5. BÖLÜM

10 3 0
                                    

İki kız deli gibi eğlenip, kurtlarını dökmüşlerdi. Hem içmek hem dans etmek onları rahatlatan şeylerdi.

Berceste acıyla “Bittim lan, valla duramıyorum ayaklarımın üstünde!” dedi sitemle.

Hera elinin birini beline koyarak nefes aldı. “Zaten temizlik yaptın bir de buraya geldik tabi yorulursun!” dedi gülerek.

Yorulmuşlardı ama hala dans etmeye devam ediyorlardı. En son ikisi de masalarına geçerek dinlenmeye karar verdi.

-SİNAN-

   

Hera’yı eve bıraktıktan sonra şirkete geçti genç adam. O kadında garip şeyler hissetmişti. Güzel şeyler. Çekiliyordu o kıza.

Arabayı otaparka bırakıp şirkete girdi. Sinan bu şirketi kendi emekleriyle büyütmüştü. Babası açtığında henüz küçük bir dükkandı. Ama şidi büyütüp koca bir şirket haline gelmişti. Çok emek vermişti 20 yıldır bu işin içindeydi. Şimdi babası çok yaşlanmıştı. Ve olduköa hastaydı da. Annesi de ev hanımıydı. Cemiyetin enlerinden biriydi. Ve oldukça anlayışlı bir kadındı.

Bir abisi ve bir erkek kardeşi vardı. Abisi Murat yedi yıldır evliydi ve bir kızı vardı. Şirket işleriyle uğraşmak istemediği için yurt dışında özel bir şirkette mühendislik yapıyordu. Küçük kardeşi Onur da üniversite okuyordu. Ama okulu bitirince burda değil de abisi gibi yurt dışında yaşamak istiyordu. Sinan odasına çıkarak pencerenin önüne geçti. Biraz bakındı daha sonra koltuğa oturdu dinlendi.

Saat yediye kadar çalıştı. Bu aralar sıkıtılıydı, ihaleye girmek için ortak oldukları şirketin uyuşturucu sevkiyatı yaptıklarını öğrendiğinde onları karakola şikayet etmiş ve ortaklığı bitirmişti.ama şimdi de tehditleri başlamıştı. Ailesiyle tehdit ediyorlardı Sinan’ı kendi canına acımıyordu da ailesine zarar gelse yakardı onları.

Daha geçen gün kapısında silahla bir not kağıdı bulmuştu. ‘Şikayeti geri almazsan biz senin canını alırız!” yazıyodu. Sinan okuduğunda öfkeyle çantadan kalem çıkarmış ve “Sikimi alırsınız orospu çocukları!” yazmış ve geri bırakmıştı.

Karşısındaki adamlardan korkmuyordu sadce zavallı olmalarına gülüp geçiyordu. Eve girdi duşa aldı. Bir kaç evrak almıştı onlarla uğraştı biraz. Kafasını koltuğa yaslayıp gözlerini yumdu. Biraz dinlenecekti ama telefonu çalınca küfür ederek açtı gözlerini.

Bilinmeyen numara..

Telefonu açtı. Beykozda’ki terk edilmiş fabrikaya gel.” Dediler ve telefon kapandı.

Sinan numarayı geri aradığında ulaşamadı. Oraya gitmeyecekti. Eşyalarını topladı.

-2 SAAT SONRA-

Sinan evde delirmiş gibi volta atıyordu. Bilinmeyen numarayı bulmaya çalışmıştı ama sonuca ulaşamamıştı.

Telefon tekrar çaldığında ekranda ‘Onur’ yazısı çıktı.

“Ne var Onur?” dedi sinirle.

Karşıdan derin bir öksürük sesi ve inleme duydu. “A..Abi yardım et!”

Sinan şaşkınca telefona baktı.

“Aslanım iyi misin?” dedi endişeyle. Tekrar bir inleme sesi duyuldu. “A..Abi fabrikaya gel! Lütfen gel!” dedi bağırarak.

Sinan hiddetle yanında duran masaya tekme attı ve parçaladı. Telefona yaklaşarak “Senin sülaleni sikerim orospu çocuğu! Anladın mı beni? Yanında ki köpekleri de seni de sikerim!”

Karşıdaki adam korkuyla “Tamam sakin ol, kardeşini al ama şikayeti geri çek ve kaybettiğimiz kadar parayı öde mesele kapansın.”dedi adam.

“Bekle lan şerefsiz, bekle!” dedi.

Arabasına bindi ve dedikleri adrese sürdü. Yarım saat sonra bulduğu fabrikaya girdi öfkeyle. Beş kişiydiler. Üç önde iki arkada sıralanmışlardı.

Belindeki silahları eline alarak iki el ateş eti. Öndeki iki adam yere düştüler. Önde kalan tek adam gülerek Sinan’a yaklaştı. “Parayı ver ve adamlarımla uğraşmayı kes!”

Sinan üstüne yürüyerek. “O elinde tuttuğun silah var ya götüne sokarım!” diyerek bağırması ve yumruk atması aynı anda gerçekleşti. Onu da bayılttığında karşısında korkudan titreyen iki adama baktı. Birinin elindeki silahı tekmesiyle yere düşürürken diğerinin arkasına geçerek boynunu kırdı.

Diğer adam Sinan’ın ayağından tutmak isterken tekmesiyle iki büklüm etti. Sinan Onur’un yanına eğilerek ipleri çözmeye çalışırken “Abi dikkat et bıçaaak!” diye bağırmasıyla belindeki sızıyla inledi.

Bıçak sokmuştu. Can havliyle silahla vurdu ve onu öldürdü. Onur’u çözüp cebinden telefonu çıkarttı. En yakın arkadaşı Kerim’i aradı.

“Kardeşim Beykoz’da ki boş fabrikaya gel Onur yaralı onu al ve burda birkaç leş var onları temizle sana zahmet.”dedi telefon açılır açılmaz.

“Tamam da bu saatte n’apıyorsunuz orda Sinan?”

Sinan oflayarak bağırdı. “Ya sana laf anlatacak olsam anlatırım. Gel al şunu sonra anlatırım.” Dedi ve telefonu kapattı. Onur’a silah vererek Kerim’i beklemesini söyledi arabasına bindi.

Şuan ona hesap  sormayacak birine ihtiyacı vardı. Arabayı sürmeye başladı ve tabı uyanık kalmaya çalıştı.

-HERA-

İki kız enerjilerinin bitmesi üzerine bardan çıkıp eve gittiler. İçki onları çok fazla çarpmazdı. Bu yüzden hala kendilerindeydiler. Berceste;

“Ne döktürdük be!” diye bağırıp gülmesiyle Hera da ona katıldı. Hera sinisce sırıtarak “Kaç kişi istedi numaranı? Bak bu sefer eksik söyleme çarparım!” dedi gülerek.

Berceste umursamazca “Sekiiiz!”dedi ve omuz silkti. Hera alkış tutarak dalga geçti onla. Apartmanın önüne gelince taksiden inip Hera’nın evine geçtiler. Bu saatte Nuran teyzeye ayıp olurdu zaten.

Aslında kadıncağız gece eğlenmelerine çok karışmazdı. Ama istanbul’da artan olaylardan sonra kadının gözü korkmuştu. En kıymetlileriydi bu insanlar. Canlarından çok severdi sağ olsun. Hepsini kendi çocuğu bilirdi. İllk zamanlar Ömür’e çok alışamamıştı ama sonradan sıcak kanlı tavırlaryla ona da kanı kaynamıştı.

İki kız sohbet ede ede çıktılar daireye. İlk kat boştu. Orası abisi Lider’in dairesiydi ama bir süredir o yurt dışında olduğu için evde kimse yoktu.

Eve girip üstlerini değiştirmeden koltukta oturdular biraz. Hem kahve içtiler hem sohbet ettiler. İki jiz mayışmış bir şekilde televizyon izlerken zilin çalmasıyla birbirlerine baktılar. Kimseyi beklemiyorlardı bu saatte. Hera Nuran teyze veya Ömür’dür diye sakince kapının deliğinden bakmadan açtı.

Sakinliği Sinan’ı kanlar içinde kapıya dayanmış vaziyette görene kadar sürdü. Korkuyla baktı ve dehşetle bağırdı. “ Sinaan?!”

 

                                                       
                   -BÖLÜM SONU-

KULLANDIĞIM HESAPLAR:

İnstagram : h.nurguler

Yorumlarınızı ve eleştirilerinizi her zaman bekliyorum. İyi okumalar ☺

HERAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin