Bölüm 4: EV

5.7K 300 41
                                    


Bölüme başladığınız tarihi ve saati buraya yorum olarak bırakabilirsiniz!

Bölüm Şarkısı: Nightcore - I'm Coming Home

***


Bölüm 4: EV

Yeraltı'ndan çıkıp da Taksim sokaklarında ağır ağır evime doğru ilerlerken elimi Aras'ın koluna koydum ve "Yanlış yöne gidiyoruz," dedim.

Kaşları çatılırken dikkatle bana baktı ve "Eve gitmek istediğini söyledin," dedi, sesinde açıklama beklediğini yansıtan sakin bir tını vardı. Başımı onaylarcasına sallarken, "İki evim var, biliyorsun..." dedim, yolun ortasında duraksayarak babam ve Ulaş'la birlikte yaşadığımız siteye doğru giden yola dikkatle baktım.

"Ailemin evine Ulaş olmadan gitmek istemiyorum. O kapıdan, yanımda kardeşim olmadan geçmeyeceğim," dedim ve derin bir nefes alarak Aras'ı kolundan çekiştirip, geçen yıl mezun olduğum meslek lisesine giden ara sokağa doğru ilerlemeye başladım.

"İkinci evimin nerede olduğunu biliyorsundur," dediğimde, Tanem'le karşılaştığımız akşamı anımsadım. O akşam, Tamer içinde Tanem'in de bulunduğu eve bir şarjör dolusu mermiyi boşaltarak bana hayatımın korkusunu yaşatmıştı. Gerçi dün akşam telefondan yükselen tek atışlık silah sesi, hayatımın korkusunun kat be kat üstünde yer alıyordu.

"Neden yürümek istedin?" diye sordu Aras, yanımda yürüyordu. Elim hâlâ kolunda olduğu için benden uzaklaşmamıştı. Elimi kolundan çekerek montumun ceplerine koydum ve "Hava soğuk ama rüzgâr esmiyor. Böyle kuru soğukları seviyorum," diyerek Aras'a baktım.

Gökyüzündeki beyazlık gözlerinin siyahını kırmış ve koyu bir kahverengiye dönüştürmüştü.

"Hmm?" dediğinde, başımı sallayarak önüme döndüm ve "Ayrıca, soğuğu hissetmek istiyorum. Zihnimi açıyor," dedim.

"Soğuk hava, içindeki yangını dindirebilecek mi?" diye sorduğunda, omuz silktim ve "Neden bu kadar çok merak içindesin?" diyerek, sorusuna soruyla karşılık verdim. Cebimdeki telefon titremişti ama çıkarıp da gelen mesaja bakmak içimden gelmiyordu. Bu yüzden cevap beklercesine Aras'ın yüzüne baktım.

Aras usulca, "Kendini yok ettiğini görmek istemediğim için merak ediyorum seni," dediğinde, attığım adım havada asılı kalırken başımı omuzuma eğerek hâlâ yürümekte olan Aras'ın sırtına baktım. Ne diyeceğimi bilemediğim için güçlükle de olsa havada asılı kalan adımı atarak ilerlemeye devam ettim.

***

Eve geldiğimizde kapı ziline basarak omuzumu kapının kenarına yasladım. İçerde bir patırtı koptuktan sonra kapı aniden açıldı ve Tanem'i üstü başı dağılmış bir halde yüzünde kocaman, şapşal bir sırıtışla kapının eşiğinde gördüm.

Yüzüme çarpık bir gülümseme yerleşirken, kalbime çöken ağırlığa aldırmadan kollarımı iki yana açıp Tanem'e sıkıca sarıldım.

"Bebeğim! Eve döneceğini duyduğumda nasıl sevindim bilemezsin! Hemen size gittim Kemal Amca evdeydi, kıyafetlerini almam gerektiğini söyleyip tüm kışlıklarını aldım. Ne de olsa bahara kalmadan küçük kardeşimizi geri alacağız. O zaman aile evine gönül rahatlığıyla dönersin," derken, derin bir nefes aldı ve sırtımı sıvazladı.

"Çok konuştum çünkü şimdi sana ne diyeceğimi bilemiyorum. Kardeşimiz için çok endişeleniyorum ve ben endişe içindeyken senin neler hissettiğini hayal dahi edemiyorum," derken geri çekilip arkama baktı. Yüzündeki gülümseme anında solarken, "Misafirimiz olacağını söylememiştin," dedi.

YERALTI II - Yeis (ASKIDA)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin