Ben Farklıyım

Vanilya ve Sigara

Derin'in ne giydiğini fotoğrafta görebilirsiniz Acacia Brinley'i (fotoğraftaki kız) Derin olarak seçmedim sadece kiyafeti yüzünden bu fotoğrafı kullandım , Derin'i nasıl hayal etmek isterseniz öyle etmenizi istiyorum hayal edemeyenler için gelecek bölümlerde ona layık bir fotoğraf bulursam yüklerim.

Bazı mobil cihazlarda gözükmüyor o yüzden ben tarif edicem üst bel bir kot şort üstüne göbeği açık bırakan siyah bir tişört , kareli kırmızı gömlek ( bele bağlanmış) son olarakta siyah botlar.

...

Uyandım ve çevreme bakındım her ne kadar yorgun olursam olayım eve gelebilmiştim , gülümsedim.

Kalkıp saate baktığımda saatin sabah 11 olduğunu fark ettim üstüme kombinlerimin olduğu çekmecelerden birşeyler seçip hazırlandım , vanilyalı parfümümü sıktım ve aşağı inip kendime bir mısır gevreyi hazırladım yani sadece içine süt döktüm.

Hayır zayıflamaya çalışmıyorum bunun hem tadı güzel hem de çabuk yapılıyor özellikle şu içinde kuru karışık meyvelerin olduğu en güzeli , unicorn yiyormuşsun gibi.

Benzetmeme sıçıyım herneyse Çağlar'ı rüyamda gördüm hemen umutlanmayın muhtemelen doğaldır çünkü 2 aydır kendi isteyim ile konuştuğum tek insan o , ama o da benimle sırf kendini teselli edicek birine ihtiyacı olduğu için buluştu herkes gibi o da bencil.

Farklı olabilir diye düşünmüştüm ama olmamasına kırıldım mı? hayır. Umrumda mı? hayır.

Mısır gevreyi kasesini ve kaşığı bulaşık makinesine atıp masadan kalktım ve en sevdiğim kitaplardan biri olan Alaska'nın Peşinde* kitabını 2. defa okumak üzere kanepeye uzandım.

Fakat sonra kapı çaldı.

Kapıyı açtım.

"Selam" dedi Çağlar

Gözlerimi devirdim , sen evimi nereden buldun gibisinden soruya gerek yoktu

Yargıcı ailesi ne isterse onu alırdı , benim ailem gibi olduğu için bunu biliyordum.

"Selam" dedim

"Gezmek ister misin?" dedi ve arabamın yanına park ettiği siyah motorunu gösterdi

Sıkıldım.

Evde kalırsam yapıcak birşey yok.

Değişiklik olur gibi ifadelerle kendimi gitmeye ikna ettim.

"Tamam" dedim ve gülümsedim

Ayakkabılarımı hızlı bir şekilde giydim ve kenarda asılı olan çantamın içine telefonumuda atıp dışarı çıktım , kapıyı kilitledim ve anahtarı cebime attım.

Motora doğru yürümeye başladık.

"Ben ne olduğunu hatırlamıyorum ama birşey yaptıysam özür dilerim , seninle iletişime geçtiğimi numaranı arananlar kısmında görünce hatırladım ve sadece seninle buluştuğunu hatırlıyorum gerisi bulanık" dedi umutsuzca

"Bir şey yaptığını nereden çıkardın? " dedim merak bir ifadeyle

"Beni gördüğünde verdiğin tepki , gözlerin"

Gözlerime taktın sende amk.

"Hayır sorun yok birşey yapmadın" dedim onun arkasından lüks siyah motora binerken.

"Seni çok özel biryere götürücem ama belime sarılsan iyi olur hızlı giderim" dedi ve yedek kaskını bana verdi

"Tamam" dedim ve kaskı takıp kollarımı onun karın kaslarının önünde birleştirdim.

Kesinlikle vücut çalışıyordur diye düşündüm ama sonra hareket etmeye başladık ve resmen uçuyordu o yüzden bu düşüncelerimi bir yere bıraktım.

Korkuyor muydum? Hayır.

Sadece anın tadını çıkarmak üzere aptal düşüncelerimi bir kenara bıraktım ve kafamı sırtına yasladım.

Benim sıktığım vanilyalı parfüm ve onun çok fazla içtiğinden dolayı üstüne sinmiş olan sigara kokusu karışmıştı beklenmedik şekilde güzel bir karışım olmuştu.

Yamuk bir şekilde gülümsedim ve

Vanilya ve Sigara diye mırıldandım

----------------------------------------------

*Alaska'nın peşinde bir çok ödüllü kitabı John Green'in muhteşem kitaplarından biridir

Konusu :

İlk içki, ilk şaka, ilk dost, ilk aşk, son sözler...

Miles Halter, ünlülerin son sözlerine bayılan, sıradan bir gençtir. Evindeki güvenli hayata katlanamadığından François Rabelais'nin ölmeden hemen önce "Büyük Belki" olarak betimlediği bilinmezin ne olduğunu bulabilmek için yatılı okula yazılır. Onu Culver Creek Lisesi'nde, aralarında Alaska Young da olmak üzere pek çok şey beklemektedir. Zeki, komik, son derece seksi ama bir o kadar perişan halde olan Alaska, Miles'ı kendi labirentine sürükleyecek ve "Büyük Belki" arayışında ona yol gösterecektir.