2002 senesi, California...
Gecenin üçünde her gün olduğu gibi annesi ve babasının bağırışlarıyla uyandı küçük kız. Her zamankinden farklıydı ama bu bağırışlar.
Dış kapının şiddetli bir şekilde çarpılmasıyla yatağından kalktı ve korkak adımlarla merdivenlerden indi. İşte o an bütün hayatını karartacak olan o sahneyle karşılaştı. Annesi kanlar içinde öylece yerde yatıyordu. Küçük kız o kadar korkmuştu ki çaresizce çığlıklar atmaya başladı. O küçük titreyen elleriyle annesinin narin saçlarını okşuyordu.
Küçük kızın çığlıklarını duyan komşular hemen eve doluştu. Kimisi olayı merak ederken kimsisi yardım çağırmaya çalıştı.
Küçük kız yabancılara hiç bir şey anlatamıyordu; çünkü aynı dilden konuşamıyorlardı.
Küçük kız annesi en son sedyede kana bulanmış bir şekilde ambulansa bindirilirken gördü.
Ve 12 yılın sonuna kadar onu bir daha hiç göremedi.
