6. Bölüm

11 1 0
                                    

İki kız Sinan'ı içeri aldı Hera aceleyle adamın gömleğini çıkarttı. Belinden yaralanmıştı Hera korkuyla baktı Berceste'ye. Korkuyordu ona biat olmasından deli gibi korkuyordu.

Berceste kendi evinden pansuman eşyalarını getirdi. Berceste küçükken babasının annesini delice dövdüğü sıralarda hep pansuman yapan o olurdu.

Eline gazlı bezi aldı ve adamın yarasını temizledi. "Sinan hastaneye gitmemiz gerekiyor çok fazla kan kaybediyorsun. Hera endişeyle baktı Sinan'a. "Niye buraya geldin ki? Hastaneye gitmeliydin!" Dedi kızarak.

Sinan soğukca gülümsedi "Bir şeyler yapamaz mısın?" Dediğinde vücudundan soğuk bir ürperti geçti.
Berceste "Bak bir kaç saat idare edersin sadece. Ben şimdi doktor arkadaşımı arayacağım ve buraya gelecek o baksın eğer yapabileceği bir şeyse yapar ama olmazsa.." Hera hemen söze girdi. "Olmazsa hastaneye gideceğiz o zaman." Dedi.

Berceste telefonu aldı ve odaya geçti arkadaşıyla konuştu ve geleceğini öğrendiğinde derin bir nefes aldı. Haberi içerdekilere de söylediğinde onlar da sevindi.

Hera "Sinan iyisin dimi?" Diye sorduğunda adam kafa salladı.

"İyiyim, endişelenme." Dediğinde kafa salladı.

Hera çağırdıları adam gelene kadar Sinan'ın yarasındaki bezi değiştirdi.

Kapı çaldığında Hera açtı. İçeri eski mahalleden Umut gelmişti. Tıp fakültesini 4. Yılında bırakmış ve müzikle uğraşmaya başlamıştı. Ve Berceste birşeyler öğrendiğini umut ederek çağırmıştı onu.

Adam içeri girdi ve Sinan'ın yarasına baktı. "Berceste ben buna bişey yapamam yani derin ve ciddi bir yaralanma hastaneye gitsin bu adam." Dediğinde Berceste sinirle "Ne demek yapamam Umut? Sen bilirsin bu işleri!" Dedi dehşetle.
Umut sıkıntıyla kafa salladı. "Ya biliyorum da ben bu kadar beklemiyordum morfin bile getirmedim." Dedi.

Berceste eliyle Umut'un kafasına vurdu. "Ya mal mısın Umut? Adam yaralanmış, bıçaklanmış dedim nasıl ciddi olmayabilir diye düşünürsün?"

Umut odada tur atmaya başladı. "Ya ben bu işleri kaçak göcek yapıyorum 'ha' deyince nasıl bulayım istediğimi?" Dedi.

Berceste Umut'u okulundan tuttuğu gibi kapı dışarı etti. "Siktir git ya bende seni bişey sanıp çağırdım. Boş teneke!" Dedi sinirle.

Sinan şuan yaralı olmasaydı onlara kahkahalarla gülebilirdi. Hera dehşetle bakıyordu onlara. "Lan adam ölüyor gelin şuraya ya napacaksanız yapın !" Dedi bağırarak.

Berceste ittirdiği adamı geri eve aldı. " Bak zaten çok fazla derin değildir. Lider bıçaklanmıştı ya onun kadar bişey gözüküyor. Hem ben de yardım ederim.!"

Umut sıkıntıyla baktı kıza '' Morfin getir adamı uyuşturalım diğerleri var zaten."dedi sıkıntıyla. Berceste hızla evden çıktı. Kendi dairesine indi ve dediğini getirdi.

Hera ve umut Sinan'ı zar zor koltukta yatırmış ve uyanık tutmaya çalışıyordu. Umut ve Berceste yapmaları gereken şeyleri hazırladılar ve adamın yarasını diktiler. Düşündükleri kadar zor olmamıştı üstelik.

Hera o adamı öyle görünce beynine kan sıçrakışti adeta iyi değildi şimdi de onu kan tutardı hem Sinan'ı da öyle güçsüz bir şekilde görünce gücü çekilmişti resmen. 

Ona ne olduğu düşüncesi yiyip bitiriyordu onu ama bunu ona sormayacaktı. Yani soramazdı. Sorsa da hangi sıfatla soracağım diye düşündü.

Sıkıntıyla iç çekti. Adam iki saattir uyuyordu. O iyi olmalıydı. Yara derin olmayabilirdi ama canı acımıştı ve şuan baygındı. Onu kendi odasındaki yatağa yatırmıştı.

Gün yavaş yavaş ağarmaya başlamıştı ama Hera hala uyumuyor adamın başında nöbet tutuyordu.

Sinan sessiz bir iniltiyle gözlerini açmaya çalıştı. Düzgün nefes almayı başarınca yavaşça gözlerini açtı. Hera'nın bitkin halini görünce "İyi misin?" Dedi merakla.

Hera gülerek baktı adama " Bence bu soruyu ben sana sormalıyım." Dediğinde Sinan da güldü.

"Ben iyiyim sadece biraz belim ağrıyor." Dedi zorlukla.

Hera kafa salladı. Ona sakinleştirici vermek istemiyordu zaten bütün gün uyumuştu. Hera "Bir şey ister misin? İçecek yiyecek yada başka bişey ihtiyacın varsa eğer.." dediğinde Sinan onun sözünü kesti.

"Hera biraz sakin olur musun artık? Cidden iyiyim." Dediğinde kızın kızarmaya başlamış gözlerine baktı. "İstersen biraz uyu şuan iyiyim, eğer bişey olursa seni uyandırırım." Dedi.

Hera kafa salladı. Biraz daha ayakta duracak halı yoktu zaten. Adamın karşındaki koltuğa geçti ve üzerine ince bir pike örttü. Zaten yatınca direk uyuya kalmıştı.

***

Genç kız acıyla bağıran adamın sesini duydu. Aniden koltuktan kalktı. Sinan elleriyle üstün örttükleri pikeyi sıkıyor ve acıyla inliyordu. Yüzü yerleşmiş ve boynundaki kaslar gerilmişti.

"S..Sinan ?!" Kız uykulu ve bir o kadar da korkmuş gözlerle bakıyordu adama. Sinan yattığı yerde dik oturmaya çalıştı. Ama bunu tek başına yapamayınca Hera hemen kolundan ve desteklemek için omzundan tuttu.

Ama bu adamı cılız sayılacak bir bedenle yapamıyordu. Hera sıkıntıyla "Biraz bana yardım et ağırsın çekemiyorum seni."

Sinan kızın dediğini yaptı ve ona yardım etti. Son anda kıza çok yüklenmiş olacak ki kızı yanındaki boşluğa çekti ve yatağa düşürdü. Hera gözlerini büyülterek ona baktı. Sinan acısında yaptığı şeydi son anda fark etti. Kızın elleri Sinan'ın göğsünde ve kafası da çenesine denk geliyordu.

Hera "İyisin dimi Sinan bir anda bağırınca korktum bişey oldu diye?!" Dedi endişeyle.

"Bilmiyorum bir anda ağrı girdi."

Hera kızgınlıkla "Hazırlanıyorum ve hastaneye gidiyoruz!" Dedi emir verir gibi. Sinan hemen itiraz etti. "Hayır Hera oraya gitmek istesem yanına gelmem!" Dedi o da Hera gibi kararlı bir sesle.

Hera sinirle ayağa kalktı. "Ya ne demek hayır? Burda senin can çekişmeni izlemek istemiyorum!" Dedi.

Sinan kıza alayla güldü. "Aynı yerden birden fazla bıçaklanınca artık nasıl olduğumu kendim de anlıyorum. Anlık bir şeydi şuan iyiyim bişeyim yok.!" Dediğinde Hera gözlerini büyülterek "Birden fazla?!"

Sinan kafa sallayıp kıza baktı. Hera dolaba doğru yürüdü ve adama arkasını döndü. "O zaman burda  iyileşinceye kadar canın yanmaya devam eder!" Dedi. Ve elindeki eşyalarla mutfağa gitti.

Odadan çıkarken kız kendi kendine konuşur gibi "Sen dayanabilirsin de ben dayanamıyorum böyle olmana." Dediğinde Sinan kızın söylediği şeyi zar zor duydu ve duyduğunda da tebessüm ederek baktı kıza. Ona değer veriyordu demek hem de şu kısacık zamanda.

-BÖLÜM SONU-

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Apr 14, 2018 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

HERAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin