-4-

64 14 4
                                    

Odama annemin tepkisini beklemeden koşar adımlarla girdim. Yatağıma sırtüstü yattım. Ellerimi başımın altında birbirine kenetledim. Tavana bakarken, yanağımdan bebek gibi masum gözyaşlarım akıyordu. Kimseye kendimi net bir şekilde açıklayamıyordum. Bu acılarımı daha da katlıyordu. Uyku pozisyonumu alırken ( yastığa ellerimle sarılıp, bacaklarımı kendime doğru çekerken) aklıma öğrenmem gereken bilgi geldi. Yatağımdan hızlıca doğrulup odamdan çıktım. Çok hızlı doğrulduğumdan belim acıyordu. Salona göz gezdirmeye başladığımda annemin mutfakta dertli bir türküyle bulaşık yıkadığını gördüm. Evde başka kimse yoktu. Tam sırası olduğunu düşünerek, üvey ablalarımın odasına girdim. İçerisi gerçekten havasızdı. Gözüme eski komodini kestirdim ve yaklaştım. Dağıtmadan bir ipucu arıyordum. Komodinde istediğim türden - günlük, fotoğraf vb.- şeyler bulamayınca dolaba yöneldim. Dolabın en alt rafında çamaşırların ardında bir kutu vardı. Kutuya tiksinerek uzandım. Çünkü Melis Hanım'ın iç çamaşırlarına elim değmişti. Kutuyu açtığımda tam istediğim şey, bir defter buldum. Bu defter kesinlikle onu yansıtıyordu. Yumuşak yüzeyli bir defterdi. Üzerinde kuru kafa armaları vardı. Her sayfası siyahtı ,beyaz kalemle yazılmış ergen sözler yer alıyordu. Biraz daha kurcaladım ve okuduklarım karşısında şok oldum. Şu sözlerle başlamıştı:

"Bugün okula yeni gelen çocuğa madde sattım. İlk görevim yerine gelmiş oldu böylece. Lise birde ve adı Oğuz. Annesi kanserden ölmüş. Babasının ise annesi yüzünden tımarhanede olduğu söyleniyor. Bende iyice avucumun içine alabilmek için onu babasıyla tehdit ettim. Eğer benden madde almaya devam etmezse ve iki katını ödemezse babasının işi bitecekti. Bunlarda babamın payıda var elbet. Oğuz denen ahmağın yanında abimi dövüp madde kullandırmıştı. Tehlike sinyallerini veriyordu anlayacağın. Babamın bu konuda çok yardımı oldu. Onun sayesinde çetem kuruldu ve Efe Abinin zincirine katıldım."

Bunlar nasıl kan dondurucu sözlerdi aklım alamıyordu. Sayfayı tekrar çevirdiğimde koca harflerle

" SEMRA OĞUZ'U SEVİYOR!!!... "

yazısını gördüm. Tuhaftı. Neden tuhaf olduğunu düşünüyorum bilmiyorum ama öyle gibiydi. Yani.. sanırım...

Sayfayı bir kez daha çevirdim cümleler karalanmıştı. Birkaç yırtılmış sayfada beraberinde geliyordu. Bu kadarını bile beklemiyordum ama yarın yapacakları hakkında bir fikrim yoktu. Kutuyu özenle topladım, yerine koydum. Kapının arkasına asılmış hırkalara yöneldim. Burada da elim boş kalırsam başka yapacak bir şeyim olmadığından vazgeçecektim. Siyah örgü hırkada elime bir kağıt geldi, hızlıca açıp okudum. İçim bir an sevinç ve birazcık korkuyla doldu.

    "Okulun arkasındaki boş arazi, kamyon tekerlerinin altı."

Bi dakika! Ben bunu öğrendim ama ne yapacağımı bilmiyorum. Polise mi haber verecektim? Ama ya tahmin ettiğim türden şeyler yoksa ne olacaktı? Off! Yarına bırakmalıyım diye düşünmeye başladım ki dış kapının sertçe kapatılması ve üvey ablalarımın kahkahaları yarıda bıraktı. Odalarına yaklaşıyorlardı ama ben burdan çıkmamıştım. Çıkamamıştım... Hızlı düşünmem gerekiyordu. Ne yapmalıyım? Ne? Neee?

Sonunda buldum💡!. Ben sadece bu odaya giysilerimiz karıştığında-annemin karıştırıp farklı dolaba farklı giysi koyduğunda- gelirdim. Aynı üvey ablalarım gibi. Aslında diyeceksiniz ki kardeşlerin kıyafetlerinin karışması bu denli polemiğe neden olmaz. Haklısınız da ama... Biz... böyleyiz işte ne yazık ki....

"Ne arıyorsun sen p..!" beklemediğim  için sıçramıştım. Heyy bi dakika sarhoş olmuş.. Sarhoş olmuşlardı!
Semra tekrar konuşmaya başlamıştı ki yığılıp kaldı yere.

"Cevap versene aloo!" dedi Melis. Şaşkın bakışlarımı kesip"Atletimin sizin dolabınızda işi ne? Ayrıca zıkkımlandınız değil mi? Pislikler! Kesin annemin habefi yoktu! Derdiniz ne? Ne yapıyo.. "demeye kalmadan beni dışarı yolladı. İşe yaramıştı planım. Belki bilinçleri yerinde olsaydı anlarlardı. Ah durun! Planıma gelelim. Onların sesini duyunca hemen tişörtüm ve atletimi çıkardım. Atletimi onların dolabına koyarken, tişörtümü tekrar giydim. Onları panikle beklemeye başladım. Pek uzun sürmeden gelmişlerdi zaten, gerisi bildiğiniz gibi. Tabi soru yağmuruna tutmam her zamanki gibi işe yaradı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 04, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

İMKANSIZ AŞKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin