Bölüm 6: Kendine Dikkat Et

17 2 0
                                    


Gözümü açtığımda etrafımdaki eşyalar sayesinde hastanede olduğumu anlamam uzun zaman almadı.
Odayı süzerken gözüm yatağın yanındaki koltukta uyuyan Berkay'a takıldı, elinde sargılar, yüzünde de morluklar vardı, yüzünü incelerken gözünü açmasıyla istemsizce "Hı" diye bir ses çıkardım,  "İyi misin?"
Yutkunup başımı salladım "İyiyim"
"Özür dilerim daha dikkatli olmalıydım hepsi benim suçum."
Kaşlarımı çattım "Saçmalama hangi biriyle dövüşecektin?! Sen olmasan daha kötü durumda olabilirdik."
Sesini çıkarmadı, o arada kapının açılma sesiyle ikimizde başımızı oraya çevirdik, gelenler annem, babam ve Beril'di onlar girdikten sonra Serpil teyze ve Hüseyin amca da geldi.
Olanları Beril ve Berkay anlatmış olacak ki sorgulamadılar, nasıl olduğum ve kavga ettiğimiz kişilerle ilgili konuşup çıktılar ve odada sadece Beril, Berkay ve ben kaldık.
Aklıma takılan soruyu sordum
"Ee neden bizi takip ediyorlarmış?"
cevabı ise Beril verdi
"Sapıklarmış işte."
Berkay hâla çatık kaşlarla gözünü yere sabitlemiş duruyordu,
"Senin bir şeyin var mı Beril?"
"Beni düşünme sıra bana gelmeden insanlar olaya müdahale edebildi ucuz yırttım"
Gözlerim ile tekrar Berkay'a baktığımda gözgöze geldik gözlerinde tıpkı benim gözlerimde de aynılarının olduğunu düşündüğüm acıma duygusu vardı.
Yazık güzelim yüzünü morartmışlar.
Ne diyorum ben ya!?
"Canın acıyor mu?"
Kafasını hayır anlamında sağa sola salladı.
İç çektim
"Sen olmasan kim bilir nolurdu"
Kaşlarını kaldırdı
"Düşünme bunları her şey geçti"
Beril elindeki telefonun tuş kilidini kapatıp tekrar dünyaya döndü
"Neyseki ciddi bir şeyin yok Melodi, bir saate taburcu olurmuşsun"
gülümsedim "İşte bu güzel haber, hastane ortamı beni boğuyor. "

Eve geldiğim de saat 18:04'tü.
Neyseki hareketlerimi kısıtlayan bir durumum yoktu. Üzerime pijamalarımı giyip yatağıma uzandım ve telefonumla ilgilenmeye başladım, bildirim panelinimi açtığımda doluca Instagram bildirimlerinin gözümü rahatsız etmesi sebebiyle Instagram'ıma girdim. Bildirimlerin yarısından çoğu beğenilerden kaynaklıydı. En son paylaştığım fotoğrafa tekrar göz attım, 482 beğenisi vardı, paylaştığım tarihe baktığımdaysa 2 hafta önce olduğunu gördüm. Galerime girip kafede Beril ile çekildiğimiz fotoğraflardan gözüme kestirdiğim bir tanesini seçtim, Beril'i de etiketlemeye karar verdim ama Instagram hesabı olup olmadığını bilmediğim için bir kaç isim denemesi yapmak zorunda kaldım nihayetin de bulduktan sonra, açıklamaya sadece bir kalp emojisi koyarak paylaştım.
Takipleşmek için Beril'in hesabına girdiğimde ister istemez ağzımda "Oha" kelimesi döküldü. Kızın 13K takipçisi vardı, hesabı gizli değildi, Beril'i takip ettikten sonra fotoğraflarını beğenip (ki 52 tane fotoğrafı var) yorumlara baktığımda Berkay'ın olduğunu düşündüğüm bir hesabın yorumunu gördüm"Eee kimin kardeşi?? 😉😘"
Hesabın üzerine tıkladığımda ilk şoku atlattığım için bu sefer gözümü devirmek dışında çok tepki vermedim,
bu hayvanatında 19k takipçisi vardı mübarek. Onuda takip ettikten  hemen sonra bildirim geldi, Berkay'dan takip isteği vardı. Bu ne hız be? Tam bağımlı. İsteğini kabul ettikten sonra
tek tek fotoğraflarını inceleyip beğendim, onunda fotoğraflarımı beğendiğini gördüğümde istemsizce tebessüm ettiğimi fark ettiğimde hemen yüzümü eski haline çevirdim. Ne yapıyosun Melodi??
Telefonumun tuş kilidini kapattıktan sonra mesaj bildirimiyle ekran tekrar parladı. Beril'den sms mesajı vardı.
"Beril: Bizim eve gelsene kınık 😂"
kınık nedir ya? gülümsemem bittiğinde cevap yazdım "Tamam kınık"
Üzerimi değiştirme ihtiyacı duymadan odamdan çıktım "Anne Beril çağırdı onlara gidiyorum" anneme seslendikten sonra anında cevap aldım "Tamam kızım"
Beriller'in evi karşımızda olduğu için ayağıma ilk bulduğum terliği giydim ve kapılarının önüne geldiğim de zile bastım tam çalmaya başlamıştı ki kapı hızlıca açıldı, karşımda pijamalı bir Beril vardı. "Hoşgeldin kınık" deyip güldü bende gülerek "Hoşbuldum kankacım"
dedim ve Beril'i takip ettim. İlk defa evlerine giriyordum. Evleri çok renkli dekore edilmişti. Her odanın rengi farklıydı. Mutfağa girdiğimizde Serpil teyzeyi sandalyeye oturmuş televizyonu seyrederken buldum. Çıkardığımız seslerle birlikte bize döndü, gözleri beni bulduğunda içtenlikle gülümsedi "Hoşgeldin Melodi'cim" bende ona gülümseyerek cevap verdim "Hoşbuldum Serpil teyze"
Beril annesine döndü "Yemekler hazır mı anne? "
"Hazır kızım hazır, arkadaşların ne zaman geliyor?"
ben merakla Beril'e bakarken o aldırmadan annesine cevap verdi "Gelirler birazdan biz Melodi'yle odamdayız."
Kapıya yönelen Beril'i takip ederken arkamı dönüp Serpil teyzeye  gülümsedim oda bana aynı şekilde karşılık verdiğinde önüme dönmüştüm ki çarptığım sert şeyle dengemi kaybettim, yere düşerken çarptığım kişinin Berkay olduğunu fark ettim, tam düşmüştüm ki kendimi bir anda onun kollarında buldum,
"Kendine dikkat et, sakat kalmanı istemeyiz" deyip göz kırpana kadar anın etkisiyle yeşil gözlerine bakakaldığımdan bihaberdim, kendime gelip "Teşekkür ederim" dedim ve sağına geçip mutfaktan çıktım. Kolidorda Beril'i göremeyince etrafı inceleye inceleye ilerlemeye başladım, nerdeydi bu kızın odası? Önüme çıkan ilk odaya girdiğimde yanlış odaya girdiğimi fark ettim, Beril burada değildi. Berkay'ın odası olarak tahmin ettiğim odanın duvarları toz mavi gibi mavinin oldukça açık bir rengiydi. Gri renkli kıyafet dolabı olduğunu düşündüğüm dolabın yanında kıyafet dolabıyla uyumlu ve düzenli bir çalışma masası vardı, oldukça dağınık olan yatağının başlığı siyah renkteydi, güzel bir odası vardı. Aklıma Berkay ile karşılaşma ihtimali gelince odadan çıkmak için arkamı dönmüştüm ki kapıya yaslanmış beni izleyen bir adet Berkay ile karşılaştım. "Şey.. Beril'in odasını arıyordum ama"
gülümsedi "Yanımdaki oda"
"Oldu o zaman teşekkür ederim, gidiyim o zaman ben" saçma salak şeyler geveledikten sonra kendi kendime söylenip odadan çıktım. Beril'in odasına girdiğimde bilgisayarın koltuğunda bir sağa bir sola dönüyor bir yandan elindeki lolipopu yerken twitter de geziniyordu.Gözümü ondan ayırıp odada gezdirdim. Duvarları açık toz pembe rengindeydi. Sağ köşede beyaz bir boy aynası onun yanında beyaz, kenarlarında gümüş şeritleri olan makyaj masası vardı. Pencereler boy aynasının hemen solunda kalıyordu. Sol köşede masaüstü bilgisayarı ve siyah tekerlekli sandalyesi, bilgisayarının solunda Berkay'ınkine kıyasla oldukça derli toplu krem renginde bir başlığı olan yatak ve yanında yine krem renginde kıyafet dolabı vardı, kapının direk karşısında kalan iki pencerenin ortasındaki boşlukta da çalışma masası vardı. Beril'in odası Berkay'ın kine kıyasla biraz daha büyüktü.
Gözlerimi Beril'e geri çevirdiğimde göz göze geldim, mutfakta aklıma takılan soruyu sordum "Arkadaşların mı gelecek?"
Kaşlarını kaldırdı "Ayy. Sana söylemeyi unuttum kusura bakma. Evet liseden arkadaşlarımı çağırdım. Nisa ve Merve. Hem sizi de tanıştırırım. Sen de seversin onları."
Gülümsedim "Tamam"
Sözümün ardından zilin çalmasıyla Beril yerinden zıplayarak kalktı. "Geldiler bile."
*************************
Selam SYREX Okuyucuları !
Biraz beklettim kusura bakmayın, sınavlarım filan vardı.
Bundan sonra haftada en az bir bölüm atmaya  çalışacağım.
Oy ve yorumlarınızı eksik etmeyin!
Seviliyorsunuzzz❤

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 17, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

SYRAXHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin