye. Dün iş çıkışı "Bana BamBam diyebilirsin." dediğinde kalbimin hızlandığını ve nefesimin kesildiğini hissettim. Farklı hissettirdi bu kadar süre söylememen.

Nedenini bugün anladım.

Vapurdaydık yine. Ben Haneul'la oynarken, seslenmiştim sana. Gerçek ismini söylememiştim, Bambam demiştim sadece.

Sonra Haneul döndü. İkimizin yüzüne de mutlulukla bakarken açtı kollarını iki yana. "O kadar yakınlaştınız mı?" dedi mutluluk kokan sesiyle. Önce kaşlarımı çattım. Yakın derken anlamamıştım ne demek istediğini. Başımı sana çevirdiğimde bana bakıyordun ve... Ah, tanrım. Zor durmuştum gözlerine düşmemek için.

Başını kendine gelirmiş gibi iki yana salladığında izledim kızına dönüşünü. Haneul, "Ona Bambam demek için çok çok çok çok yakın olmanız gerek de..." demişti bana bakarak. Kalbimin hızla çarpışını hissediyordum. "Değil mi baba?" Senin gözlerinin içine bakarak söylediği cümle, beni heyecanlandırmıştı. Bekliyordum cevabını ve izledim hareket eden dudaklarını. "Evet, kızım."

Gerçekten, diyorum içimden. O kadar yakınlaştık mı Bambam?

letters to the beautiful man ☸ yugbamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin