^^4^^

92 9 0
                                    

Aral bana doğru yaklaştı ve kolumdan tutarak hızlıca dışarıya çıkardı. Eski resim atölyesine gelmiştik. Ne yapmaya çalışıyordu? Gerçekten anlamıyordum. Şaşkınca ona bakarken konuşmaya başladım:

"Sen ne yapmaya çalışıyorsun Aral."

o da bana şaşkınca bakıyordu:

"Gerçekten safsın Arya. Ne yapmaya çalıştığımı gerçekten anlamıyor musun?"

"Hayır anlamıyorum Aral. Garip davranıyorsun."

"Benim sabrımı zorlama Arya. Kötü şeyler olmasını istemiyorsan adam akıllı yerinde otur."

bunu duyunca gözlerim fal taşı gibi açılmıştı. Tamam ondan korkuyor olabilirdim ama bu ona karşı gelemeyeceğim anlamına gelmiyordu. Bu dediğine gerçekten sinir olmuştum. Ona alayla bakarak konuşmaya başladım:

"Allah allah! Yerimde durmazsam nolurmuş,Aral bey. Senden korkmuyorum."

aslında bunu derken bile korkuyordum. İçimden inşallah bana bişey yapmaz diye geçirirken kapı sesi duyuldu. Gelen Açelya ve Deniz'di. İçim rahatlamıştı ama neden Açelya sürekli Deniz'le geziyordu. Neden sürekli onun yanındaydı. Nefret ediyordu ondan. Böyle davranması biraz garibime gitmişti. Tam Açelya'nın yanına gidiyordum ki Aral benim kolumdan tuttu ve kulağıma yavaşça fısıldadı:

"Bu iş burda bitmedi Arya. Unutma. Sakın beni kızdıracak bişey yapma."

kolumu hızlıca çektim korkmaya başladım. Aral'ın yüzüne baktım. Korkumdan ya da sinirimden bilmiyorum ama ağlamak istiyordum. Aral'ın yüzüne bakarken gözümden bir damla yaş düştü ve Açelya'ya doğru koşmaya başladım. Aral... Ondan gerçekten çok korkuyordum.
Aral'ın ağzından
Açelya ve Deniz tam zamanında gelmişti. Arya onları görünce Açelya'ya doğru gitmeye koyulmuştu. Kolundan tuttum ve:

"Bu iş burda bitmedi Arya. Unutma. Beni kızdıracak bişey yapma."

Arya kolunu hemen elimden kurtarmıştı. Yüzüme bakıyordu. Sanırım benden korkuyordu. Benim yüzüme ifadesiz bir şekilde bakarken gözünden bir damla yaş düştüğünü gördüm. Bunu ona nasıl yaptım? Sevdiğim kızı nasıl ağlatabildim? Koşarak Açelya'nın yanına gitmişti. Allah kahretsin! Onun ağlamasını istemiyordum. Onu ben üzüyordum. Bunu yapmayı istememiştim. Benden bu derece korkması için ne yapmıştım? Artık ona iyi davranmam gerekiyordu sanırım. Açelya ile birlikte giderlerken gözümden bir damla yaş düştü. Onu ben ağlattım. Kendimden iğreniyorum!
Deniz'in ağzından
Açelya ve Arya arkalarını dönmüş giderken, Aral'ın gözünden bir damla yaş düştüğünü gördüm. Ah, aptal çocuk Arya'yı çok seviyordu. Evet Arya'yı sevdiğini hepimiz biliyorduk. Arya'nın yüzünü kalemle boyadığı gün bizi tembihlemişti:

"Bakın çocuklar. Kızları tutun. Mümkünse buraya baya bir süre gelmelerini önleyin. Onu boyarken yüzünün her ayrıntısını ezberlemek istiyorum."

aslında bunu demesi işime gelmişti. Açelya'yla uğraşmak eğlenceli olacaktı. Ve öyle de olmuştu. Aral bana baktı. Sırıttığımı görünce:

"Ne gülüyorsun oğlum. Acı çekmem ya da ağlamam hoşuna mı gidiyor?"

"Ne alakası var oğlum. Aklıma Açelya'yla uğraştığım gün geldi de. Ona gülüyordum. "

deyince bana anlamayan gözle baktı:

"Sen Açelya'yla her gün uğraşıyorsun Deniz. Hangi günden bahsediyorsun?"

"Şu Arya'nın yüzünü boyadığın günden bahsediyorum beyinsiz."
bu dediğim hoşuna gitmemiş olacak ki:

"Beyinsiz mi? Pardon ama aynada kendine baktın mı kardeşim? Eğer Açelya'yla çıkarsanız o en azından beyinli birisi. Söyle sana 2 gramcık versin."

sinirlenmiştim:

"Ne sevgilisi oğlum! Ne çıkması! Dünyada bir ben bir Açelya kalsa yine çıkmam ben onla. Allah Allah!"

Aral hala sırıtıyordu. Hadi ama! Yumruklamak istiyorum seni Aral. Yapma bunu bana. İçimden bunlar geçerken Aral bana döndü:

"Tabi ya! Göreceğiz. Bay Deniz."
hala sırıtıyor ya. Allah'ım sen bana sabır ver. Aral'la sınıfa doğru gitmeye başladık.
Arya'nın ağzından
Acelya'ya sarıldım. Sanırım baya bi ağlamıştım. Artık gözümde yaş kalmamıştı. Aral. O çok tehlikeliydi. Bundan neden bu kadar korktum bilmiyorum ama ondan korkmaya başlamıştım. Tam kendime gelmeye başlamıştım ki Aral ve Deniz sınıfa gelmişti. Aral'a doğru bakarken donup kalmıştım sanırım. Açelya bana baktı ve:

"Arya! Hadi kuzum. Çıkış saati geldi. Eve gidelim."

tamam anlamında kafamı sallamıştım. Ayağa kalktım. Çantamın dışına çıkmış olan kitaplarımı düzelttim ve sınıftan çıkmak için kapıya yöneldim. Açelya ile yola koyulduk. Açelya eve gitti. Açelya ile benim evimin arasında iki sokak vardı. Tek başıma yolda yürümekten nefret ediyordum. Arkamda bil el hissettim. Açelya sanıyordum ama arkama döndüğümde gördüğüm yüz. Aman Allah'ım bu olamaz. Korkuyu iliklerimde hissediyordum.

AR'SIZHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin