Ben Farklıyım

Tanıtım:

Ben farklıyım , hayır problemli anlamda falan değil merak etmeyin beni herkesten farklı kılan şey bazılarınız için oldukça garip olabilir, korku duygusuna sahip değilim ve kimseyi kaybetmekten korkmuyorum çünkü zaten ünlü yazarlar olan annem ve babamı pek görmüyorum ve hayatımda kimseden sevgi görmedim eğer belki birini gerçeten sevebilsem onu kaybetmekten korkarım belki ama bilmiyorum , sevgi ne bilmiyorum.

...

Sigaramı yere attım ve söndürdüm.

Saatime baktığımda saatin 3 olduğunu gördüm , tınlamadım sonuçta evde benim dönmemi bekleyen biri yok.

Kordon çok ıssızdı ayaklarımı aşağı sallayabileceğim bir yer buldum ve oturup deniz ve gökyüzünün birleştiği noktaya , sonsuzluğa bakmaya başladım.

Why'd you only call me when you are high çalmaya başladı , ilk önce ne olduğunu anlamasamda sonra telefonda arayan numara yok yazısını gördüm ve sırf eğlence için açtım çünkü bunu yapıcak kadar boş , gerizekalı ve karşıma çıkamayacak kadar korkak insanlar varsa onlarla konuşmak gayet komik oluyor.

"Alo Derin?" dedi güçlü bir ses

"Evet ben derin niçin aradın ve kimsin?" diye karşılık verdim ve sanırım sesim biraz sert çıktı çünkü diğer taraf uzun süre sessiz kaldı.

"Ben Çağlar"

"Hangi Çağlar?"

"Hani şu ailenin seni hep tanıştırmak istediği çocuk"

Ağzım açık kaldı bu Çağlar ise neden gizli numaradan arıyor ?

"Çağlar Yargıcı?" dedim

"Evet" diye klasik bir cevap verdi

"Neden gizli numaradan arıyorsun"

"Bilmem , buluşmak ister misin?" dedi hafif kekeleyerek

Çağlar Yargıcı asla bir kızı böyle geç bir buluşmak istemez kesinlikle sarhoş.

"Sen sarhoş musun?" diye sordum sanki evet diye bir cevap alıcakmışım gibi

"Hayır,tamam belki biraz lütfen buluşalım konuşmaya ihtiyacım var"

Sıkılmıştım ve konuşucak biri kulağa hiç de fena gelmemişti o yüzden

"Tamam , hani şu küçük kafelerin olduğu yerde bir park var ya oradayım sen gel" dedim mızmızlanırcasına

"Tamam" dedi ve telefonu kapattı.

Bende parka doğru yürümeye başladım , fazla uzak değildi o yüzden yaklaşık 2 dk içinde oradaydım , salıncağa bindim ve sallanırken i wanna be yours şarkısını mırıldanmaya başladım

"I wanna be your vacuum cleaner"

(Elektrikli süpürgen olmak istiyorum senin)

"Breathing in your dust"

(Tozlarının içinde nefes alan)

"I wanna be your Ford Cortina"

(Ford Cortina'n olmak istiyorum)

"I will never rust"

(Paslanmayacağım hiçbir zaman)

"If you like your coffee hot"

(Eğer kahveni sıcak seviyorsan)

"Let me be your coffee pot"

(Bırak cezven olayım)

"You call the shots babe"

(ipler senin elinde bebeğim)

"I just wanna be yours"

(Sadece senin olmak istiyorum ben)

"Secrets I have held in my heart"

(Kalbimde tuttuğum sırları)

"Are harder to hide than I thought"

(Düşündüğümden daha zor saklamak)

Biraz böyle mırıldandıktan sonra durdum ve sadece sessiz bir şekilde sallanıp Çağlar'ı beklemeye karar verdim.

"Maybe I just wanna be yours" dedi telefonda duyduğum ses , şarkının devamını getiriyordu

(Belki ben sadece senin olmak istiyorum)

Arkamı döndüm ve işte oradaydı meşhur Çağlar Yargıcı.

Gülümsedim.

"I wanna be yours"

(Senin olmak istiyorum ben )

"I wanna be yours"

(Senin olmak istiyorum ben)

dedi gözlerimin içine bakarak.

"Dış görünüşün çok duygusuz" dedi ve duraksadı

"Ama gözlerin seni ele veriyor."