Ejder Kralice

Ejder kralice-5

Kral neferi ne yapacağını şaşırarak ,  Hayale bir adım yaklaştı ve sanki kendisini onaylamak istermiscesine konuşmaya çalıştı .

"Siz hem e..e..jder kralicesiniz hem... hemde mel.. melez misiniz " dedi kekeleyerek . Hayal bir terslik olduğunu çoktan anlamisti , tedirgin bir şekilde kafasını evet anlamında salladı.

Kral neferi ' nin korumalari şaşkın bir şekilde ilk once krallarinin gözlerinin büyüyusunu daha sonra ise koşar adımlarla kocaman sarayda ki merdivenlere yönelip , hayali sarayın tam ortasında bırakıp gitmesini izlemiştiler.

Hayal sarayın tam ortasında ne yapacağını bilemez bir şekilde dururken , Arkasından gür ve güçlü bir ses duydu.

"Noluyo burda claras ?"

Hayal büyümüş gözlerle arkasına döndü  Ve karşısındaki muhtemelen prens olan kişiyi süzme ye başladı .

Biraz yapılıydi ancak kasları patlicak gibi değil tam aksine çok yerindeydi. Gözleri kapkaraydi, sanki insanı gözlerinin karanligiyla oldurebilecek bi havası vardı. Saclarida bir okadar gözlerine çekmiş gibi simsiyah ve dümdüz du .

Hayalin gözleri yavaşça prensi incelerken  bakislari dudaklarında takılı kaldı. Neden böyle birşey olduğunu bilmiyordu ama gözünü ayiramiyordu.

Prens Ares kendisini suzen kıza gözlerini cevirdiginde,   içini sanki onu önceden de taniyomus hissi sardi .

Bunu anlamamisti.

Bu kız ona napiyordu.?

Bembeyaz saçları vardı ve bu onu gözünde farklilastiriyordu . Gözleri mavinin en güzel tonuna sahipti . Teni purussuzdu . Vücudu her kızın istiyecegi bir görünüme sahipti . Ancak prens Ares,  gozleri kızın yüzünde dolaşırken dudaklarında takılı kalmasını beklemiyordu.
Kızın dudakları sanki kalemle çizilmiş gibi çok kusursuz du . Aynı hayal gibi prens Ares de gözlerini alamiyordu.

Bu prens ares ve hayalin sonsuza kadar surebilecek bakismalarini tekrardan gür bi ses böldü . Hayal direk o sese doğru utangaç bi bakış attığın da bunun bir askere ait olduğunu gördü .

"Prensim kendisi ejder kralice kralimizin emriyle ejder kraliceyi efnis sarayinda egitmemiz istendi ."

Prens ares ejder kralice yi bir kaç efsane de duymuştu ama onun yaşlı olmasını bekliyordu , bu kadar güzel olmasını aklı alamiyordu .

Prens Ares yutkunup kafasını kendine gelmek için yavaşça sağa sola salladı ve yine sinir bozucu , soğuk bir prens olmaya geri döndü .

" ejder kralice demek , hanimis ejder lerin EJDER KRALICE" dedi alay edercesine.

Ona göre saraya girebilmek için ejder kraliceyim ben diyen biriydi . Boylelerini çok görmüştü . İmkansız değildi onun için .

Hayal sinirden kudurmus bi şekilde prens Ares in gözlerine bakıyordu . Ona yalan söylüyorsun demekmi istemişti . İşte bundan nefret ederdi . Hayal' asla yalan söylemedim' demezdi ama yalan soyleme Digi bir konuda yalan söylüyorsun demeleri en nefret ettiği seylerdendi .

Sinirle gözlerini kapatıp bekledi . O sırada kafasındaki duyduğu sesle sırıtmaya başladı .

"Kraliçem dışarı çıkın , yanınızda prensi de getirin bizi görmek istiyormuş kendileri galiba . Onu yahni niyetine yemek çok isterdim ama burda eğitim görmeniz gerekiyor . Burayı yikarsam eğitim goremezsiniz . Çağırın gelsin yanımıza , bari dersini verelim şebek yüzlü prensese " Prens yerine prenses e demesiyle öyle bi kahkaha atmistimki , sesim sarayın duvarlarına çarparak yankı yapmıştı .

Gözlerimi yavaşça açtığımda direkmen prens ares i bulup ona bakmistim . Bana düz bir şekilde bakıyordu . Bu soğukluk da nerden geldi gülüm .

Derin nefes alarak dragonun isteğini yerine getirmeye başladım.

"Dışarı çıkalım . Ejderleri mi görmek çok istiyosun ya , gel ve gör sana yalan borcum yok prens ares " dedim. Bana alayla bakıyordu.   Ben o gözleri ona yedirmesini bilirim ama . Bana alayla siritip sinir bozucu bi sesle kabul etti.

"Hadi çıkalım bakalım , ejder ler saklandığı yerden çıkarsa. " bunu diyince tek kelime etmeden hemen saray kapısına doğru yürümeye başladım . Saray kapısına gelince görevliler dev saray kapısını açtı. Saray kapısından çıkarken Dragon ve delpha yi görmemiştim . Nerde bunlar . Gözlerimi kapattigimda Dragona seslendim.

"Nerdesiniz Dragon sizi göremiyorum "

"Sarayın çatısına bakın Kraliçem bizi goreceksiniz"

Dediğinde direk gözlerimi açıp sarayın tepesinde oturmuş olan Dragon ve delpha yi gördüm . Güneş arkalarindan vuruyor ve pulları parliyordu.

Resmen bize görsel şölen sunuyorlardi. Dragon yerinde dogrulup dev kanatlarını gösterişli bi şekilde açtı ve havaya yavaşça yükselmeye başladı . Dik bir şekilde yukseliyordu . Kanatlarını yavaş bir şekilde cirparken öyle bir kukrediki saray hafif bir sarsıntı geçirdi . Gözlerim aresi bulduğunda . Onlara hayranlıkla baktığını gördüm bir o kadarda inanmıyor gibiydi . Ama gözlerinde en ufak bi korku bile yoktu . Peki herkes korkarken sen neden korkmuyorsun prens ares ?