"Kulaklarım çınlıyordu. Gözlerim bulanıyordu. Ama tutunacak bir elim yoktu. Yardım istiyordum. Sesim duyulmuyordu. Şuan bulunduğum yer tarif edilemez bir şekilde karanlık. Ama alıştığım karanlık... "
Ağır lağım kokusu ile göz kapaklarımı araladım. Başladığım yere dönmüştüm.
O pembe odaya...
Ama bu sefer içimdeki olamayan korku duygusu nedense hafiflemişti.
Yavaş adınlarla çıplak ayaklarımı ahşap zemine bastım. Ve kapıya doğru yürüdüm. Her adımımda yan odadan gelen konuşma sesleri daha fazla duyuluyordu.
Sonunda kapıya ulaştığımda kulaklarımı dayadım. Evet artık duyuyordum.
"Ah hayır o kız bizim."
"Eve yı bize verin!"
Eve kimdi?
"HAYIR."
Ve yumruk sesleri....
Eve kimdi bilmiyordum. Ama bu evde yaşayan tek kız bendim. En azından ben öyle biliyorum(?)
Dış kapının açılma Ve ardından kapanma sesi ile odadan çıkıp salona-az önce konuştukları oda- girdim.
Yüzü kanlar içinde olan bir adet Laito beklemiyordum.
Yavaşça yanına oturdum ve merak ettiğim o soruyu sordum.
"Eve kim?"
Biraz bekledi ve gözlerini gözlerime sabitledi. Yeşil gözleri insana huzur versede o anı bozup sorumu tekrarladım.
"Eve kim?"
Aldığım cevap ile ağzımı şaşgınca açıp ona bakmaya başladım.
"Sen"

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Diabolik Lovers
Vampire[#22] Branda Carter yada çakma adıyla Yui. Babasının katili olan Sakamaki ailesini içeri tıkmaya çalışan bir polis Japonya'ya gidiyor ve sakamaki ailesi ile yakınlaşıyor. Hikayesinin sonu bilinmeyen Branda bu göreve çıkarken aldığı kuralları unutup...