--Sabah/Demi--
Mükemmel kuş cıvıltıları ve harika güneş ışığı ile uyandım. Şaka lan şaka. Şubat gününde güneş mi olur amına koyayım. Kuş cıvıltıları? Ahahahahahahahaha NO. Selena malı su döktü. "Ne yapıyorsun ya mal mısın kızım?! Bana bak ayıkido biliyorum!" diye kalktım hızlıca. "Hee. Götüme anlat. Senin yüzünden geç kalacaz okula!" ah doğru ya ! Bugün Cuma'ydı, haftanın son günü şükürler olsun. Haftaya bugün de edebiyat sınavım var lanet olsun. "Hadi çabuk hazırlan uykucu! Yarım saattir uyanmıyorsun! Öküz uykulu!" dedi ve gitti Selena. Her zamanki gibi bir kot pantolon, mor kareli bir gömlek, gömleğin üstüne siyah bir yelek giydim. Ayakkabı odasına gidip bir spor ayakkabı denedim. Ama küçülmüştü. Birkaç tane daha denedim. Bunlar da küçülmüştü. Selena'nın ayak numarası zaten benimkinden küçük. Bende hayatımda hiç giymediğim, denemediğim birşey giymek zorunda kaldım. TOPUKLU AYAKKABI. Hayatımda ilk kez bir topuklu ayakkabı giydim. Ayakkabı kahverengiydi. Anne yadigarı kolyemi taktım. Hafif bir makyaj yaptım. Hazırdım. Ayakkabılar ve makyaj dışında her zamanki Demi'ydim işte. (Demi'nin kombini: http://images4.fanpop.com/image/photos/16300000/sonny-sonny-munroe-16328824-362-650.jpg )
--Selena--
Banyodan çıktığım anda Demi'yi uyandırmıştım. Artık Miley'nin bizle alay etmesinden sıkıldığım için herzamankinden farklı bir kıyafet giyecektim. Mavi uzun kollu bir tişört, üstüne kısa kollu çizgili bir tişört, dizlerimin üstüne gelen bir kot giydim ve mavi tozluk taktım. Ayakkabı odasına gittiğimde kot converseimi giydim ve üstte şapka rafından çizgili bir bere alıp taktım. Hafif bir makyaj yaptım ve saçlarımı bukleleştirdim. Bugün gözlüğümü takmak yerine lens taktım. Bir kaç takı da taktım. Bugün diğer günlerden birazcık daha süslü giyinmiştim ama neden bilmiyorum, dün o enerji aktarması olayı olduğundan beri kendime daha çok bakım yapasım geliyor.
Aşağı indiğimde Demi'yi de hazır gördüm. Benim aksime o topuklu giymişti. Ağzımı açacakken ne diyeceğimi anlamış olmalı ki "Hey, bu akşam alışverişe çıkmalıyız. Spor ayakkabılarım küçülmüş de, topuklu gitmek zorunda kaldım." dedi. "Aynen. Şu dünki olaydan sonra kendime daha çok bakım yapasım geliyor." dedim. "Demek ki eski ruhun çok süslüymüş!" diye alay etti. "Hahaha. Geç kalıyoruz. Çıkalıım!" dedim ve çıktık.
"Dersin ne Dems?" dedim yolda yürürken. "Biyoloji." dedi. "Aynı sırada oturucaz o zaman." dedim. "Seninde mi?" "Yep. Hadi bak geldik! Sınıfa koşalım!" dedim ve koşmaya başladık. Birkaç dakika içinde sınıftaydık ve hemen en öne oturduk. Zil çaldı. Cyrus ve çetesi geldi. Miley bizi gördüğünde dalga geçmek için yanımıza gelmişti ama ona döndüğümüzde şakınca baktı. "Selena? Demi? Siz misiniz?" dedi şaşkınca. "Evet. Şimdi neyle dalga geçeceksin Miley?" dedi Dems. "Sanırım... Durun durun, sizin çöpten çıkmış kıyafetleriniz nerede?" dedi. "Bi bok yok burada Miley. Tüy şuradan!" dedim. Şaşkınlıkla Justin ile en arka sıraya oturdu. Niall da bir ön sıralarına, Patrice ile birlikte oturdu.
--Miley--
Bu kızlara ne olmuştu böyle! Çok şaşkındım. "Bebeğim, ben tuvalete gidiyorum" dedim justin'e ve dudağına bir öpücük kondurdum. Tuvalete gittiğimde kapıyı kilitleyip telefonumu çıkardım. Barbara'yı aradım. İkinci çalışta açtı. "Bak, Barbara. Artık bu masum kızların hayatlarını mahvetmeyeceğim. Kendine başka birini bul." dedim. "Cyrus, onlar masum değil, onlar çağımızın büyücüleri! Çağ büyücüleri benim 1000 yıldır düşmanım. Sürekli beni mühürlüyorlar! Ve eğer bu çağ büyücüleri beni öldürürse, sonsuza dek yaşarlar! O ikisini ayır. Böylece 3. büyücü bulunmaz! Hele ki 3 büyücü prens hiç uyanmasın! 6 çağ büyücüsünden 2'si uyandı ve 4 tanesi daha uyanırsa, işin biter Cyrus!" dedi ve yüzüme kapattı. Lanet olsun, bu kadın nereden bana bela oldu ki!
Aynaya baktım. Kırıktı. Ben... Ben daha fazla masum insanlara zarar vermek istemiyordum. Ben ölürsem başkasını bulacak. Bu yüzden memnunum. Yerdeki kırık parçalarından birini aldım ve bileğimi kestim. Bir anda ışık saçılmaya başladı. Neredeyse kör olacaktım. Sonra bir melek belirdi. "Şükürler olsun, hiç uyanmayacaksın sandım! Ben geçen yüzyılın çağ büyücüsüyüm. Senin eski ruhun yani. Bundan sonra Selena ve Demi'yle beraber çalışacaksın! Onlara da söyle, kendilerine bir daha zarar versinler. Sende öyle. Güçleriniz oluşacaktır." dedi ve ellerini havaya kaldırdı. Enerjimsi bir topu bana yöneltti ve birşeyler aktardı. Tanrım, acı çekiyorum! Çığlık attım...
O şey gittiğinde hemen sınıfa koştum. Yerime oturdum. Ter içinde olduğum için Justin'in bana soru sormasından korkuyordum. "Miley, tuvalette ne yaptın da bu kadar terledin?" dedi Justin. Lanet soru gelmişti işte. "Tuvalete kadar koştum. Tuvaletten sonra da koştum. Sen ne sandın?" dedim. "Bilirsin. Garip şeyler." dedi. Sonra öğretmen geldi. Ders başlamıştı...
...
Okul çıkışında Justin, ben, Niall ve Patrice beraber çıktık. Şu Patrice'ten nefret ediyorum. Her erkeğe yavşıyor. Yavşak orospu. Niall'a döndüm. "Hey, Niall. Delena'nın ev adresini versene" dedim. Bu okulda beraber takılanlara isim veriyorduk. Justin ve bana Jiley diyorlar. Niall ve Patrice'e Natrice. Demi ve Selena çok yakın dostlar oldukları için Delena. Yakın dostlar ve ilişkiler için isim takılıyor. "Tamam da, kötü birşey mi yapacaksın?" dedi. "Hayır. Yapmam gerekeni yapacağım." dedim. Adresi verdi. Justin'i öptüm ve herkese "Sonra görüşürüz!" dedim.
Arabama atladığımda hemen bir telefoncuya gittim. Yeni bir sim kartı aldım ve eskisini attım. Artık o 1000 yaşındaki çatlak kötü cadı Barbara beni rahatsız edemeyecekti. Mühürlüydü. O yüzden hiçbir bok yapamazdı. Arabama tekrar atlayıp Delena'nın evine sürdüm. Kapıyı çaldım.
--Demi--
"Ben bakarııım!" dedim Selly'ye ve kapıyı açtım. Açmamla ağzımda açıldı. "Cyrus? Sen ne yapıyorsun burada? Evimizde de mi bizi rahatsız edeceksin?" dedim. "Hayır. Size olanları anlatacağım." dedi. "İçeri geç..." dedim ve geçmesi için geri çekildim. İçeri girdi ve salona gitti. Koltuklardan birine nazikçe oturdu. "Kimmiş!" diye bağırdı Selena merdivenlerden inerken. Miley tekrar kalkıp "Merhaba" dedi Selena'ya. "Senin burada ne işin var!?" diye bağırdı Selena ve Miley'nin karşısına geçti. "Selena sakin ol! Miley sende otur. Selena, sende. Anlat Miley." dedim. "Öncelikle sizden binlerce kes özül dilesem az. Ancak bunları yapmamın bir nedeni vardı. Ölüm kalım meselesi diyelim..." diyerek söze başladı Miley. Bize herşeyi anlattı.herşey bittiğinde onu affettik ve üçümüz sarıldık. "Sanırım artık Demilena olacağız..." dedi Selena. "İstersen buraya taşınabilirsin, Miley." dedim. "Lütfen bana M, Smiley veya Miles diyin. Ve taşınmayı çok isterim!" dedi Miles. "Bana da Dems de." dedim. "Bana da Sel veya Selly. Hey, demek güçlerimizi kazanmamız için kendimize zarar vermemiz gerekiyor. Ben mutfaktan bıçak alıp geliyorum." dedi Selly. Bu sırada ben ve Miley konuşmaya başladık. "Yarın taşınabilirsin." dedim. "Tamam. Iıımm o zaman yatak ve kıyafetlerimi alsam yeter. Diğerlerini satarım." dedi Miles. "Tabii!" dedim. "Hey Demi, hoşlandığın birisi var mı?" dedi bana. "Şeyh, Niall. Ve o da bunu biliyor. Ancak o, orospu Patrice ile çıkıyor." dedim. "Iğğ! O orospudan nefret ediyorum! Merak etme, Niall ve sen, o iş bende." dedi bana.
"Sana birşey söyleyeceğim. Ben aslında Justin'le küçüklükten beri tanıştığımız için çıkıyorum. O da öyle." dedi. "Hoşlanmıyor musun ondan?" dedim. "Yok, hoşlanıyorum ama... Bazen bana arkadaşıymışım gibi davranıyor." dedi. Biraz daha konuştuktan sonra Selly geldi elinde bıçaklarla. "Bulaşık makinesinin işi bitmişti de, boşaltayım dedim. Ee Miley, ne zaman taşınacaksın?" dedi Sel. "Yarın" dedi M. "Harika! Yarın güçlerimizi de deneriz! Ama önce güçlerimizi kazanmamız lazım." dedim ve bir tane bıçağı aldım. Miley de diğerini. Zaten Selena'nın elinde vardı. "3" "2" "1" ve kestik bileklerimizi. Bir enerji geldi ve yaranın içine girdi. Hepimiz çığlık attık. Sonra yaramız kapandı ve iyiydik...
-----------------------------------
İşte bu bölümde böyleydi! Size Miley iyi olacak demiştim :) bakın ne hızlı kaynaştılar ehehehe! Sınır koymayacağım ya, öyle kendimi de kısıtlamış oluyorum. Herneyse, okuduğunuz için çok tşkler :* <3 :D
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Be Yourself
FantasyBu ezik iki kızın hayatında ne gibi değişiklikler olabilir ki? Efsanevi şeyler olmaz herhalde değil mi? Ya olursa?